Paylaş
Hepimiz için hayırlı olsun.
Dilerim, sivil ve daha özgürlükçü bir anayasa yapma fırsatımız da olur.
Türk siyaseti son yıllarda çok gergin, tansiyonu hep yüksek…
Böyle olunca toplum da gergin oluyor.
CHP Grubu uzun süredir Meclis açılışlarında Erdoğan’ı protesto etmek için ayağa kalkmıyordu.
Açılışta hem İYİ Parti hem CHP Grubu, Erdoğan’ı ayağa kalkarak karşıladı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Bunda şaşılacak bir şey yok” dedi ve ekledi:
“Cumhurbaşkanı’nın, yemine uygun şekilde, ona uygun bir konuşma yapacağını da umarak karşılamamızı ayakta yaptık. Makama saygısızlık yapmayacağımızı daha önce defalarca söylemiştik.”
Özel, genel başkan seçildikten sonra Cumhurbaşkanı’ndan randevu talep etti; Erdoğan da Özel’i kabul etti.
Sonrasında Erdoğan da CHP Genel Merkezi’ne giderek siyasi bir jeste bulundu.
Bence siyaset normalleşmeli, makulün peşinden koşmalı.
Türkiye gibi büyük bir ülkenin problemleri de büyük ve toplumsal meselelerde geniş bir mutabakat gerekiyor.
O yüzden Meclis’te bulunan bütün partilerin ve liderlerinin bazen bir araya gelip geleceği konuşmaları gerekir.
Nitekim herkesin dikkatini çeken bir diyalog daha yaşandı.
MHP Lideri Devlet Bahçeli, Sinan Ateş davası nedeniyle ağır bir konuşma yaptı.
“Halk TV ve CHP ayağınızı denk alın. MHP’yi sorgulatmayız” dedi.
Bu konuşmadan birkaç saat sonra da Özel ile karşılaştığında, “Birbirimizi kırmıyoruz inşallah. Üzülme! Bazen siyaseten söylememiz gerekenler oluyor” dedi.
Özel de, “Herkes doğru bildiğini söylüyor. Önemli olan saygıda ve sevgide eksiklik göstermemek” diye yanıt verdi.
Eminim siyaset normalleştikçe, diyalog arttıkça söylemler de yumuşayacak, tavırlar da değişecek.
Bu ilişkilerin gelişmesinde
konsolosların payı büyük
İZMİR İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası, 30’uncu kuruluş yıl dönümünü Efes Antik Kenti’nde kutladı.
Geçen gün de yazdım.
Bu Oda’nın geçmişi çok daha eskilere, yüz yıl öncesine dayanıyor.
Aslında İtalya ve Türkiye arasında çok benzerlikler var.
İki Akdeniz ülkesinin insanı da toplum yapısı da benzer.
İtalya’da olduğumda kendimi iyi hissediyorum, hiç yabancılık çekmiyorum.
Galiba bu köklü ilişkiler bugünü de etkiledi.
Örneğin, İzmir’e gelen İtalyan konsolosları kentle çok daha hızlı bütünleşiyor ve iyi ilişkiler kuruyor.
Geceye İtalya’nın Ankara Büyükelçisi Giorgio Marrapodi ve İzmir İtalya Konsolosu Daniele Bianchi de katıldı.
Bianchi de geldiği günden bu yana İzmir’in fikir önderleriyle, sivil toplum örgütleriyle çok aktif ilişkiler geliştirdi.
Konsolos Bianchi, “İzmir İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası, Ege Bölgesi ile İtalya arasındaki ticari ilişkilerin güçlenmesinde önemli bir rol oynadı. Konsolosluk olarak Oda’mızla birlikte daha büyük hedeflere ulaşacağımıza inanıyoruz. 30’uncu yılı Efes Antik Kenti’nde kutlamak İtalya ile Türkiye arasındaki tarihi ve kültürel bağların derinliğini yansıtan harika bir seçim oldu” dedi.
Ege Bölgesi’nde birçok İtalyan şirket faaliyet gösteriyor.
Türk şirketleri İtalya’yla çalışıyor.
Bu yoğun ve güçlü ilişkiler önemli.
Ama daha önemli olan İzmir’e atanan konsolosların bu birlikteliğin ve sinerjinin gelişmesinde ekstra katkı koymaları…
Güneri Cıvaoğlu’nu uğurlarken
NE kadar çok insan üzüldüğünü söyledi.
Ne kadar çok insan Güneri Bey’le yaşadığı anıları paylaştı.
Ne kadar çok insan onun iyi gazeteciliğinden, nezaketinden, entelektüel dünyasından, yaşam gustosundan bahsetti.
Ne kadar çok insan onu ne kadar çok özleyeceğini ifade etti.
Hepimizin başı sağ olsun.
Bir büyük gazeteciyi ama daha çok bir yaşam gurusunu uğurluyoruz.
Güneri Cıvaoğlu nurlar içinde olsun.
Belediyelere planlama ajansı önerisi
Ege Belediyeleri Başkanı ve Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek; tasarruf tedbirleri ile SGK ve vergi borçları nedeniyle zor durumda olduklarını belirterek; “Belediyeler kapıya kilit vurma noktasında” diyor.
Bazı belediyeler sadece maaş ödeyebiliyor, bazıları da maaşlarını birkaç gecikmeli ödeyebiliyor.
Başkan Zeyrek; Ege Planlama Ajansı’nı kurmayı öneriyor. Ajans nasıl işleyecek, bu sıkıntılı dönem nasıl aşılacak bilemiyorum.
Ama şunu iyi biliyorum.
Her kentte vatandaş hizmet bekliyor ve altyapı sorunları giderek büyüyor.
O yüzden belki siyasette yumuşayan bu ortam belki de yerel yönetimler dahil birçok konuyu masaya getirebilir diye düşünüyorum.
Çünkü sadece CHP’li belediyeler değil; AK partili belediyelerin de benzer sıkıntıları olduğunu görüyorum.
Hizmet bekleyen halkın önüne çözümler sunmak zorunda başkanlar…
Bu yüzden seçildiler ve beklentiler de bu yönde…
Seçimsiz bir üç yıl önümüzde olduğuna göre belki de bu konuları konuşmak için en iyi ortam bu dönem olacaktır.
Paylaş