Paylaş
Cenk Gündoğdu’nun hazırladığı ‘2000’ler Şiiri Antolojisi’, emek verilmiş bir çalışma. Adların, kitapların yanı sıra dergilerden de söz ediyor. Bugün yine edebiyatın günlük yaşamı dergilerde soluk alıyor. 2000’lerin şiiri üzerine yargılara katılmayabilirsiniz ama ileri sürdüğü görüşler, saptamalar size karşı sav oluşturmak için de malzeme sunuyor. Kitabın içindekiler listesi, zenginliğin bir belirtisi sayılmalı.
Cenk Gündoğdu’nun ‘Hazırlayanın Sunuşu’ ve ‘Yakın Dönem Türk Şiirine Bakış’ yazılarından kitabı belirleyen seçiminin ipuçlarını veren satırları aldım: “Yıllık, antoloji gibi çalışmaları kişisel, ideolojik, sosyal yakınlıkların baskınlığından dolayı şair yerine eleştirmenin hazırlaması gerektiğini savundum öteden beri. Ancak bir dönemin tüm eğilim, yönelim ve anlayışlarını takip edip bir arada, bir toplum içinde göremeyince özellikle şiirimizde 2000’li yıllardaki hareketlenmeyi de ortaya koymak için bu ‘ateşten gömleği’ giymeye soyundum.”
Gündoğdu’nun ‘80’lerde yazılan şiirler üzerine tespitleri şöyle: “1980’lerde artık her alanda başka bir iklimi yaşıyorduk. O iklimi soludukça oradan konuşup oradan yazıyor ve üretiyorduk.
“Politik olmayan, her türlü örgütlülüğü yok sayan sistem her yerde ve her şeyde pornografiyi ve görselliği önceledi. 1970’lerin sonlarında yayımlanmaya başlayan erkek/kadın erotik dergileri, 1980’lerde en üst noktaya ulaştı. Bugün bir çığ gibi büyüyerek endüstrileşen reklamcılık sektörü 1980’lerin değişen yaşamına uygun, en ‘cazip’ iş olarak şair/yazarların yaratıcılığı üzerindeki etkinliğini sürdürdü.”
Bu yazıyı okuyanlar, o dönem şiirini izliyorlarsa anımsayacaklar, bilmeyenler de o kuşağın şiirlerini öğreneceklerdir. Liste ayıklandığında, dönemin şiirinin güvenilir bir grafiği çıkmaktadır ortaya. ‘Seçici Kurul’ başlıklı bölümde Tuğrul Tanyol’un ‘İnternet Şiiri Değiştirdi’ yazısındaki saptamalarına ben de katılıyorum. Teknoloji gelişmelerini bilen iyi bir şairin tespitleri...
Dönem şiirini tanımlayan satırları aşağıda: “1980 kuşağı dendiği zaman o dönemi zorlamış olan şiir anlayışından söz etmiş oluruz. 2000’lerde de benzer bir durum var; tek bir kanal yok, bir sürü farklı kanal var şiirin aktığı.”
O bölümdeki diğer yazılar: Haydar Ergülen-2000’lerde Şiirin Teması Çeşitlenmiş ve Değişmemiştir/Hami Çağdaş-2000’li yıllarda Her Şey Belgeli/ küçük İskender-Vahşete Gözleriyle Tanık Olanların Şiiri...
‘Şiirler-Şairler...’ bölümünde 50’yi aşkın şairin şiirleri var. Seçim öznel olmasına rağmen beğendim. Yalnız şiir meraklıları, şiir okurları için değil, genel edebiyat okuru için de tavsiye edilecek bir kitap.
Bu tür kitaplar bir döneme tanıklık etme açısından da okunmalı. Ben zaman zaman bu kitaba başvuracağım.
Paylaş