Kulüplerimiz Saat Kulesi kadar önemli

Aslında benim uzun yıllardır yazdığım, dikkat çekmek istediğim bir konu...
Kentler sadece ekonomileriyle konuşulmuyor artık...
Yaşadığınız yerlere birçok misyonu yüklemeniz gerekiyor.
Marka bir şehir yaratmak istiyorsanız; mutlaka sanatı, sporu da iyi yapmanız gerekiyor.
Doğrusunu söylemek gerekirse bu konuda hep sınıfta kalıyoruz.
İyi opera binalarımız yok, iyi tiyatro sahnelerimiz yok...
Birkaç AVM’de açılan iyi sinemalarla da sinema keyfi yaptığımızı zannediyoruz.
Oysa ben İzmir’e film platoları öneriyorum.
***
İzmir futbolu uzun yıllardır can çekişiyor. Bir kere kulüplerimiz iyi yönetilmedi. Kötü yöneticiler kulüpleri bir kaosa sürüklediler.
Allahtan Göztepe’ye sahip çıkıldı. Bugün altyapısını tamamlamış, stadını bitirmekte olan bir Göztepe var. Mehmet Sepil kulübü aldığı günden bu yana olağanüstü işler yaptı. Bana göre sadece İzmir’e değil, bütün Türkiye’ye örnek olması gereken bir spor insanıdır.
Dilerim bu deneyimlerinden Kulüpler Birliği de faydalanır.
Altınordu’yu anlatmama gerek yok. Bana göre Türk futbolunun kurtuluşu Altınordu modelindedir. Bu seneki performans düşüklüğü kimseyi üzmesin. Altınordu doğru yoldadır ve Mehmet Seyit Özkan daha fazla desteği hak etmektedir.
***
Altay’a gelince...
Genç bir başkanları var. Özgür Ekmekçioğlu’nu herkesin tanımasını isterim. Krizdeki bir takımı alıp birinci lige çıkardı. Uzun vadeli düşünüyor ve büyük planları var. Altay sorunlarını aşmak üzere, daha iyi şeyler yapacaklarını biliyorum.
Gelelim Karşıyaka’ya...
Karşıyaka büyük bir camia ama sorunları da büyük...
Türkiye’nin en modern, en ilerici yerinde hep muhafazakar kararlar kulübün önünü tıkadı.
Başkan Turgay Büyükkarcı gerçekten de zor bir görev üstlendi. Yalnız bırakılmaması gereken insanlardan...
Karşıyaka mutlaka şirketleşmeli ve daha iyi yönetilmeli...
***
“Saat Kulesi İzmir için neyse, spor kulüplerimiz de bizim için odur” sözünü bir başlangıç olarak kabul ediyorum.
İzmir Büyükşehir Belediyesi profesyonel kulüplere 10 milyon liralık reklam desteği vereceğini açıkladı.
İzmir; sporda daha güçlü olmalı ve bu desteğin kıymetini herkes bilmeli.

 
Futbol endeksli düşünmeyelim

BENİM için önemli olan bir ayrıntı daha var.
Elbette profesyonel kulüplerin başarısını önemsiyorum.
Ancak bir spor kentinden bahsediyorsak; o zaman herkesin spor yapmasını teşvik etmeliyiz.
İzmir gibi altyapı sıkıntıları olan bir kentte amatör sporcuları da unutmamamız gerektiğini düşünüyorum.
İzmir en kısa sürede büyük ve uluslararası organizasyonlara evsahipliği yapmalıdır.
Örneğin bisiklette, yelkende, atletizmde, teniste yarışlar, turnuvalar düzenleyebiliriz.
İzmir maratonu yapmalıyız.
Wimbledon tenis için iyi bir örnek; neden Wimbledon benzeri bir turnuvamız olmasın.
Sadece futbol endeksli düşünmeyelim.
Herkesin spor yapmasını teşvik edelim.
Ben böyle bir İzmir hayal ediyorum.

 
Ey Karşıyakalılar

GÖZTEPE’nin stadı ikinci yarıda Beşiktaş maçıyla açılıyor. Ey Karşıyakalılar, şunu bilin.
Önce Karşıyaka stadı yapılacaktı. Sonra “İzmir’in diğer yakası da ister” diye Göztepe stadı ihaleye sokuldu. Önce eşit bütçelerle projelendirildi. Sonra Göztepe yönetimi projeye destek olarak stadı büyüttü, kulübe kalıcı gelir yaratacak ek alanlar ilave ettirdi. Ve yakında stat açılıyor.
Karşıyaka stadı ise itirazlar, kafa karışıklığı derken yerinde duruyor.
Şimdi ne olacağı belli değil.
İnanın bunu anlamakta zorlanıyorum.
Ve diyorum ki, bu dakikadan sonra itiraz eden Karşıyaka’ya ihanet eder.
Ve yine diyorum ki...
Karşıyaka stadı yapılacak Göztepe’ye haksızlık olmasın diye projeye dahil edilen stat yakında bitiyor.
İkisi arasında büyük farklar oluştu.
Karşıyakalılar projede revizyon istemeli ve gelir getirecek yeni bir projeyi hayata geçirmelidir.