Başkent Üniversitesi Ankara Hastanesi’nde tedavisi devam eden genç kızın ailesi de hem kendi kızlarını hem de nakil bekleyen diğer hastaları hayatta tutmak için farkındalık çalışmalarını sürdürüyor. Kalp nakli için çağrıda bulunan baba Uğur Yurt, “Kızımız için kritik süreç başladı, kendinizi bizim ve bizim gibi olan ailelerin yerine koyun, organ bağışı için bir adım atın” dedi. Yurt çağrısını şu sözlerle dile getirdi:
BAĞIŞ İÇİN MÜCADELE EDECEĞİZ
“Bu süreci ancak yaşayan aileler bilir. Biz kendi kızımız ve diğer nakil bekleyen hastalar için farkındalık kampanyaları yaparak dikkat çekmeye çalışıyoruz. Ulaşabildiğimiz her yere ulaşmak istiyoruz. Bağışçı sayısının çoğalması için mücadele edeceğiz."
DURUMU KRİTİK SEVİYEYE ULAŞTI
Kızının tedavi gördüğü Başkent Hastanesi’nden bir dakika ayrılmayan anne Esengül Yurt ise, “Kızım hayata çok bağlı. 3 ay önce durumunun kritik seviyeye geldiğini öğrendik. Doktorlar çeşitli uyarılar yapmaya başladı. Her zaman olduğu gibi hayat dolu ve heyecanını kaybetmeden yaşam sürmesini sitiyoruz. Kızımı hayata bağlayacak kalp için yardım bekliyoruz” diye konuştu.
Gençlerin yoğun ilgi gösterdiği Yavaş, öğrencilerin talebini geri çevirmeyerek selfie çektirdi.
Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, Türk Eğitim Derneği Üniversitesi (TEDÜ) tarafından düzenlenen ‘WANTED İş ve Kariyer Fuarı’nın açılış programına katıldı. Yavaş’a Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, ATO Başkanı Gürsel Baran, Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz ve TEDÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu eşlik etti. Stantları gezen Yavaş, öğrencilerden gelen bir soru üzerine, iş arayan gençlerin istihdam edilmesi amacıyla Organize Sanayi Bölgeleri’nin iş birliğinde ‘istihdam ofisi’ kuracaklarını açıkladı. Yavaş, Sabahattin Zaim Sosyal Bilimler Lisesi son sınıf öğrenci Özlem Yağmur Tepeli’nin ‘Biz liseli gençlere iş yaşamı için neler önerirsiniz?’ sorusuna, “Önce okullarınız en iyi dereceyle bitirin sonra sizi arayıp bulurlar. Hedef ve hayalleriniz olsun” dedi.
MEZUNLAR ANKARA’DA KATMA DEĞER ÜRETMELİ
Ankara’daki üniversitelerin Türkiye’nin en iyi üniversiteleri olduğunu vurgulayan Yavaş, “Biz de belediye olarak, bu üniversitelerden mezun olanların dışarı gitmesini istemiyoruz” diye konuştu. ATO Başkanı Gürsel Baran ile birlikte, STK’larla Ankara’da yetişen öğrencilerin Ankara’da kalmalarını ve burada katma değer üretmelerini istediklerini anlatan Yavaş, “En büyük hazinemiz Ankara’daki üniversitelerimiz ve onların alt yapısı siz gençlerimiz. İstihdam ofisleri oluşturulacak. Ankara’da kısa zamanda yapabiliriz. Şuanda organize sanayilerle görüşüyoruz” ifadelerini kullandı.
Sanatın gücünü kullanarak çocuklardaki hastane korkusunun önüne geçmeyi ve çocukların yüzünü güldürmeyi hedefleyen iki öğretmen, Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin önümüzdeki ay açılması planlanan yeni çocuk hastanesinin soğuk duvarlarını rengârenk çizgi film karakterleriyle ısıtıyor. Bu özel çalışmada öğretmenlere, kendileri gibi gönüllü olan öğrencileri de eşlik ediyor. Çocukların hastanede korkmadan ve eğlenceli vakit geçirerek tedavi olmalarını sağlamak istediklerini söyleyen öğretmenler, “İlhamımızı, duvarları görecek bir çocuğun gülümsemesinden aldık” diyor. İki haftadır devam eden çalışmaları boyunca 40’a yakın çizgi film karakterini yağlı boya tekniğiyle hastane duvarlarına çizen Ayşegül Yılmaz ve Merve Armağan, “Her şey çocuklar gülsün diye” dedikleri gönüllülük projeleri hakkında şunları söyledi:
* Merve Armağan: “Hastanenin atmosferini yaptığımız bu resimlerle biraz daha çocuklar için motive edici hale getirmek istedik. Her şey çocukların gülümsemesi için. Hastane açıldığında onların gülümsemelerini görmeye geleceğiz. Bizim için unutulmayacak bir anı oldu. Türkiye genelinde de çalışmaların yayılması için gönüllü olabiliriz.”
