Dinçer Güner

Plüton bir burca ilk girdiğinde önce krizleri tetikler. Ama bu kez ardından dünyada özgürlük ve eşitlik çığlıklarının yankılanacağı, gücün ve paranın tek bir zümreye ait olmayacağı bir dönem başlayacak.

Güneş sisteminin bize en uzak gezegeni Plüton 23 Mart-11 Haziran arasında Kova burcuna kısa bir ziyarette bulunacak. 21 Ocak 2024’teyse bu burçtaki 20 yıllık kesintisiz seyahatine başlayacak.

Plüton, genel olarak güç demek. Güç elde etme, yıkım, değişim, dönüşüm, yeni bir düzenin doğuşu, eskinin bitişi, ölüm, yeraltı dünyası, mafya ilişkileri, altın, petrol, depremler, kanalizasyonlar, karanlık ortamlar, karanlık kişilerle sembolize edilir. Etkisi kalıcı ve çok büyüktür.

Plüton bir burçta ortalama 12-30 yıl kalır. 2008 yılından beri Oğlak burcunda seyahat ediyordu . Ve o zamandan beri Oğlak burcunun sembolize ettiği ekonomi, yöneticiler, inşaat sektörü, kurallar, disiplin gibi konularda çok değişim ve yıkım yaşadık. İnşaatla başlayan, teknolojiyle süren ekonomik krizlerin yanı sıra, dünyada sert ve acımasız ülke yöneticileriyle karşılaştık. COVID-19 ile birlikte yaşamlarımıza bir süre sıkı disiplinler uyguladık, yalnız kaldık, korktuk...

Şimdi Plüton’un Kova burcuna geçişiyle bu burcun sembolize ettiği konularda olaylar ve dönüşümler bizleri bekliyor.

Kova burcu astrolojide; özgürlük, azınlıklar, marjinal olaylar ve kişiler, toplumsal konular, kitlesel olaylar, teknolojik, bilimsel gelişmeler, uzay, birleşmeler, havayolları ve isyanlarla ilgilidir.

Öncelikle bu dönem insanlığa faydalı olan bir teknolojik değişim ve dönüşümden bahsedebiliriz.

Plüton’un Kova burcundaki bu seyahati ülkelerarası sınırların yeniden düzenlenebileceği bir zamana da işaret edebilir.

Yeni insanlarla tanışmak, yeni şeyler öğrenmek için harika zamanlar. İlişkilerde ihtiras ve tutku ön planda. Hayallerimizle kalmak ve keyifli aktivitelerle, fazla enerji harcamadan tembellik yapmak isteyebiliriz. Ama hafta sonuna doğru özellikle ilişki konusunda ciddileşmemiz gerekiyor. Hele cumartesi sevgi ve ilgi ihtiyacı yüksek; çapkınlığın zamanı değil.

Karmanın lordu, öğretici, büyütücü, sıkıştırıcı gezegen Satürn 7 Mart’ta Balık burcuna giriş yaptı ve 25 Mayıs 2025’e kadar bu burçta seyahat edecek. Sonra 2 Eylül 2025 ile 14 Şubat 2026 arası yine Balık burcunda olacak. Bugünkü yazımı yaklaşık 2,5 yıl sürecek bu seyahatin burçlara etkisine ayırdım. Ayrıca haftanın astro reçetesindeki tüyolara da bakalım ki nelere dikkat etmeliyiz bilelim...

Heyecanlı sohbetler

Bugün Ay tüm gün Akrep burcunda seyahat edecek. Merkür’le Uranüs arasında sekstil (60 derecelik) açı oluşacak (etki süresi +/-2 gün). Bu aralar heyecan verici konulara merak duyabilir, böyle sohbetler içinde bulunabiliriz. Yeni insanlarla tanışmak, yeni şeyler öğrenmek için de harika zamanlar. Rüyalarımız ilgi çekici ve etkileyici olabilir. Açık fikirli olmamız gereken bir dönem. Kaybettiğimiz eşya birden ortaya çıkabilir. Konulara farklı perspektiflerden bakmayı deneyebiliriz. Sayılar, bilimsel ve teknik konular ilgimizi çekebilir, teknolojik gereçler satın alabiliriz.

