A’dan Z’ye Vedat Türkali

Yazarların yaşamını, eserleri hakkında anahtar bilgiyi, dönüm noktalarını tek bir kitapta veren çalışmalar büyük ilgi görüyor. Çünkü bir okur, onun kitaplarına yönelmek arzusunu genellikle bu kitaplardan sonra duyuyor.

Emin Karaca’nın Vedat Türkali Ansiklopedisi’nin ana başlığı altında ikinci başlık şu:

Abdülkadir Pirhasan- Hakkında Bilmek İstediğiniz Her Şey.

Karaca, Sunuş
’unda çevresine, "Vedat Türkali sizin için ne ifade ediyor?" diye sorduğunu ve aşağıdaki yanıtları aldığını belirtiyor, özet bir Vedat Türkali kimliği veriyor:

"İyi bir insan ve iyi bir yazar!.."

"İyi bir senarist, iyi bir sinemacı!.."

"İyi bir oyun yazarıdır."

"Az yazdı ama öz yazdı, okusanıza bir daha şu ’Bekle İstanbul’ nakaratlı şiirini!.."

"Vedat Türkali iyi bir komünisttir!.."

Alfabetik düzende, onun yaşamını, mahkûmiyetini, edebiyat, sinema dünyasındaki yerini bu kitaptan izleyebilirsiniz.

Soyadının öyküsü:

"Asıl adım Abdülkadir Pirhasan. Demirkan soyadına oldum bittim ısınamadımdı. Soyadının ille de öztürkçe sözcüklerden oluşacağı söylenen dönemde anımsıyorum, hem de yasanın soyadı yazılması için tanıdığı sürenin son gününde, belediyedeki memurun bulup koyduğu bir addı Demirkan... Nüfus káğıdımızda aile adımız Pirhasanoğlu diye yazılıydı eskiden beri.Ben de mahkeme kararı ile Pirhasan yaptırdım soyadımı. Kararı veren yargıcın esprisini de unutmam. Adımı, yeni soyadımı okudu bastırarak: ’Abdülkadir Pirhasan... Ne o beyim, tarikat mı kuracaksınız?..’ dedi."

Vedat Türkali, 1951 Türkiye Komünist Partisi Tevkifatı
davasında yargılanarak dokuz yıllık hapis cezasının yedi yılını yattı.

Vedat Türkali’nin sinemayla ilgili çalışmaları da ödüller aldı.

O, her aydın hareketinde öndeydi, ateşli bir savunucuydu.

Ünlü Aydınlar Dilekçesi davasında, Savunmalar kitabında da yer alan savunmasında dilekçeyi neden imzaladığının gerekçesi yer almıştı:

"İşte ben bu nedenlerle; ülkesine, halkına, tarihsel sorumluluklarla bağlı bir yazar olarak, karanlık bir gelişle, görece ileri bir anayasa yıkılarak, yerine oturtulan ’82 Anayasası’nın getirdiği tüm karanlık gidişlere karşıyım: dilekçeyi bunun için imzaladım. Halkımın, vatanımın kendine yakışır bir anayasaya ’kırk katır mı, kırk satır mı?’ yeğlemesine düşürülmeden, kendi özgür istemiyle, er geç kavuşacağına inanıyorum. O güne kavuşuncaya dek böylesi her dilekçeyi imzalamaya, her gün her zaman hazırım."

Barış Derneği
olayında da yeterince çalışamadığı için üzüldüğünü belirtir.

Bir Gün Tek Başına, yazarın ilk romanı. Milliyet Yayınları 1974 Roman Yarışması’nda birincilik ödülünü kazandı.

Ardından 1976 Orhan Kemal Roman Armağanı verildi.

Bir Gün Tek Başına, bir edebiyat olayı olarak karşılandı yayınlandığı dönem.

Fethi Naci, Rauf Mutluay, Hilmi Yavuz, Mete Tunçay, romanı öven yazılar yayınladılar.

