Önce insan hakları ama

TBMM Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı Mustafa Yel, hazırladıkları 36 maddelik Hayvan Hakları Kanun Teklifi’nin iki ay içinde Meclis’e geleceğini açıkladı.
Hayvanlara eziyete bundan sonra ağır cezaların verilecek olması çok önemli.
İkincisi herkesin hayvan sahibi olması zorlaştırılacak; belirli kriterler getirilecek.
Bu da önemli...
Yani yaz başında çocukları oyalamak ya da karne hediyesi olarak alınan hayvanlar yazın sonunda sokaklara atılmayacak.
Daha da önemlisi sokak hayvanlarının bakımıyla ilgili belediyelere önemli misyonlar yükleniyor.
Yalnız şunu unutmamak gerekir.
Bu sorumluluk sadece belediyelere bırakılamaz.
Çünkü ortada büyük bir problem var ve yerel yönetimlerin kaynakları bunlar için yeterli olmayabilir.
Büyükşehirlerdeki sahipsiz hayvan sayısının 300 binden fazla olduğu söyleniyor.
Hangisi alıp kısırlaştıracaksınız, hangisine aşı yapabileceksiniz ya da hangisinin bakımına yetişebileceksiniz.
Gerçekten de çok zor...
Elbette yasanın detaylarını çok iyi bilemiyoruz.
Ama Türkiye’nin gerçeklerine uygun bir yasanın çıkmasını da bekliyorum.
Çünkü eski yasalar Avrupa’daki uygulamalar dikkate alınarak çıkarılmıştı.
Ben Paris sokaklarında dolaşan bir sokak köpeğine hiç rastlamadım.
Ben Madrid sokaklarında kedi de görmedim, köpek de...
Buna kimse izin vermez.
O yüzden yasa çıkarılırken mutlaka bu gerçekler dikkate alınmalı.

 
Bizden daha mı duyarsızlar

ALTAY Çizgekanat iyi bir sivil toplumcudur. “Rojin’in hakkını kim savunacak” yazım üzerine şu mesajı yollamış.
“Hiçbir medeni ülkede sokak hayvanlarının başıboş dolaştığını göremeyiz. O ülkelerde yaşayanlar bizden daha duyarsız, duygusuz, vicdansız değiller herhalde. Hindistan’da ineklerin, Siri Lanka’da maymunların başıboş dolaştıklarını hayretle karşılar tenkit ederiz. Belediyeler barınak yapar. Kısırlaştırmayla sayıların azalmasını sağlar. (Kulağına bant takıp sokağa salmaz) Evcil hayvan edinecekler satın alımda belgelendirilir ve vergi öderler. (Hem barınak ve de sokakları kirlettikleri için temizleme bedeli.)
Evcil hayvan sahipleri tasmasız dolaştıramaz.
Sonuç; hiçbir hak insan haklarından üstün olamaz.”
Katılıyorum.

 
Komisyon çalışsın
öneriler getirsin

GEÇENLERDE İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde bu konu gündeme gelmiş, ben de yazmıştım. AK Parti Meclis Üyesi Hakan Yıldız söz alıp sokak hayvanları konusunda ortak hareket etme iradesini ortaya koymuştu. Başkan Tunç Soyer de destek verip bir komisyon kurulmasına karar vermişti. Bence komisyon hızlı hareket edip yasa çıkmadan öneriler de getirmeli. Çünkü bu sadece İzmir’in meselesi değil; artık bütün Türkiye’de bir kampanyayla hareket edilmeli.
Bu bir fırsattır.
Giderek toplumsal bir mesele olan sokak hayvanları konusunda ortak bir çözüm geliştirmeliyiz.
Ne hayvanlarımız mağdur olsun, ne de iyi niyetle çalışan sivil toplum örgütlerimiz...

 
Karşıyakalılara bir uyarı

KARŞIYAKA biraz gerildi. Kulüple belediye arasında belki de bir yanlış anlamadan kaynaklanan bir süreç yaşanıyor. Olabilir. Bazen iletişim kazaları yaşanabilir. Ama şunu hatırlatmak isterim.
Göztepe pazar günü yeni stadında ilk maça çıkıyor.
Kimin ne söylediğini, kimin ne kadar haklı olduğunu karar verecek değilim.
Ben buna bakıyorum.
Göztepe’nin stadı bitmiş, kulüp yeni bir döneme giriyor.
Altay borçlarından kurtulmuş, Birinci Lig’de mücadelesini sürdürüyor. Gelecek sezon kendi stadında maçlara çıkacak.
Altınordu zaten en iyi altyapıya sahip. Daha büyük başarılara imza atacaklarını biliyorum.
Bu yarışta sadece Karşıyaka geride kaldı. Bu da geçmişteki iletişim kazalarından oldu. O yüzden herkesin Karşıyaka’nın geleceği için çalışması lazım.
Yazımı şöyle bitireyim.
Karşıyakalılar yeni statlarını istiyor, bekliyor.
Pınar Karşıyaka daha büyük bir salonda maçlarına çıkmak istiyor.
Altyapı tesislerinin en az rakipleri kadar iyi olmasını umut ediyor.
Herkes buraya konsantre olsa çok iyi olur.