Zehirlenmeler olabilir

Pazartesi Ay 9.57 ile 10.20 arasında Akrep burcunda boşlukta olacak, akabinde Yay burcuna geçecek. Mars’la Neptün arasında kare açı oluşacak (etki süresi +/-5 gün). Paramıza dikkat etmeliyiz. Unutkanlık veya dikkatsizlik yüzünden cüzdan unutup kaybedebilir,  paramızı düşürebiliriz. Yanılsamalar yaşanabilir, ciddi ve somut kararları daha sonraya bırakmak akıllıca. Doktora başvurmadan ilaç kullanmamalı, ağrı kesiciyi bile sormadan almamalıyız. Gıdaların son kullanım tarihlerine de dikkat! Zehirlenme vakalarında artışlar meydana gelebilir. Evde veya işyerinde lavabo,  su giderleriyle ilgili problemler meydana gelebilir. Cesaretin kolayca kaybolabileceği zamanlar. Bu yüzden yarış içine girmek, gövde gösterisi yapmak için de pek uygun sayılmaz.

Tabuları yıkabiliriz

Salı

Balık burcuna geçen Satürn’ün bu burçtaki seyahati uzun sürecek. Bu dönemde kişisel korkularımızla yüzleşecek, iç dünyamızı keşfedecek ve duygularımızı sağlıklı bir şekilde ifade etmeyi öğreneceğiz.

Satürn, 7 Mart’ta Balık burcuna geçti ve 25 Mayıs 2025’e kadar bu burçta seyahatine devam edecek. Sonra 2 Eylül 2025-14 Şubat 2026 arası yine Balık burcunda olacak. Satürn’ün burç değiştirdiği zamanlar çok önemlidir. Çünkü ‘astrolojinin büyük kötücülü’ olarak adlandırılan Satürn’ün bizi hangi alanlarda zorlayacağını, hangi sınavlara tabi tutacağını, nelerden mahrum bırakacağını, neleri büyüteceğini ve ne gibi sorumluluklar aldıracağını anlarız. Üstelik 25 Mayıs 2025’e kadar olan süre az buz bir zaman da değil. Geçen haftaki yazımda Satürn’ün bu geçişinin dünya üzerindeki etkilerinden bahsetmiştim. Bu hafta bireysel olarak bizi hangi alanlarda etkileyecek bunlara göz atalım...

Balık burcu astrolojide; hayaller, kendini adamak, yalnız kalmak, bilinçaltı, korkular, yaratıcılık, sanat, aldanma, kandırılma, gerçeklerden uzaklaşma, rüyalar, izole olma, maneviyat, ruhsal konular, fedakârlık ve kurban olmakla ilgilidir. Demek ki sınavlarımızın ve büyüyeceğimiz alanların anahtar kelimeleri bunlar olacak.

Satürn sert gerçekler, Balık ise hayaller demek. Bu dönem hayalleriniz bile gerçekçi olmalı, kumdan kalelere benzer hayaller yıkılmaya mahkûm. Boş hayallerin peşinde koşanlar çok üzülebilirler. Bu yüzden adımlar sağlam atılmalı. En iyi haliyle bu süreci hayallerinizi gerçekleştirebileceğiniz değerli bir zamana da dönüştürebilirsiniz.

Satürn sınır, Balık’sa sınırsızlık demektir aynı zamanda. Kişisel sınırlarımızı dikkatli bir şekilde belirlemeli, kendimizi bir şeye adarken dikkatli olmalıyız. Aslında en güzeli kendimizi adamamak, kimliğimizi ve benliğimizi kaybetmemek. Bir şey ya da kişi enerjinizi tüketiyorsa ondan uzaklaşmayı öğrenin.

