FENERBAHÇE'nin kadrosu iyi diyenlere, artık kesinlikle inanmıyorum..
Bu kadro nerede başarı göstermiş? Şampiyonlar Ligi'nde nal toplamış.. UEFA Kupası'ndan ve Türkiye Kupası'ndan elenmiş.. Ligde sapır sapır dökülüyor.. Yere göğe sığdıramadığımız Ortega bile, Ankaragücü ve Altay maçları dışında bir varlık gösterememiş..
Diyarbakırspor karşısında oynanan oyun, rezalet.. Selçuk Dereli'nin de Fenerbahçe'den geri kalır yanı yok.. Ogün'e gösterdiği kırmızı kart haksız.. Ramazan'ınki tartışılır.. Oğuz'un Kamil'i düşürüşü ise bal gibi penaltı.. Seyirci de zıvanadan çıkmış vaziyette.. Ortada 3 tane anons ve istikbalde ‘‘seyircisiz bir maç’’ var.. Kardeşim, galip vaziyetteyken niye bunları yapıyorsun? Haklı bile olsan, hak böyle mi aranır? Gönül verdiğin takımın küme düşme potasında ve sen bile bile bu hareketleri devam ettiriyorsun.. Ne yazık ki, biz bu işi cezayla da öğrenemeyecek, tövbekar olamayacağız..
Ümit Kayıhan, başlangıçta çok akıllı bir düşünce ile Kamil ve Murat Hacıoğlu gibi iki ismi, forvet özellikleri olmadığı halde ileriye koymuş.. Kontrataklarda sadece bunları değil, Deniz ve Celalettin'i de ağır Fenerbahçe defansının arasına sokuyor. Murat Hacıoğlu'nun golü tesadüfi ama, yeşil kırmızılıların kaçırdığı sayısız fırsat ve daha sonra Saffet'in ayağından kazandığı 2 gol var.. F.Bahçe savunması tel tel dökülüyor bu anlarda. Stevic bir ara gelip, Fatih'i ikaz ediyor. Ona özenen Ceyhun da Ortega ile tartışıyor. Futbol takımı değil, Yeniçeri Ocağı sanki.. Eskiden hiç olmazsa bir-iki futbolcu iyi oynardı, şimdi onları da mumla arıyoruz. Al birini, vur ötekine..
Sıra geldi lige
Avrupa bitti, Türkiye Kupası gitti, şimdi sıra geldi Süper Lig'e.. Ben size samimiyetle bir şey söyleyeyim mi, bu takım bu futbolla şampiyonluğu ancak rüyasında görür.. O rüyayı da tamamlayamaz, ‘‘saçma’’ diyerek rüya bitmeden uyanır..
Mesut Yılmaz, ‘‘Diyarbakır, Türkiye'nin AB'ye giriş kapısıdır’’ dedi.. Futbolda da Diyarbakır, Fenerbahçe'nin ‘‘antrenör değiştirme kapısı’’ olacak.. ‘‘Mustafa Denizli gitti, Lorant geldi’’ diye boşuna sevinmiş herkes.. Şimdi de Lorant gidecek, gene sevinecekler.. Ama, hepsi hikaye.. Bütün birimlerde, uzun vadeye dayanan yepyeni bir anlayış geliştirilmediği, yeni bir kadro oluşturulmadığı ve ‘‘sil baştan’’ yapılmadığı taktirde, Fenerbahçe'yi hiçbir antrenör kurtaramaz..
İstersen dünyanın en büyük antrenörünü getir, sadece kendini aldatırsın, o kadar!