* Ayşegül Yılmaz: “Çocukların moral bulacağı bir atmosfer yaratmaya çalıştık. İlhamımızı, onların bu çalışmaları görünce oluşturacağı gülümsemeleri düşünerek sağladık. Sayının artmasını ve bütün çocuk hastanelerinin koridorlarının böyle çalışmalarla donatılmasını istiyoruz.”
Suç duyurusunun ardından Sincan Batı Adliyesi’nde hayvanseverlerin desteğiyle bir basın açıklaması yapan Sayılgan, hayvana şiddet vakaları karşısında mevzuatın yetersiz kaldığını savunarak, “Yasa sahipli/sahipsiz hayvan ayrımı yapmakta, hayvana şiddeti yasak yerde sigara içmekle aynı kategoride değerlendirmektedir. Katliamları önlemek için hayvana şiddet Ceza Kanunu kapsamına alınmalı” ifadelerini kullandı. Sayılgan şöyle devam etti: “Mevzuatımızda hayvanların eşya statüsünden çıkarılıp ıstırap çekme yetisi olan bir hukuk öznesi olarak tanımlanması zaruridir. Sanık zehir karıştırılmış tavuk parçalarını çocuk parkına atmakla aynı zamanda TCK’nın 181’inci maddesini ihlal etmiştir. Zehirli maddelerin toprağa ve suya karışması kuvvetle muhtemel olduğundan, toprağa ve suya sızan zehrin etkisi uzun yıllar devam edecektir.”
ADLİ KONTROLLE SERBEST BIRAKILDI
Sincan Menderes Mahallesi’nde bulunan Nacip Fazıl Parkı’nda 29 Ocak’ta yaşanan olayda, 6 köpek ve 14 kuş, zehirli tavuk ile katledilmişti. Bölgedeki hayvanseverlerin şikâyeti üzerine çalışma başlatan polis, kasaplık yapan İsmail K.’nın park içinde bulunan kameriyenin kenarına siyah poşet içinden çıkardığı etleri bıraktığını ve bunları yiyen hayvanların zehirlendiğini tespit etmişti. İsmail K., polisteki sorgusunda zehri hayvanlara korktuğu için verdiğini itiraf etmiş ve çıkarıldığı nöbetçi mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
Ankara’nın en büyük tarımsal üretim havzası olan Polatlı’da, Tarım Üniversitesi projesine hayat vermek için akademisyen ve siyasetçilerin yer aldığı bir komisyon oluşturuldu. Polatlı Tarım Üniversitesi’ projesi hakkında bir rapor hazırlayacak kurul, bu yazın başında raporu Yüksek Öğretim Kurumu’na (YÖK) sunacak. Gerekli onayların çıkmasının ardından, 2013 yılında Konya’da kurulan vakıf üniversitesinden sonra, Türkiye’nin bu alandaki ilk devlet üniversitesi Polatlı’da akademik hayatına başlayacak.Polatlı Belediye Başkanı Mürsel Yıldızkaya, ilçenin tarım potansiyeline dikkat çekerek, “Uzun yıllardır üniversiteleşme gayretimiz var, Polatlı bunun için biçilmiş kaftan, tek vücut bu işin peşindeyiz” dedi. Çalışmaların takipçisi olacaklarını belirten Başkan Yıldızkaya, proje hakkında şu bilgileri verdi:
CİDDİ ÇALIŞMA İÇERİSİNDEYİZ
“Anadolu’nun birçok bölgesinde olduğu gibi her fakültenin olduğu bir üniversite değil, alanında uzman ülke ve bölge tarımına katkı sunacağına inandığımız bir tarım teknoloji üniversitesi kurulmasının amaçlıyoruz. Ciddi bir çalışma içersindeyiz. Örneklerini bulup ‘Neden tarım üniversitesi’ başlığını anlatmak ve kurulduğu takdirde ülke ve ilçe tarımına neler sunacağını nitelendirmek istiyoruz. Bununla ilgili bir komisyon oluşturduk, hazırladığımız raporu karar vericilere sunup, bunun takipçisi olmaya devam edeceğiz. İnşallah sonuç almayı umut ediyoruz.