Kendimizden her konuda emin gibiyiz ama geri adım atılması gereken anlarda kendimizi frenlemek hayrımıza. Hayatımızda daha önce denemediğimiz bir şeyler yapmak istiyoruz. Ve Uranüs’ün güzel desteği maddi anlamda beklenmedik sürprizlerle karşılaşacağımıza işaret ediyor. Hafta sonundaysa aşk bizi bekliyor olabilir.

Bu hafta gökyüzünde hem Başak burcunda bir dolunay var hem de Satürn, Balık burcuna geçerek 2.5 yıllık yeni serüvenine başlıyor. Bakalım haftanın
astro-reçetesine göre bizleri neler bekliyor?

Egolar önplanda

Bugün Ay tüm gün Aslan burcunda seyahat edecek. Kendimizi göstermek, ortaya koymak çok daha kolay olacaktır. Egolar önplanda, ben duygusuna yenik düşersek sıkıntılar oluşabilir, aman dikkat! İsteklerimizi net bir şekilde ifade edebileceğiz, çekincesiz bir gün olacak. Planlar, organizasyonlar yapmamızı, yönetmemizi, idare etmemizi gerektirecek koşullar oluşabilir. Lükse düşkünlük had safhaya çıkabilir, alışveriş ihtiyacı bugün daha da artabilir, fazla cömert olabiliriz. Kendimizden her konuda emin olabiliriz ama geri adım atılması gereken anlarda kendimizi frenlemeyi bilmeliyiz. Tiyatro, sahne, şan gibi sahneyle ilgili eğitimlere başlamak ya da bu tip gösterileri izlemek, konser, davet, parti gibi hareketli, eğlenceli aktivitelere katılmak için süper bir gün. Saç bakımı yaptırmak, kuaföre gitmek, saçlarımızla ilgilenmek için de ideal.

Yaratıcı zamanlar

Pazartesi, Ay 6.17 ile 6.38 arasında Aslan burcunda boşlukta olacak, akabinde Başak burcuna geçecek. Güneş’le Uranüs arasında sekstil (60 derecelik) açı oluşacak (etki süresi +/-2 gün). Güzel sürprizler ve sizi mutlu edecek karşılaşmalar yaşanabilir. Hayatınızda daha önce denemediğimiz bir şeyler yapmak, özgürlük kazanmak için adımlar atabiliriz. Yaratıcı işlerle ilgilenmek için harika zamanlardır. Bilimsel, teknolojik, dijital konular daha çok ilgimizi çekebilir.

Rutinlerin dışında

Sınav, disiplin, zorlanma denince akla gelen Satürn, Balık burcuna geçiyor, 2025’in 25 Mayıs’ına kadar da Balık’ta kalacak. Bu dönemde denizlerde sorunlar yaşanabilir, suyla ilgili krizler çıkabilir. Başta sağlık sektörü olmak üzere birçok alanda yeni düzenlemeler olabilir.

Astrolojinin büyük kötücülü, ‘karmanın lordu’ diye de bilinen Satürn, 7 Mart’ta Balık burcuna geçecek ve 25 Mayıs 2025 tarihine kadar burada seyahat edecek. Satürn; sınav, disiplin, sorumluluk, zorlanma, düzenleme, yapılandırma anlamlarına gelir. Astrolojide Balık burcu denizleri, deniz taşıtlarını, uyuşturucuları ve her türlü bağımlılık yapan maddeleri, ruhsal yönü güçlü kişileri, enerji çalışmaları yapanları, terapistleri, değirmenleri, sulak yerleri, balık havzalarını, alkolle ilgili konuları sembolize eder. Bu burç aynı zamanda halk sağlığı, halkın nevrozları ve psikolojisi, cezaevleri, hastaneler, ezilenler, film endüstrisi, okyanuslar, su kaynakları, büyük hayır işleri, manastırlar, toplumsal hareketler, kolektif bilinç, sosyalist hareketler, biyokimyasal maddeler, ilaç sektörü, gaz kaçakları, siyasi istikrarsızlıklar, ekonomik buhran, büyük dolandırıcılık şebekeleri, tarikatlar, örgütler üzerinde de etkilidir.

