Bakanlık’tan edebiyatımızın tanıtımına 200 bin dolar
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
KÜLTÜR ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Mustafa İsen başkanlığında İstanbul’daki yazarlar ve yayıncılar bir toplantı yaptı.
Gündemin en önemli maddesi, Türk edebiyatının yurtdışında tanıtılması, Türk yazarlarının yabancı dillere çevrilmesi.
Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu kısa bir süre önce bana, yayınevlerinin yurtdışında kitap yayınlayabilmesi için bakanlığa başvurmalarını, Bakanlığın bu konuda maddi yardımda bulunacağını söylemişti.
Mustafa İsen, dün ellerinde 8 tane bu tür müracaat bulunduğunu, bunları değerlendirdiklerini söyledi.
Müsteşarın, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yayınlarına getirdikleri bakış açısını hepimiz destekledik.
Gerçekten de bazı bakanlık yayınlarında çıkan eserleri kimin seçtiğini, niçin yayınladıklarını anlamak mümkün değildir.
Onun içindir ki ben devletin yayıncılıktan çekilmesini, ancak özel yayınevlerinin basamayacağı, mali gücünün yetmediği kitapları basmasını savunurum.
Sözgelimi yabancı dilde bir Türk edebiyatı tarihi, tanınmış yazarlar üzerine kısa bilgi.
Benimsediğim bir anlayış.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, artık önemli, geniş kesimi ilgilendiren tezleri basacakmış. İsen’in açıkladığına göre bu tezler olduğu gibi değil, herkesin anlayabileceği bir dille ve düzenle yayınlanacakmış.
Sanırım ki bu, biraz abartarak belirtelim, popülerlik kazanacak.
* * *
KÜLTÜR ve Turizm Bakanlığı’nın yurtdışında yayınlanması, yabancı dillere çevrilmesi gereken eserlerden oluşan bir listesi yok. Devletin müdahalesinden arınmış bir edebiyat dizisi.
Hiç kuşkusuz Türk edebiyatının, Türk yazarlarının tanınma alanı olarak her zaman önerilen pilot bölge, Uluslararası Frankfurt Kitap Fuarı tartışıldı.
Her zaman hepimizin sık sık tekrar ettiği bir yöntem var. Yazarların kitaplarından bir bölümü değişik dillere, belki de en yaygın dil olan İngilizce’ye çevrilecek, yazarın biyografisi; diğer kitapları hakkında bilgi de bu dosyada yer alacak.
Bir yayıncının dediği gibi, bu işler ha deyince olmuyor, birçok yabancı yayınevinin 2006 programı bile nerdeyse hazır.
Şimdi bu girişime başlarsak 2005’te sonuçlarını almaya başlarız.
Bir yayınevi de yurtdışında Türk edebiyatı eserlerini yabancı dillerde yayınlamak amacıyla Bakanlık ile ortak bir yayınevi kurmayı önerdi.
Ben de yurtdışında açılacak kültür merkezlerinin de bu adımda başarılı olacağı kanısındayım. Ancak bürokrasinin hantallığı bu kuruluşların üzerine düşmediği sürece.
Yayıncıların bir zorluğu, yabancılara tanıtılacak yazarlarımızın çeviri bedelinin yüksekliği. Şimdilik yapılması gereken, özet çevirilerle işe başlamak.
* * *
DEVLETİN özel yayıncılarla, yazarlarla böyle bir temasa başlaması bile sevindirici.
Gerçi her kültür bakanının rüyasıdır bu. Hepsi de iyi niyetle, ellerindeki olanaklarla çalıştılar.