Sektörleri büyüten insanlar

İlkleri yapmak kadar yenilikleri getirmek de benim için önemli.
Zaman zaman köşemde bu insanlardan bahsediyorum.
Eleştirmeye, yermeye alışık olduğumuz için çoğu zaman alkışlamayı, teşekkür etmeyi unutuyoruz.
Oysa bu konuda cimri davranmamamız lazım.
İyi işlere imza atanları anlatmalı, alkışlamalıyız.
Bugün o isimlerden birini anlatacağım.
Turizmci Ali Onaran...
***
Perşembe günü Ali ve grup gazeteciyle Kaz Dağları’nda buluştuk; kurucusu olduğu Pronto’nun 25’inci yılını kutladık. Ve elbette turizmi, Türkiye’yi, geleceği konuştuk.
Onaran; İtalyan Lisesi mezunu...
Bu ekol okullarını bitirenlerin yolu bir şekilde turizmden geçmiştir. Ali de onlardan biri, turizmi bırakamayanlardan...
Rehberlikle başlayıp tur acenteciliğiyle devam eden bir başarı öyküsü...
Sektörün devleri arasından sıyrılıp bugünlere gelmek kolay değildir.
“Senin ilklerin neler?” diye sordum kendisine...
Şöyle sıraladı.
“Sektörde ilk defa internet sitesi üzerinden online satış yaptık. Yurtdışı turlarda ilk erken rezervasyon satış... Seyahat sigortasını başlatan ilk marka olduk. İlk defa gemiyle vizesiz Yunan adaları turu başlattık. ‘Cebinde milin dünya senin’ sloganıyla ilk defa mille tur alımını gerçekleştirdik. Seyahat raporu açıklayan ilk firma olduk. 2015 yılında Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün ‘Turizmde Global Etik İlkeler’ bildirgesini imzalayan ilk tur operatörü olduk. Türkiye’nin ilk termal oteller rehberini çıkardık...”
***
Her biri sektörü büyüten işler...
Şimdi de tematik turlara ağırlık veriyor Ali Onaran...
Bunlara kültür turları diyebiliriz.
Benim gibi Türkiye’yi çok önceden keşfetmiş insanlar; Anadolu’nun değerini, zenginliklerini çok iyi biliyor ama bilmeyen milyonlar ne olacak?
İşte Ali Onaran’ın en büyük hedeflerinden biri de bu...
Türkiye’yi yeniden keşfettirmek...

İranlı’yı İtalya’ya
İtalyan’ı Peru’ya
götürmek, neden olmasın?

ALİ Onaran’ın bir başka hedefi daha var. O da Pronto’yu ve Türk acenteciliğini Avrupa’da bir yere getirmek. Örneğin bir İranlı’yı İtalya’ya götürmek istiyor. Bir İtalyan’ı da Peru’ya... Ya da bir Amerikalı’yı adalara getirmeyi planlıyor, sonra da Türkiye’de tatil yaptırmayı... Yani Ali’nin hedefleri Türkiye ile sınırlı değil.
Zor gibi gözükse de işin sırrı iyi bir organizasyon kurmakta...
Ki, Türkiye altyapısı tamamlanmış.
Şimdiden 1200 acentesi olan bir yurt içi operasyona sahip...
Bence her sektördeki Türk firmaları bu organizasyonları yapabilecek kabiliyet ve bilgi birikimine sahipler.

İstikrar şart

TURİZMDE birkaç yıl kabus gibi geçti. Sektör gerçekten de zor günler geçirdi. Şimdi yüzler biraz gülüyor. “Yurt içi turlarımızdaki artış yüzde 300’leri buldu” diyor Ali Onaran... Ama bir konuda da uyarıyor. “Dövizdeki artış kadar belirsizlik, dalgalanma sektörü zorluyor. İstikrar o yüzden çok önemli...”
Ben de bir ilave yapayım.
Turizmde sürekli tanıtım yapmak gerekiyor. Yaşanan son sıkıntılar sektörün bu gerçeğini bizlere bir kez daha iyi anlattı.

Ege’nin kuzeyi için
yeni hikaye yazalım

RAMADA Resort Kazdağları Thermal & Spa Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yağız Öngen ile de epey sohbet ettik. Yağız; bölgenin gelişebilmesi için yoğun çaba sarf eden isimlerden... Heyecanlı ve çok şey yapmak istiyor. Ege’nin kuzeyinin turizm potansiyeline çok inanıyor. Tanıtımdan daha çok algının kuvvetlendirilmesi gerektiğine inanıyor. Ben de kendisine katılıyorum. Kazdağları’nın eteğinde Güre’de bir gece kaldım ama bana sanki birkaç gün gibi geldi. Biraz yürüyorsunuz deniz, biraz yürüyorsunuz orman, biraz yürüyorsunuz zeytinlikler... Müthiş bir doğa, müthiş bir iklim... Herşey var. İşte daha iyi anlatmalıyız ve turizmi büyütmek için bir hikaye yazmalıyız. Bence bu eksik... Ve Yağız gibi sektörün genç temsilcilerini görünce bu hikayeyi yazacak insanlar olduğunu görüyorum. Çünkü zaman ayırıyorlar, bilimsel yaklaşıyorlar. Marka yaratmaya inanıyorlar ve buna yatırım yapmaya hazırlar. O yüzden Edremit’i, Akçay’ı, Güre’yi, Assos’u, Ayvalık’ı, Kazdağları’nı, Bozcaada’yı daha çok konuşacağız gibi...

Edremit’e gelmek için
neden yaratmak

EDREMİT Belediye Başkanı Selman Hasan Arslan bölgenin iyi tanıdığı bir isim... Bölgenin tanıtılması için uzun vadeli, stratejik bir program yapıyor. Edremit’in gastronomisini, kültürünü öne çıkarmayı planlıyor. Doğa zaten büyük bir avantaj... Diyor ki;
“Kısa bir süre sonra Edremit’e gelmek için çok nedeniniz olacak...”
Ben de başkana katılıyorum.