Deniz kazaları olabilir

Satürn kısıtlama demekse; bu dönem, sular ve denizlerle ilgili sıkıntılar, kısıtlanmalar, su kullanımının azaltılmasına yönelik uygulamalar söz konusu olabilir. Suyun azalması, suların kirlenmesi, suların çekilmesi, suyla ilgili krizler meydana gelebilir. Suyun önemi, değeri daha çok anlaşılabilir. Bu dönem yeni su kaynakları arayışı göze çarpacak. Mesela 1995 senesinde Satürn Balık burcundayken Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamında Harran Ovası’na ilk su verildi.

Denizlerle, okyanuslarla ilgili sorunlar, krizler baş gösterebilir. Deniz ticaretinde yeni kanunlar gündeme gelebileceği gibi denizde yaşayan canlıların oranında endişe verici azalma olabilir ve buna istinaden denizde avlanmayla ilgili yeni kanunlar ve düzenlemeler de yapılabilir.

Çok büyük deniz kazaları da meydana gelebilir. En son 1994’te Satürn Balık burcundayken modern deniz tarihinin en büyük kazası yaşandı ve M/S Estonia feribotu, Baltık Denizi’nde battı; 852 kişi vefat etti. Yine aynı yıl Avrasya Feribotu, silahlı eylemciler tarafından 177 yolcu ve 55 mürettebatıyla Trabzon Limanı’nda rehin alındı ve İstanbul’a doğru kaçırıldı.

Satürn kural ve yapılandırmaksa; dünyada uyuşturucu ve alkol kullanımına ilişkin yeni yapılandırmalar, kurallar, uygulamalar gündeme gelebilir. Bu dönemde çok ses getirecek dev uyuşturucu operasyonları yapılabilir. 1993’te Satürn, Balık burcundayken 14 ton uyuşturucu taşıyan Lucky-S adlı Panama bandıralı gemiye bir operasyon düzenlendi ve uyuşturucu kartellerini, uyuşturucu mafyasını derinden etkileyen bir operasyon yapıldı.

Bu süreçte terapi, enerji ve bilinçaltıyla ilgili çalışma yapanlara, benzeri meslek gruplarına yönelik düzenlemeler olabilir. Cezaevleri, huzurevi gibi yerlerde yaşam standartlarını yükseltecek çalışmalar da yapılabilir. Sağlık sektörü, hastaneler, eczaneler, SGK gibi sağlıkla ilgili birimlerde yeni kurallar, düzenlemeler gündeme gelebilir.

Bu soruya bazı istatistiklere bakarak cevap arayacağız. Mesela Uranüs, Neptün ve Plüton doğal afetlerle yakından ilişkilidir. Tutulmaların, yeniay ve dolunayların da bu gezegenleri ve bazı burçları tetiklemesi gerekir. Ama bunların her etkileşimi bir afet yaşanacağı anlamına gelmez.

Oldukça zor ve hepimizi büyük üzüntüye boğan bir süreçten geçiyoruz. 10 ilde hissedilen Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin ardından günler geçse de yaşattığı duygular hepimiz için çok taze. Depremde yaşamını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı ve yaralı kurtulanlara da acil şifalar diliyorum. Umarım bir daha böyle bir afetle sınanmayız.

Peki, depremler astrolojik olarak öngörülebilir mi? Bu soruya dünya astrolojisinin en önemli yöntemi olan istatistiklere bakarak yanıt aramaya çalışacağız.

Astrolojik olarak depremi neler sembolize edebilir, öncelikle bunu belirlememiz gerek. Genel olarak jenerasyon gezegenleri olan Uranüs, Neptün ve Plüton doğal afetlerle ve özellikle depremle yakından ilişkilidir. Toprak grubu olan Boğa, Başak
ve Oğlak burçları yine depremle ilişkilendirilebilir. Sonra Güneş ve Ay tutulmalarının, yeniay ve dolunayların yukarıda saydığım elemanları genel olarak tetiklemesi gerekir. Şimdi bu bilgiler ışığında tarihte meydana gelen deprem zamanlarıyla saydığım parametreler arasında anlamlı
bir ilişki var mı buna bakalım...

