Paylaş
O da İzmir’in terminal şehir olma fikri...
Ben de bu tezi beğeniyorum.
Uğur Yüce; Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı’nın başkanlığını yaptı. Birçok sivil toplum örgütünün içinde görevler üstlendi.
Bölgeyi de, dünyayı da çok iyi bilir.
Dünya ekonomisinin ağırlığının uzun bir zamandır Doğu’ya kaydığını düşünüyor.
Çin’in önderliğinde kurulan Asya Pasifik Ekonomi İşbirliği APEC’in Avrupa ve Kuzey Afrika pazarlarına ulaşmak için Çin’in yoğun bir lojistik çalışma içinde olduğunu söylüyor.
Ermenistan - Azerbaycan ve Rusya - Ukrayna savaşının, Yunanistan’daki Pire limanının kapasitesinin dolmuş olmasının Türkiye’yi öne çıkardığına da vurgu yapıyor.
Ve diyor ki; “Türkiye’de bu lojistik yolun en müsait ve en mantıklı terminali İzmir şehridir. Bu konuda 35 yıldır bıkmadan usanmadan bir çalışma içinde olduğumuzu bizi yakın tanıyan tüm dostlarımız bilirler. Fırsat hala önümüzde duruyor. Lütfen bu sefer kaçırmayalım.”
Peki Uğur Yüce’nin bu tezinin arkasında neler var?
Detaylıca anlattı.
En büyük aday İzmir
“BU projeyle, yeni İpekyolu olarak da bilinen Çin’in Kuşak Yol Girişimi kapsamında İzmir’in Avrupa ve Kuzey Afrika’ya açılan bir terminal haline getirilmesi amaçlanıyor. İzmir, Asya’nın en batısındaki konumu, insan sermayesi, teknoloji, sanayi ve serbest bölge altyapısı, mevcut limanları ve genişlemeye açık liman kapasitesiyle, bu lojistik koridor için Türkiye’nin en cazip bölgesi...” Uğur Yüce; kuşak yol ile uyumlu olarak, Türkiye’nin Orta Koridor girişimi üzerinde konumlanması, Güney’de deniz koridoruna entegre olması ve Çin yatırımlarının Türkiye’ye çekilmesine bağlı olduğunu düşünüyor. Ve ekliyor;
“APEC üye ülkelerinden kara ve deniz yoluyla İzmir’e getirilecek tam ve yarı mamullerin bölgede işlenmesi ve Avrupa’ya nihai ürün olarak gönderilmesi için gerekli altyapı büyük oranda İzmir ve bölgesinde bulunuyor. Mevcut altyapının iyileştirilmesinin yanı sıra vergi avantajları başta olmak üzere yeni devlet destekleri ve teşvik olanaklarının tasarlanması ve işbirliği politikalarının geliştirilmesi sağlanmalı. İzmir, serbest bölgelerinin sağladığı vergi muafiyetleri ve teşvikler sayesinde, hali hazırda yüzlerce yerli ve yabancı firmaya ev sahipliği yapıyor bunlar artırılmalı.”
Yüce; Atina’daki Pire limanının Yunanistan’ın sosyoekonomik kalkınmasında çok önemli bir konuma geldiğini söylüyor. “Benzer yatırımların İzmir’e yönlendirilmesi, Türkiye’nin sanayisi ve ticaretinin gelişimine büyük katkı koyacaktır” diye konuşuyor.
Katma değer artar
kalkınmayı destekler
UĞUR Yüce’ye; “Terminal şehir yaratmak İzmir’e, Türkiye’ye ne katar” diye sordum.
İşte yanıtları; “Türkiye’nin makro ekonomik şoklara karşı direncini artırır. İzmir’in ileri teknoloji üretimiyle dünyayla rekabet edebilirliğini sağlar. Sanayi bölgeleri, yenilik merkezleri, model fabrikalar ve yeni sanayi kümeleriyle İzmir’in teknolojik dönüşümünü hızlandırır. KOBİ’lerin uluslararasılaşma çabalarına katkı sağlar. Avrupa Birliği’ne ihracatı önceleyen, yüksek katma değerli ve teknoloji yoğun sanayiyi geliştirir. Teknoloji ve inovasyon yoluyla sanayi verimliliğini artırır. Kalkınmayı desteklemek için sektörler arası yayılmayı sağlar. İş gücünün dönüşümü ve yeteneklerini geliştirir. Yeni yatırım olanakları getirir. Kayıt dışı istihdamı azaltır.”
İzmir bir hikayenin
kahramanı olmaya aday
ÖZAL döneminde İzmir’in bir serbest şehir olma fikri ortaya atılmıştı. O günlerde bu konuları epey konuştuk. Kaya Tuncer’in Ege Serbest Bölgesi fikrini Özal destekledi ve bugün bir başarı öyküsü olduğu gerçek... Aslında o günlerde konuşulan fikirlerin küçük bir kısmı hayata geçmiş oldu. Oysa İzmir’in tamamının bir serbest şehir gibi olabilmesi isteniyordu. Bir şehir devleti olan Singapur’un o yıllardan bugüne nasıl bir değişim gösterdiğini çok iyi görüyoruz. Terminal şehir fikrini de destekliyorum.
Türkiye’nin yeni hikayelere ihtiyacı var.
Ve İzmir bu hikayenin en önemli kahramanlarından biri olmaya hazırdır.
Ben de Uğur Yüce gibi düşünüyorum.
Paylaş