Paylaş
“İzmir, Gaziantep, Mersin, Konya ve Kayseri model fabrika projelerinin de planlaması yapıldı ve fon kaynakları bulundu” dedi.
Planlanan nedir?
Dijital dönüşüm merkezleri...
Bu projeyi İzmir için çok önemli buluyorum.
Birkaç kere bu köşede yazdım.
İzmir “dijital kafalı bir şehir” olmalı...
Yani Türkiye’nin gelecek dönüşümünde İzmir söz sahibi olmalı.
Bunun için hem yeterli insan kaynağı, hem de dünyadaki örneklerine uygun bir altyapısı var.
Elbette Türkiye büyük bir ülke ve İzmir’in rakipleri de bulunuyor.
Ama kabul edelim ki; İzmir’in avantajları oldukça fazla...
Hem bu konuda hazırlıkları da var.
İzmir Yüksek Teknoloji Üniversitesi’nin içinde yıllardır devam eden bir teknopark var.
Burada birçok şirketimizin kuluçkahaneleri bulunuyor.
Yine Turkcell, Vodafone, Telekom gibi dijital çözümler üreten şirketlerin bölge müdürlüğünde önemli işler yapılıyor.
İzmir’in diğer üniversitelerinde dijital dönüşümü yapacak yüzlerce genç okuyor.
Bütün bunlar avantajlar...
Bir de kentin demografik yapısını, İzmir’e olan ilginin son yıllarda artmasını, iklimini de unutmamak gerekir.
Sektörel tercihlerde de
dijitalleşme öne çıkıyor
GEÇEN gün İzmir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Özgener’e bir çay içimi uğradım. Odada hararetli bir çalışma vardı.
Başkan yardımcıları Emre Kızılgüneşler, Cemal Tükel, bir de Meclis Başkanı Selami Poyraz odadaydı.
Ticaret Odası’nda bir süredir sektörel toplantılar yapılıyor.
Bu buluşmalarda hem gündem konuşuluyor, daha çok da gelecek tartışılıyor.
İzmir’in avantajları masaya yatırılıyor ve öne çıkan sektörlerde kümelenme yaratılmaya çalışılıyor.
İnsanların bir araya gelmesini, konuşmasını, geleceği tartışmasını çok önemsiyorum.
Çünkü ne geliyorsa başımıza; konuşamamaktan, strateji belirleyememekten geliyor.
Rekabeti böyle yapmalıyız.
Tatlı ama rakiplerimizi aşağıya çekmeden aksine daha da yukarıya taşıyarak yapmalıyız.
O gün konu geldi dijitalleşmeye...
Benim uzun zamandır önerim “dijital kafa” modelinde...
Şu kadarını söyleyeyim.
Ticaret Odası’nda bu aralar en çok dijitalleşme, bu yönde fırsatlar ve İzmir’in geleceği konuşuluyor.
Bunu çok da anlamlı buluyorum.
Destek veren herkese teşekkür
BANA göre iyi bir fuar dönemi geçirildi.
İnsanların ilgisinden bunu anlıyorum.
Kültürpark’ta izdiham yaşandı, etkinlikler ful takip edildi.
Katılan firmaların mutlu olduğunu görüyorum.
Bunda iki önemli sponsoru ve büyükşehir belediyesinin katkılarını unutmamak gerekir.
İzmir’in en önemli organizasyonlarından biri olan fuara üç yıldır ana sponsor olarak Folkart, teknoloji sponsoru olarak Vestel destek veriyor.
Mesut Sancak, “İzmir’den kazandığımızı İzmir’e harcamaya devam edeceğiz. Her zaman olduğu gibi önümüzdeki sene de varız. Her sene İZFAŞ’la birlikte tecrübe kazanarak, güzel işler yaptığımızı düşünüyorum. Seneye daha da güzelini yapabileceğimizi de biliyorum. Ekibime güveniyorum” demiş.
Biz de katkı koyan herkese teşekkür ediyoruz.
Her zaman hikaye yazabiliriz
ORTA Vadeli Program’a çok fazla anlam yükleyen var. Piyasalar için elbette önemli... Ama hep yazıyoruz. Durgunluktan çıkış, topyekün bir mücadeleyle oluyor. Herkes önce kendi evinin önünü temizlemeli, herkes özeleştirisini yapmalı, herkes hatalarından ders çıkarmalı...
Hem kamu, hem özel sektör...
Ve her birey kendi içinde...
OVP; bir niyeti ve hedefi ortaya koyuyor.
Türkiye’nin bunun ötesinde bir şeye ihtiyacı var.
Ekonomimiz ve insan gücümüz her zaman yeni bir hikaye yazmaya müsait...
Türkiye öyle bir ülke...
Yeter ki isteyelim.
Paylaş