İlk örneğimiz 22 Mayıs 1960’ta olan 9,5 büyüklüğündeki Şili depremi. O gün Ay’ın Boğa, Plüton’un Başak, Jüpiter’inse Oğlak burcunda olduğunu görüyoruz.

Bugün Aslan burcunda dolunay meydana gelecek. İsyan etmeye daha meyilli gibiyiz. Duygusal yakınlaşmalar için uygun bir zaman değil. Maddi konularda ani kararlar vermemek gerek. Arkadaşlarla birlikte olmak iyi gelecek. Dolunay haftasında risk almaya daha yatkın olsak da dikkatli davranmakta fayda var.

B

u hafta ifade ve iletişimi sembolize eden Merkür,
Kova burcuna geçecek ve
3 Mart’a kadar seyahat edecek. Yeni fikirlere, bakış açılarına ve iletişim yollarına vurgu yapılabilir. Bu geçiş, beyin fırtınası ve problem çözmenin yanı sıra benzer ilgi alanlarını veya idealleri paylaşan başkalarıyla bağlantı kurmak için iyi bir zaman olabilir. Farklı ve sıradışı konulara odaklanabiliriz bir süreliğine. Şimdi bu haftanın astro-reçetesine
ve burçlara neler getirdiğine bakalım.

Beğenilmek istiyoruz

Bugün 16 derece Aslan burcunda dolunay meydana gelecek. Dolunaya Uranüs’ün sert bir etkisi olacak (etki süresi 15 gün). Tepkilerimiz dürtüsel

Bu sene ülkemiz için önemli bir cumhurbaşkanlığı seçimi yaşayacağız. Bugüne kadar siyasi isimlerin ağzından farklı tarihler çıkmıştı, son olarak Cumhurbaşkanı’ndan ‘14 Mayıs’ mesajı geldi. Henüz resmiyet kazanmasa da seçime bu tarihte gideceğiz gibi görünüyor. Tarih artık kısmen netleştiğine göre, astrolojik göstergelere bakarak bir seçim analizi yapmaya çalışalım.

Yıl sonunda katıldığım televizyon ve YouTube programlarında, verdiğim röportajlarda ve yazdığım 2023 yazılarında seçimle ilgili bazı tespitlerim olmuştu. Okuyanlar, izleyenler elbette hatırlayacaklardır. Ufukta 14 Mayıs tarihi göründüğüne göre, artık bu günü baz alarak bir seçim analizi yapabiliriz.


Önümüzdeki seçimlerde iktidar partisinin adayı belliyken bu yazıyı yazdığım 31 Ocak’ta 6’lı masanın adayı henüz belli değil. Adaylar kesinleştiğinde, onların kişisel haritaları üzerinden yeni bir analiz yapacağım. Şimdi seçim gününün astrolojik göstergeleri üzerinden bir değerlendirmeyi sizlerle paylaşmak isterim.
Seçime mayıs ayında meydana gelecek 14 derece Akrep burcundaki Ay tutulmasının etkisiyle gidiyoruz. Akrep burcu astrolojik olarak değişimi, dönüşümü, krizi, ‘ya hep ya hiç’ tavrını, kontrolcü tutumları, sezgiselliği, manipülasyonu ve psikolojik güç arzusunu temsil eder.
Bu tutulma Türkiye’nin kendi haritasında Venüs’ün üzerinde gerçekleşecek. Venüs astrolojide finansal konuları olduğu kadar kadınları da sembolize eder.
Hem kadın seçmenlerin hem de kadın siyasetçilerin seçimin gidişatına ciddi şekilde yön vereceğini düşünebiliriz.