Paylaş
Yaygın olarak kullanılan adıyla cilt çatlakları, derinin dermiste fazla gerilmesi ile oluşur. Gerilen deri, incelir ve gözle görülür bir şekilde çatlar.
Bu çatlaklar, ilk başta koyu bir renkteyken, sonrasında renkleri açılır. Cildin elastikiyetini sağlayan elastin liflerinin kopması ile oluşan cilt çatlaklarının oluşmasındaki en önemli etkenler, hızlı büyüme, kontrolsüz kilo alıp-verme ve kadınlarda ise gebelik döneminde alınan kilolar olarak sayılabilir. Bunun yanı sıra bazı ilaçların kullanımı da ciltte çatlaklara neden olabildiği araştırmalarla ortaya çıkarılmıştır.
Vücudun tüm bölgelerinde çatlaklar oluşabilse de genellikle göğüs, kalça, bacak, karın, iç kol ve bel çevresinde daha çok oluşur. Kadın ve erkeklerde çatlakların oluştuğu alanlar farklılık gösterir.
Kadınlarda özellikle gebelikle birlikte, karın, göğüs, bel ve bacak bölgesinde, erkeklerde ise kol, bel çevresi (sırt) ve kalçalarda çatlaklar meydana gelir.
Çatlak oluşumu sırasında çoğunlukla ciltte kaşıntı meydana gelse de kimi zaman hiç belirti vermeden çatlaklar ortaya çıkabilir.
Çatlak görünümü
nasıl iyileştirilir
Günümüzde medikal estetik teknolojilerinin artması ve ilerlemesiyle geçmişte mümkün olmayan çatlakların görünümünün iyileştirilmesini alternatif yöntemlerle artık yapabiliyoruz. Yüzde yüz sonuç elde edilmese de belirli oranda çatlakları görünümünde iyileştirme yapmak mümkün. Somon DNA, lazer uygulamaları, PRP en çok tercih edilen yöntemler arasında yer alıyor. Yine belirtmek isterim ki cilt tipi, genetik yatkınlık tüm cilt sorunlarında olduğu gibi çatlaklarda da ne yazık ki tetikleyici olabiliyor.
Özellikle gebelik döneminde cildi içeriğinde E vitamini olan nemlendiricilerle destekleyerek çatlak oluşumunun önüne geçebilir ya da daha az çatlak oluşması sağlanabilir. Karın, göğüs çevresi, kalça ve bel çevresini de günde iki kez düzenli olarak nemlendirmeyi hamilelikte bir cilt bakım rutini haline getirmenizi öneririm.
Nasıl uygulanır
Somon DNA: Somon balığının nükleotidlerinden elde edilen somon DNA’sı hacminin yaklaşık 10 katı kadar su moleküllerini tutarak nem dengesini sağlar.
Ayrıca cildin beslenmesi, canlanması ve yenilenmesine yardımcı olur.
Birçok spesifik cilt sorunun yanı sıra özellikle gebelikle oluşan çatlakların iyileştirilmesinde somon DNA aşısı hyalüronik asit ile kombinlenerek kullanılır.
Kür halinde uygulanan somon DNA aşısı cilde kaybettiği elastikiyetini tekrar kazandırdığı için çatlakların iyileştirilmesinde önemli rol oynar.
Lazer: Lazer uygulamaları çatlakların görünümünün iyileştirilmesinde en efektif sonuç aldığımız cihazlı uygulamalar. Lazer ile hasarlı bölgede oluşturulan kontrollü hasar ile kolajen sentezi tetiklenerek, cildin kendini yenilemesi sağlanır. Bu işlem sırasında cildin üst tabakası zarar görmez. Böylece özellikle göğüs, karın, kalça ve basen bölgesindeki eski veya yeni çatlak oluşumlarında gözle görülür azalma ve sıkılaşma sağlanır.
Lazer uygulamaları ortalama 3 ile 4 hafta aralıklarla cildin durumuna göre 2 ila 6 seans olarak yapılır ve her seans 15 dakika sürer. Lazer ile çatlak iyileştirme PRP ile kombinlenerek yapıldığında, uygulamadan daha yüksek etki sağlamak mümkün olur.
Radyofrekans: Özel tasarlanmış mikro iğneler ile cilt altı radyo frekans dalgalarıyla uyarılır. Böylece cildin alt katmanlarında oluşturulan tahribatla cildin kendi onarma ve iyileştirme süreci başlatılmış olur.
Mikro iğnelerin cildin alt katmanlarını kontrollü olarak tahrip ederek başlattığı bu süreç lifting, elastikiyet kaybı, vücut sıkılaştırma gibi etkilerinin yanı sıra cilt çatlaklarının iyileştirilmesine yönelik olarak da kullanılır.
Radyofrekans ile cilt çatlakları iyileştirilmesi 25 yaş üzerinde diğer uygulamalarda olduğu gibi kadın-erkek fark etmeksizin yapılır. Bu işlem 3-4 hafta ara ile 3 seans olarak uygulanır ve seanslar 20-40 dakika sürer.
Paylaş