Uyarılar arttı şimdiden dikkatli olmak gerekiyor

Unutmanın güzel yanları da var elbette ama arada hatırlayıp geleceğe de öyle bakmak en doğrusu galiba...
Şimdi bütün dünyadan Kovid-19’un yeni versiyonlarıyla ilgili haberler geliyor.
Dünya Sağlık Örgütü Sözcüsü Margaret Harris, son dönemde yeni varyantlar nedeniyle Kovid-19 vakalarında artış olduğu uyarısında bulundu.
Ve dedi ki...
“Vaka artışlarıyla beraber ölen kişi sayısında bir artış yaşanmaması iyi bir haber. Henüz hastanelerin de ağır hastalarla dolu olduğunu görmüyoruz. Ancak artan vaka sayısından kesinlikle endişeliyiz.”
Farklı farklı şehirlerden benzer haberler geliyor.
Amerika’nın bazı eyaletlerindeki okullarda maske zorunluluğunun geldiği söyleniyor.
Demek ki; Çin’in Wuhan kentinde bir kişiden dünyaya yayılan Kovid 19’un bu yeni versiyonu kış aylarında bütün dünyada görülecek.
Virüsün eskisi kadar etkili olup olmayacağını bilmiyoruz.
Bir de salgının ilk çıktığı günlerden şimdi daha deneyimliyiz.
Ne yapacağımızı biliyoruz ve elimizde aşılarımız var.
O ilk günlerde herkes gibi bizler de nasıl davranacağımızı bilmiyorduk, endişelerimiz de çok fazlaydı.
Dün Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ABD’de ve Avrupa’daki bazı ülkelerde yayılmaya başlayan Kovid’in yeni varyantı olan Eris (EG.5.1) varyantının Türkiye’de görülmediğini açıkladı.
Bu iyi haber ama Kovid-19’un ilk aylarında da Türkiye’de tek bir virüsün olmadığını hatırlatırım.
Bakan Koca da şu açıklamayı yaptı.
“Ülkemizde bu ve benzeri bir varyant görülmedi. Bu görülen varyantlar sakın bizi endişelendirmesin ve kapandığımız dönemlere geçme gibi bir durum söz konusu değil. Hala Covid görülüyor. Bu dönemde giderek mutasyonlarla, etkinliği daha da azalan bir varyant dönemi görüyoruz.”
Ben eskisi gibi bir kapanma olacağını zannetmiyorum ama bu uyarıları da dikkate almamız gerektiğini düşünüyorum.

Yüz yüze iletişimden
daha iyisi olamaz

Pandemi öncesinde yüz yüze yapılan toplantıların büyük kısmı artık dijital ortamda yapılıyor.
Müthiş bir kolaylık oldu.
Hepimiz zaman kazandık ve işleri daha hızlı yapar hale geldik. Bu pozitif bir gelişme…
Evden çalışmayı ya da hibrit modeli tercih eden bazı şirketlerin yeni planlarını takip ediyorum.
Burada ABD çok belirleyici...
Bir kere evden çalışmayı tercih eden şirketlerin sayısı çok azaldı.
Bazı bölümler evden çalışabiliyor ama kilit kadroların mutlaka işe gelmeleri isteniyor.
Hibrid model galiba en fazla rağbet görüyor.
İş arayanlar da hibrid çalışma modeli uygulayan şirketleri daha fazla tercih ediyor.
Ama pandeminin en yoğun günlerinde bile işe gelip giden biri olarak ben yüz yüze iletişimin yerine hiçbir şeyin geçemeyeceğini düşünüyorum.

İlçelerde değişim bekleniyor

Sadece büyükşehir adayları yarışı yok; ilçe belediler için de kulisler hareketli...
Özellikle İzmir’in ilçeleri merak ediliyor.
Henüz erken; ilçe kongreleri devam ediyor, kurultaydan sonra bu isimler artar.
Ama kulaktan kulağa yayılan söylenti, CHP İzmir’de ilçe belediyelerde bir değişimin olacağı yönünde...
Hangi belediye başkanları kalır, hangileri değişir sorusunun cevabı için ekim sonunu beklemek gerekecek.
Büyükşehir için bazı yoklamalar olsa da Tunç Soyer’in tavrı, genel merkezin mesajları netleşmeden hiç kimse çıkıp adayım demez.
Soyer aday olduğu sürece; ki öyle...
Kolay kolay bir alternatif çıkmaz.

Her sene ayrı takım kurmak

Üç büyüklerin yaptığı transferler hepimizin başını döndürdü. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş’ta transfer de bitmiyor.
Aslında bütün kulüplerimizde öyle; süper ligden üçüncü lige kadar takip ediyorum, müthiş bir hareketlilik var.
Spor giderek büyük bir endüstriye dönüştü.
Başta forma olmak üzere malzeme satışları önemli bir gelir kaynağı...
Kulüplerimiz de bu gelirleri artırmak için bu transferleri yaptıklarını düşünüyorum.
Hedefler böyle de olsa her sene yeni bir takım kurmanın maliyeti ve stresi zor olmalı.
Kadro istikrarının başarıda ne kadar etkili olduğunu herhalde benim kadar bu kulüpleri yönetenler de biliyordur.
Flaş transferler elbette hepimizi heyecanlandırıyor ama benim gibiler bu tabloya futbol dışında da, amatör branşlarda da görmek istiyor.