Fethi Naci, "Gençlik eylemlerini büyük bir başarıyla anlatıyor Vedat Türkali; üslup birden destansı bir niteliğe bürünüyor, roman kahramanı birden kişiler olmaktan çıkıyor, kitle oluyor."

Bu Ölü Kalkacak
oyunu, Şehir Tiyatrosu’nda oynanmaya başladı, başta Muhsin Ertuğrul olmak üzere Ayşın Candan, Hamit Akınlı’ya açılan dava 1976’da başladı, 1982’de aklanmayla sonuçlandı.

Kitapta; Vedat Türkali’nin soldan arkadaşlarını da tanıyacaksınız.

Oğlu Barış Pirhasan, şair ve sinemacı. Yönetmen, senarist olarak birçok ödül aldı.

Deniz Türkali, Vedat Türkali’nin kızı. Konserler verdi, tek kişilik oyunlarıyla tanındı.

Vedat Türkali Ansiklopedisi’nde onun düşüncesi, inancı yüzünden sürekli yargılandığını okuyacaksınız. Türk sinemasında seyrettiğiniz iyi filmlerin senaryosunun ona ait olduğunu fark ettiğinizde, sinemadaki önemini de kavrayacaksınız.

Otobüs Yolcuları, Karanlıkta Uyananlar, Bedrana ve Umutsuz Şafaklar filmlerinin senaryolarını topladığı kitabına Eski Filmler adını verdi. O senaryolar için dediğine katılıyorum:

"Bıraktıklarımızın Türk Sineması’nın geçmişiyle ilgilenenler için güvenilir belge niteliği taşıması gerekliliğine inanıyorum."

"Eski Tüfek"
deyimi kime ait?

Melih Cevdet Anday bulmuş. Şöyle demiş:

"Bırakın canım o ’Eski Tüfekleri’. Onlardan ne köy olur ne kasaba..."

Güven...

Vedat Türkali
’nin elli yılda yazdığı roman.

Yazar Güven romanını, "27 Ocak 1945’te Sansaryan Han’da Güvenlik’te soruşturması sırasında yaşamını onurlu biçimde yitiren gerçek insan, yiğit devrimci Hasan Basri Alp’in yüce anısına" adamıştı.

Romanı adadığı Hasan Basri Alp’in öldürülme ile biten serüvenini okuyunuz, Türkiye’de sol hareketlerde yer alanlara o gün yapılanları öğrenmekte, ya da anımsamakta yarar var.

Ansiklopedi’de Vedat Türkali’nin romanlarının yazılış tarihini, konusunu, hakkında yazılmış yazılardan bir seçki de bulabilirsiniz.

Karınlıkta Uyananlar filminin çekiliş serüvenini mutlaka okumalısınız. Türk sinemasının o günkü durumunu anlayacağınız gibi, gerçekten çok övgü almış bir filmin de ayrıntılı tarihini öğrenmiş olursunuz.

Kayıp Romanlar’ın kapak yazısından bir cümle kitabın niteliğini yeterince açıklıyor:

"Vedat Türkali’den bir aşk romanı."

Komünist
de yazarın kimliğine ışık tutan bir anı kitabı.

Neden polemik yaptığını savunmada açıklamıştı.

Polemiklerde Vedat Türkali’nin sadece edebi hücumlara değil, yazdıklarının doğal uzantısı olan Türkiye’de solun geçmişi üzerine de ilgi çekici yorumlarını okuyacaksınız.

Vedat Türkali Ansiklopedisi, size iyi bir yazarı, sinemacıyı, aydını tanıtmada rehberlik edebilecek bir çalışma.

Umarım, bu kitaptan sonra birçok kişi onun eserlerine yönelecektir.

DOĞAN HIZLAN’IN SEÇTİKLERİ

Nadir NadiDostum MozartCumhuriyet

Arif KeskinerElbette ÇiçekDoğan

Dean KoontzYüzİnkılap

Donna Leonİnancın ÖlümüAyrıntı

P. Aries- G. DubyÖzel Hayatın Tarihi- 2YKY
Yazarın Tüm Yazıları