Rengi ayrı, kokusu ayrı tatlı!

İç acıcı renkleri, daha ikiye bölerken evi saran kokusu, tatlı ve ekşiyi dilimize aynı anda yayan ve bizi ferahlatan dengeli asidik yapısı, bol C vitamini ve lif içeriğiyle sağlığımıza faydaları... Narenciye türlerinin bunlardan başka bir ortak özelliği de çok çeşitli şekillerde kullanılabilmeleri... Birçok yiyeceğin ve içeceğin yapımında meyvenin içi, suyu, hatta kabuğundan yararlanılabiliyor.

Özellikle Akdeniz ve Ege bölgelerimizde limon, portakal, mandalina, greyfurt, turunç, kumkuat gibi envai çeşit narenciye yetişiyor ve mutfaklarımızı, tariflerimizi renklendiriyorlar. Ben tariflerimde en çok limonu kullanıyorum. Öyle ki kurucusu olduğum Limonita markasına da ismini verdi! İçerisinde limon, limon suyu veya limon kabuğu olmayan tek bir ürünümüz yok. Her ürünün ya içinde, ya yanında, ya üzerinde muhakkak bir limon parçası oluyor.

Limonun özellikle tatlılardaki dengeleyici ve ferahlatıcı etkisine bayılıyorum. Mutfakta istisnasız her zaman uyguladığım bir kural daha var: Bir narenciyenin suyunu sıkacaksam, önce muhakkak kabuğunu rendeliyorum. Kabuğu daha sonra kullanmak üzere bütün halde yani rendelemeden dondurduğum oluyor. Bazen de kurutuyorum. İmkânınız varsa güneşte, yoksa kurutma makinesinde veya fırında çok düşük ısıda sürekli kontrol ederek yapabilirsiniz. İyice kuruduktan sonra blender’dan geçiriyorum. Kuruttuğum kabuklarla baharat karışımları hazırlıyorum. Özellikle portakal kabuğu, tane kekik, biberiye, deniz tuzu, tane beyazbiber ve karabiberden oluşan karışımı blender’dan geçirip kavanozda aylarca saklayabiliyorum. Bu baharatı bitkisel et marinasyonlarımda kullanıyorum.

Narenciye kabukları, biraz kabuk tarçın, ıhlamur ve zahterle harika bir bitki çayına da dönüşebiliyor.

Narenciyeye çok yakıştığını düşündüğüm malzemeler de var. Örneğin kahve, bitter çikolata, akçaağaç şurubu, vanilya, tahin, tarçın, yıldız anason, zencefil, nane, susam... Kuruyemişlerden de özellikle badem... Yaratıcılığınızı keşfetmek için bu uyumları da dikkate almak istersiniz belki...

Limonlu cheesecake (6-8 kişilik)

NE LAZIM?

* 680 gr tofu

* 200 gr şeker

* 2 su bardağı vegan bisküvi kırıntısı

* 60 gr sıvıyağ

* 2 çorba kaşığı limon suyu

* 1 çay kaşığı vanilin

NASIL YAPARIM?

* Fırını 180 derecede ısıtın.

* Tofuları sıkıp suyunu çıkarın, sonra ezip içine şeker, vanilin, sıvıyağ ve limon suyunu ekleyin, blender’da çekin. Kremamsı, homojen bir karışım elde etmeniz gerekiyor.

* İyice toz haline gelmiş bisküvi kırıntılarını fırın kabının tabanına elinizle yayın. Kremayı bu tabana, her yerine eşit gelecek şekilde spatulayla dağıtın.

* Yaklaşık 20 dakika pişirin. Fırından çıktıktan sonra cheescake’i soğumaya bırakın. Mümkünse bir gün buzdolabında bekletin. Limon dilimiyle süsleyerek servis edin.

PORTAKALLI KURABİYE (5 kişilik)

NE LAZIM?

* 1 portakal kabuğunun rendesi

* 300 gr un

* 200 ml sıvı yağ

* 40 gr pudra şekeri

* 60 gr nişasta

* 1 çay kaşığı kabartma tozu

Zeynep Casalini’den misket limonlu puding
(4 kişilik)

NE LAZIM?

* 1/2 su bardağı Bodrum mandalinası suyu

* 1 yemek kaşığı misket limonu kabuğu rendesi

* 4 yemek kaşığı tapyoka nişastası

* 100 gr vegan bitter çikolata

* 3 yemek kaşığı elma şekeri (sıvı)

* 2-3 damla vanilya özütü

* 3 su bardağı soya sütü

* 1/2 çay kaşığı deniz tuzu

NASIL YAPARIM?

* Nişasta, tuz ve vanilya özütünü karıştırıp tencereye alın. Ocağın altını açıp yavaşça sütü ekleyerek karıştırmaya başlayın.

* Sıvı elma şekerini de ekledikten sonra çikolatayı parçalara bölerek içine atın ve sürekli karıştırarak eritin.

* Ocağın altını orta-kısık ateşte tutarak kaynayıncaya kadar karıştırmaya devam edin. Baloncuklar oluşmaya başladığında limon kabuğu rendesini de ekleyip birkaç dakika daha karıştırın, altını kapatın.

* Pudingi kaplara boşaltıp oda sıcaklığına gelene kadar bekleyin ve buzdolabında birkaç saat beklettikten sonra servis edin. Üzerini rende çikolata, kurutulmuş meyve ve nane yaprağıyla süsleyebilirsiniz.