Beni sevindiren bir rakam

Kırtasiyeye meraklı bir insan kendi beÄŸenilerinin izini sürerken, bir yandan da deÄŸiÅŸen zamana tanıklık ediyor. Â

İlkokuldan bugüne kadar neler kullanırdım, hangi kalemlerle yazardım, dolmakalem mürekkeplerimi pompayla kalemime nasıl doldururdum... Kartuş denilen pratik mürekkep kapsülleri, daha bulunmamıştı. Dolmakalem ve kurşunkalem dışında yazı aracı yok gibiydi. Beyaz defterlerin yanı sıra sarı defter diye bir defter türü de vardı, matematik için daha çok ona yazılırdı. Kâğıtların bile sosyal bir ayrımı vardı... Çocukların sırtında kaplumbağa kabuğu gibi sırt çantaları vardı!

Askıları şimdikiler gibi değildi... Ben o tarz çantadan hoşlanmazdım. Öğrenciliğimde tebeşir tozu yutanlardanım. Gerçi kim yutmazdı ki? Öğretmenlerin hali daha beterdi tabii, bütün gün tahtada! Şimdi katalogda sıvı tebeşir ilanını görünce değişimi bir kez daha algıladım.

Tükenmezkalem icat edildiğinde bir kırtasiye devrimini yaşadığımız kanısına kapılmıştım. Sonra ‘rollerbal’ ve jel kalemler birbirini izledi. Ben zevkin külfetinden kaçanlardan değilim, onun için adabıyla mürekkep kullanırım, kartuşu da ihmal etmem.

Kurşunkalemin modası benim için hiçbir zaman geçmez. Mekanikler çoğalsa da... En çok sevindiğim husus, TÜKİD (Tüm Kırtasiyeciler Derneği) Başkanı Mehmet Helvacıoğlu’nun açıklamasıydı. Bizim kırtasiye fuarımız dünyada üçüncü sıraya yükselmişti. Ekolojik ve uluslararası sağlık standartları kalemden deftere, çantadan cetvele kadar bütün kırtasiye sektörünün en önem verdiği hususlar arasında başı çekiyor.

Türkiye’ye her alanda çeşitlilik geliyor, öğrencilere sunulan kalemler, çantalar, defterler, teknolojinin yanında geleneksel malzemenin de yaşadığını gösteriyor.

Defterler artık küreselliğin temsilcisi. Başta İstanbul olmak üzere, dünyanın sayılı kentlerinin fotoğrafları, bilgileriyle bezeli defterler kâğıdın yaşadığının da göstergesi.

* * *

KONUŞMACILARIN açıkladığına göre, artık sadece ithalatçı kimliğimiz yok. İhracatçı kimliğimiz de dünyada tanınıyor.

Fuara birçok yabancı kırtasiyeci geliyor, gelecek de. Türk ürünleri dünya markaları arasında anılıyor... Artık Türk kırtasiyecisi yeni marka yaratıyor ve bu marka da dünyada alıcı buluyor.

Tasarıma verilen önemi, örneklerle görmek mümkün. Sözgelimi bir dolmakalemin bir rollerball’un modeli beğeniliyorsa, onu değişik tasarımlarla piyasaya sunuyorlar.

Vakitsizliğin doğurduğu pratik yaşam, artık kalemlerin cinsini de belirliyor. Ama hâlâ dolmakalem her anlamda önemini koruyor. En iyi armağanlardan biri olma özelliğini de hâlâ koruyor. Bu tahtta uzun süre daha oturacak... Unutmayalım ki, kalemler sadece bir yazı aleti değildir. Onların bir mücevher niteliği taşıyanlarını da unutmayın. Kalıcı, sizin zevkinizi yansıtan bir seçimdir kalem seçimi.

Fuarların önemli bir özelliği ve işlevi vardır. Kırtasiye ürünlerini, markalarını, yenilikleri bir arada görebilirsiniz.

Ben de kırtasiye fuarında, eksik kalemlerimi tamamladım, yeni dolmakalemlerime kavuştum, zevkle yazılacak defterler aldım, yeni çıkacak modellerin takibine başladım.

* * *
  Â
CUMARTESİ–pazar gününüzü geçirebileceğiniz renkli bir dünya.
 
Pazar akşamı kapanacağını hatırlatayım.