Yeni fuarla yeni bir sayfa

Yeni fuar alanımız 50 futbol sahası büyüklüğünde, 46 bin metrekarelik bir rezerv alanı var, 40 bin metrekarelik ayrı bir alan da otel ve kongre merkezi yapılması için ayrıldı.
Maliyeti 500 milyon liranın üzerinde...
93 bin metrekarelik kapalı otopark yapılıyor.
12 bin metrekarelik fuar sokağı, 865 metrekarelik seminer salonu yer alacak.
11 bin 300 metrekarelik alanda ise kafeterya, restoran ve idari binalar bulunacak.
Hangi yönüyle baksanız; Türkiye’nin en büyüğü, en görkemlisi, hatta Avrupa’nın en iyi fuar alanlarından biri olacak.
Yeni alanla birlikte İzmir’in fuarcılıkta çok iyi işler yapacağını düşünüyorum.
Yani un var, şeker var, şimdi bunları karacak bir organizasyona ihtiyaç var.
İZFAŞ; 80 küsur yıldır fuarlar yapıyor.
Deneyimli, birikimli, İzmir için önemli bir şirket...
Ama bu yeni dönemle birlikte İZFAŞ’ta da yeni bir sayfa açılacak.
Çünkü ölçekler büyüyecek, organizasyon kabiliyeti artacak.
Meslek odalalarının başkan ve yöneticileri ile kanaat önderlerinden oluşan İzmir Ekonomik Kalkınma, Koordinasyon Kurulu üyeleri fuar alanını gezdiler.
Her birinin çok etkilendiğini biliyorum.
Etkilenmemeleri mümkün değil.
Ben de her gezdiğimde, o büyük fuar alanında yapılabilecekleri düşündükçe heyecanlanıyorum.
Geçenlerde yazmıştım.
Yine tekrar edeyim.
İZFAŞ Genel Müdürlüğü, İzmir’in en önemli koltuğu haline gelmiş durumda...
Ve bu seçimi herkes gibi ben de merak ediyorum.

Direkt uçuşlar artıyor farkında mısınız?

SunExpress bu yılki yaz programını açıkladı.
İzmir’den Brüksel, Roma, Milano, Toulouse, Bakü ve Londra uçuşları da eklenmiş gözüküyor; 30 yurt dışı hattı da devam ediyor.
SunExpress şimdilik Avrupa’da 14 ülkeye, 36 dış hat noktasına haftada 123 uçuş gerçekleştiriyor.
Pegasus’un da, Atlas’ın da bazı hatlara uçuşu var, ama SunExpress’in sefer sayısı çok daha fazla gözüküyor.
Havayolu şirketlerinin ilgisinin artması şunu gösteriyor ki; İzmir’den direkt uçuşların sayısı gelecekte daha da artacak.
Ama bir ayrıntı var.
Şirketler yaz ve kış olmak üzere iki ayrı uçuş programı yapıyor.
Eklenen bazı hatlar kışın ya azaltılıyor ya da kaldırılıyor.
Ben yolcu potansiyelinin 12 ay boyunca süreceğini düşünenlerdenim.
Direkt seferler arttığı sürece, doluluk oranları da artacaktır.
Burada hem havayolu şirketlerine hem de İzmirlilere iş düşüyor.
Konan seferler kalkmamalı...

Geriye sadece anılar kalacak

Alsancak Stadı ile ilgili herkes gibi benim de çok anım var.
Terkedilmişlik hali beni hep kötü yapar.
Geçen gün stadın önünden geçerken kafamı uzatıp baktım.
O boş, harap görüntü içimi burktu.
Biliyorum; Alsancak fiziki ömrünü tamamladı.
Artık futbol maçları çok daha modern statlarda oynanıyor.
Zaten sırf anılar var diye; maç oynanacak hali de yok.
Maçlarının yapılmamasıyla ilgili önemli gerekçeler ileri sürüldü.
Depreme dayanaklı olmadığını biliyoruz; binanın önemli riskleri de var ama...
Bu boşa geçen dört ayda bir adım atılamaz mıydı?
Atılmadığına göre geriye sadece anılar kalacak gibi gözüküyor.

Altın üçgen formülü

ETİK Başkan Vekili, Destinasyon İzmir Başkanı Bülent Tercan’ın “Bergama’yı yıl boyunca tanıtalım” önerisine ben de katılıyorum.
Bergama’nın UNESCO Dünya Mirası listesine girmiş olmasını artık daha sık işlemeliyiz.
Tercan; “İzmir şehrinin dünyanın yıldızı olmaması için hiç bir sebep yoktur. Efes Antik Kenti’ni, Agora’yı, Kemeraltı’nı ve UNESCO Dünya Mirası listesine giren Bergama’yı, turizmciler olarak biz buna altın üçgen diyoruz. Altın üçgeni bıkmadan usanmadan tanıtmak zorundayız” diyor. O zaman bu altın üçgeni parlatmak gerekiyor.