Paylaş
Güneş lekeleri; birçoğumuzu üzen, bazılarımızı makyaj yaparak kapatmak zorunda bırakan ve her geçen gün etrafımızda artarak izlediğimiz bir sorun haline gelmedi mi?
Teknoloji ne kadar ilerlese de ne yazık ki henüz tek bir yöntemle kalıcı olarak lekelerle baş etmek mümkün değil. Genetik yatkınlık, bazı hormon ilaçları, kozmetik ürünlerin yanlış kullanılması, güneşe kontrolsüz maruz kalma, hamilelik süreci gibi etkenlerin yanı sıra bazen de hiçbir neden yokken lekelenmeler meydana gelebilir.
Lekelerin en fazla oluşma nedenlerinden birisi özellikle yüze yapılan uygulamalardan sonra kontrolsüz olarak güneşe maruz kalma kaynaklıdır. Lazer uygulamaları, kimyasal uygulamalar, sir ağda yapılması gibi birçok işlemden sonra direkt güneşe çıkmak lekelenmelerin en sık nedenlerinden biridir. Özellikle leke tedavisi yaptırıp sonrasında gerekli özen gösterilmezse lekelenmenin daha da artacağı unutulmamalıdır.
Tedavisi nasıl yapılır?
Leke tedavisinde amaç, lekelenmiş cildi arındırmak ve tekrar lekelenmesini önlemek için korumaya almaktır. O yüzden leke tedavisi cilt altındaki dokuyu iyi sulamakla yani hidrate etmekle mümkün olur. Cilt altı, iyi sıvı aldığında lekelenme riski azalır ve cildin yenilenmesinin hızlanması sayesinde lekelerin yoğunluğu azalabilir.
Günümüzde hydro dediğimiz soğuk sıvı ve tazyikle yapılan bakımların ciltte yarattığı etki çok fazladır. Hydro bakımların içinde hydrofacial, mezojet gibi birçok uygulama yer alır.
Bu uygulamalarda temel hedef; cilt üzerindeki ölü tabakayı uzaklaştırıp, cilt altındaki lenf akımını hızlandırmaktır.
Lenf akımının hızlanması cilt altı kan dolaşımını da hızlandırdığı için cildin yenilenmesi ve yapılanması daha sağlıklı hale gelir. Medikal cilt bakımlarında soğuk ve el değmeden yapılan bakımların tercih edilmesinin nedeni ise cilt sağlığını korumaktır. Soğuk, cilt gözeneklerinin sıkılaşmasını ve yüz derisinin lift olmasını sağlar. Soğuğun aynı zamanda anti-aging etkisi de ciltte yaşlanmayı durdurur.
Güneş lekeleri yaşa bağlı olarak da artmaktadır. O yüzden cilde yapılacak anti-aging uygulamalar aynı zaman da lekelerin azalmasını ve cilt kalitesinin de artmasını sağlar.
Doğru yapılan akne, anti-aging ya da rutin medikal bakımların hedefi kişinin cilt dengesini korumaktır. Bu nedenle leke tedavisinde temel ilke önce lekelenmeyi önlemektir.
Lazer uygulamalarının önemi
Günümüzde “G-Switch” lazerlerin lekeye etkisi çok yüksektir. Bunun yanında Icon lazerlerin Q-max başlıkları da lekede etkili sonuçlar sağlar. Özellikle leke tedavisi için cilt altından uyarı verip, yavaş yavaş etkisi artan yöntemler tercih edilir. Cildi bir kerede derin soyan lazer uygulamaları artık daha yumuşak lazerlere geçmiştir.
Kimyasal peeling’ler
Leke tedavisinde kimyasal peeling’lerin etkisi çok eskidir. Özellikle yüze sürülüp ortalama 8-10 saat sonra temizlenen peelinglerin etkisi çok yüksektir. Peeling tedavisinde en önemli nokta; derin soyma sonrası cildin sağlıklı epitelizasyonu dediğimiz yeni derinin oluşmasını sağlamak ve cildi iyi korumaktır.
Leke tedavilerinde hangi yöntem uygulanırsa uygulansın, tedavinin tek seanslık uygulama olmadığını bilmek gerekir. Leke tedavisi uzun süren ve her an tekrarlama riski olan bir uygulama olduğu bilinerek yapılmalı ve lekenin oluşmasına engel olacak önlemler alınmalıdır.
Tedavideki ikinci adım
Leke tedavisindeki ikinci adım hidrasyonu saklamak ve korumaktır. Bu nedenle soğuk cilt bakımları, bazen de onlara eklenecek nem vitaminleri çok fayda sağlar. Nem vitaminlerinin içinde hyalüronik asit vardır. Hyalüronik asit serbest olduğunda cilde nem sağlar ve gerginlik verir. Aynı zamanda bu tür mezoterapi ürünlerinin içinde birçok miktarda aminoasit ve peptit olması tedavi başarısı için önemlidir.
Derin nem bakımlarından sonra leke tedavisinde radyofrekans tedavileri de çok önemli bir gelişme sunmuştur. Radyofrekans uygulamaları ilk yıl ayda bir olacak şekilde üç kez yapılırken, 6 ayda ya da yılda bir tekrar edilebileceği gibi ihtiyaca göre de zaman zaman tekrarlanabilir.
Önlemenin yolu
Her türlü uygulamadan sonra cildi iyi korumak gerekir. Cilt bakımı, yüz epilasyonu, makyaj uygulamaları, değişik bir kozmetik ürün, solaryum, mekanik bor travma, kimyasal ya da lazerle yapılan soyma işlemlerinin hepsi cilde zarar verebilir.
Güneş lekeleri yalnızca yazın oluşmaz. Kış mevsiminde de güneş lekesi meydana gelebilir. O yüzden de yaz ya da kış olsun cilde yapılan her uygulamadan sonra çok da iyi korumak gerekir.
Paylaş