POLATLI BİÇİLMİŞ KAFTAN
Önümüzdeki yaza kadar bunun raporlamasını bitirmeyi planlıyoruz. Polatlı bu konuda biçilmiş kaftan olur. Uygulama alanları yanı başında olacak. Öğrenciler sahaya inecek. Şu anda Polatlı’da her yıl 2 milyon 200 bin arazi ekiyoruz ve 100 binden fazla büyük baş hayvan var. Ayrıca Polatlı’da çok ciddi sayıda tarımsal makina üretip yurt dışına ihracat yapan firmalarımız var. Öğrenci sayısının çok veya az olmasının önemi yok, biz, ülkeye katkı sunacak nitelikli eleman yetiştiren ve aldığı kararlarla tarımı yönlendiren bir üniversite olsun istiyoruz.
KAMPÜS ARAZİSİ HAZIR
YÖK başta olmak üzere karar vericilere bu yılın ilk yarısından sonra raporumuzu sunmayı planlıyoruz. İşin içerisinde akademisyenler ve siyasetçiler var. Polatlı tek vücut bu işin peşinde. İmar planı bitmiş 2 bin dönümlük bir arazimiz üniversite kampüsü için hazır. Polatlı’da eğitim öğretim faaliyetinde bulunan meslek okulları var. Biz bunun tarım teknoloji üniversitesiyle taçlanmasını istiyoruz. Tohumculuk, tarım teknoloji alanında da çalışmalar yapan, kendine has bir üniversite istiyoruz.”
KİMLİĞİNE YAKIŞAN ÜNİVERSİTEYE KAVUŞACAKTIR
Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) hazırladığı ‘İller Bazında Sektör Rakamları’na göre, Ankara’da 2019’da yapılan ihracat rakamları 2018’e kıyasla 602 milyon 36 bin dolar artarak (yüzde 7.8) 8 milyar 303 milyon 473 bin doları ulaştı. Başkent’te en yüksek ihracat rakamına 2018 yılına göre yüzde 38.92 artışın yaşandığı Savunma ve Havacılık Sanayii’nde ulaşıldı. Ankara’nın ihracat rakamlarında en büyük düşüş ise yüzde 59.73’lük gerilemeyle Gemi ve Yat sektöründe yaşandı. Ankara, 2018’de olduğu gibi Türkiye genelinde en çok ihracatın yapıldığı 5’inci il oldu.
OTOMOTİV 1 MİLYAR 243 MİLYON DOLAR
Otomotiv Endüstrisi, Kimyevi Maddeler ve Mamulleri ile Makine ve Aksamları milyar doların üzerinde ihracat rakamlarına ulaşan diğer 3 sektör oldu. Otomotiv sektörü yüzde 7.94 artışla 1 milyar 243 milyon 159 bin dolar rakamına ulaştı. Makine ve Aksamları yüzde 6.68 artışla 1 milyar 208 bin 923 dolar seviyesine ulaştı. Kimyevi Maddeler ve Mamulleri yüzde 4.44 gerilese de 1 milyar 187 milyon 262 bin dolar ile Ankara’nın en çok ihracat rakamına ulaşan dördüncü sektör oldu. Tekstil ve Hammaddeleri sektöründe yüzde 35’lik, Gemi ve Yat sektöründe ise yüzde 59.73 gerileme yaşandı. Kuru Meyve ve Mamulleri’nin dışa satımında ise yüzde 45.39’luk azalma meydana geldi.
ABD’YE 764 MİLYON DOLAR İHRACAT
764 milyon 238 bin 78 dolar ihracat Amerika Birleşik Devletleri’ne (ABD) 671 milyon 304 bin dolar Almaya’ya 527 milyon 271 bin dolar Çin’e, 221 milyon 921 bin dolar Birleşik Krallık’a, 224 milyon 355 bin dolar ise Fransa’ya yapıldı.
Birçok hayırseverin Hasan’a yardım etmek için kendilerine ulaştığını belirten Şahin şu bilgileri verdi:
HAYATINA İŞİ OLARAK DEVAM EDECEKTİR
Hasan'ın bazı sağlık sorunları var. Onun için şu anda bir sağlık kurumunda tedavi altında. İnşallah kısa zamanda o tedavisi tamamlandıktan sonra da normal hayatına inşallah bir işi olarak, barınacağı imkanı olarak devam edecektir. Sağlık kurumunda olduğu için henüz görüşmedim. İnşallah en kısa zamanda kendisini de ziyaret edeceğim.
92 KİŞİLİK YEN BİR MİSAFİRHANE
Her aralık ayının başından mayıs ayının sonuna kadar bu imkânı (Kimsesizler Oteli) özellikle sokakta yaşayan evsiz, kimsesiz insanlarımıza açıyoruz. Devletin bu konuyla çok ciddi yaptığı işler var. Bu sene otelde 144 evsiz veya sokakta yaşayan vatandaşımız konaklıyor. Yarın 96 kişi kapasiteli yeni bir misafirhane daha açacağız. Burada gelen misafirlerimize sabah-akşam sıcak yemek, 24 saat sıcak su imkânı, giysi tedarik ediyoruz.
ALLAH İNSANI SINAR
Sosyal medyada paylaşılan videoda Hasan M., “Allah insanı sınar. Allah şu an beni sınıyor ve bana taşıyamayacağım yükü vermiyor. Genelde metronun kapısının dibinde yatıyorum. Gece 1’de kapanıyor, yere karton seriyorum, havalandırma sıcak üflediği için orada yaşıyorum ben. Benim de evim olacak, düzenim olacak. Buna inanıyorum. Sokakta yaşadığımı söyleyene kadar problem yok ama onu söyleyince işe almıyorlar” demişti.
4 milyon 190 bin 59 araçla İstanbul en çok aracın kayıtlı olduğu il olurken, Ankara 2 milyon 25 bin 126 ile ikinci, İzmir ise 1 milyon 422 bin 92 ile üçüncü sırada yer aldı. 2019 yılının ocak ayının sonunda Türkiye genelindeki ‘06’ plaka sayısı 1 milyon 983 bin 177 iken, Ekim ayında bu rakam 2 milyon 25 bin 126’ya yükseldi. 9 ayda Ankara ve çevre illerdeki ‘06’ plakalı araç sayısı 41 bin 949 arttı. Ankara 2019’un son aylarında da kişi başına düşen araç sayısındaki liderliğini sürdürdü.
80 BİN KAMYON, 7 BİN ÖZEL ARAÇ
Trafiğe Ankara ilinden kayıtlı toplam 2 milyon 25 bin 126 adet motorlu kara taşıtının 1 milyon 481 bin 966’sını otomobil, 302 bin 215’ini kamyonet, 80 bin 898’ini kamyon, 56 bin 994’ünü traktör, 52 bin 140’ını motosiklet, 25 bin 459’unu minibüsler, 7 bin 482’ini ise özel amaçlı araçlar oluşturdu.
KİŞİ BAŞINDA LİDERLİK YİNE ANKARA’DA
Türkiye’de en çok kara taşıtının bulunduğu ilk 3 il arasında, kişi başına düşen araç sayısında Ankara liderliğini sürdürüyor. Başkent’te her 2.7 kişiye bir araç düşerken, en fazla araç kaydının yapıldığı İstanbul’da her 3.5 kişiye bir araç düşmüş durumda. Nüfusu 4 milyon 320 bin 519 olan İzmir’de ise bu oran 3,38.
HER 3.8 KİŞİYE BİR OTOMOBİL DÜŞÜYOR
Aynı liderlik, otomobil özelinde de Ankara’da bulunuyor. 5 milyon 503 bin 985 nüfuslu Ankara’da her 3.8 kişiye bir otomobil düşüyor. 15 milyon 232 bin nüfuslu İstanbul’da bu oran 5.2, İzmir’de ise 5,6.