Komşu olmadı yaptığın yakışmadı

Eğer yanıbaşımızdaki Yunanistan’ın EXPO’daki oyu Türkiye’ye değil de Dubai’ye ise, ortada bir sorun var demektir.
Krizde en büyük desteği Türkiye’den almamışlar mıydı?
Ada esnafı “Vizeleri kaldırın” diye kampanya başlatmamış mıydı?
Yunan restoranları karşı kıyının gazetelerine ilanlar vermemiş miydi?
İş dünyası, esnaf “Türkler olmasaydı, yiyecek bir lokma bulamazdık” dememişler miydi?
Türkiye ile Yunanistan ilişkileri hiçbir dönemde bu kadar yakın olmamıştı.
Belki İsmail Cem ile Yorgo Papandreu dönemindeki ilişkileri ayrı bir yere koymak lazım, ama iki ülkenin siyasetçileri hiç bu kadar uzlaşmacı mesajlar vermemişlerdi.
Anlatmaya çalıştığım da bu...
Şurada yanılıyoruz.
İyi sunum yapmak, iyi görsellerle salondakileri etkilemek inanın işin sadece küçük bir kısmı...
Paris’te İzmir’in birçok sunumunu canlı olarak izledim.
Her seferinde gözlerim doldu, içim kıpır kıpır oldu.
Ama biliyordum ki bu işin şov kısmı...
Şova aldanmayın, kokteyllerde övgü dolu sözleri bir kenara yazın.
Ama yine de siz ekranda çıkacak sonuca bakın.
O yüzden Yunanistan’ın tercihinin İzmir yerine Dubai olması üzerine biraz düşünün.
Bana göre bu iyi sinyal değil...

EXPO meselesi

Anladığım şu...
Kazanırsak sahiplenen çok olacak.
Kaybedersek; herkesin bir bahanesi var, hazırlanmış gibi gözüküyor.
Hatta kimin neler söyleyeceğini şimdiden duyar gibiyim.
“Yaz...” deseniz yazırım da...
Yazmayayım.
Çünkü bu yarışlarda son virajın hep önemli olduğuna inandım.
Son viraja girildi.
Bir atak herşeyi değiştirebilir.

Demirtaş’a ne diyebilirler ki

İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş doğrusunu yapmış.
Demirtaş, 21 Ekim’de Yunanistan Büyükelçiliği koordinasyonunda organize edecekleri Türkiye-Yunanistan İş Forumu’nu iptal ettiklerini Yunan makamlarına söylemiş.
Demirtaş’a kimse bir şey diyemez, çünkü iki ülke arasındaki ilişkileri geliştirmek için yapmadığı proje kalmadı.
Bütün adalarla iyi ilişkiler kuruldu, hatta bu sürecin baş mimarlarından biri oldu.
Hatırlayın dönemin iki dışişleri bakanı İsmail Cem ve Yorgo Papandreu’nun birlikte sirtaki oynadığı gezi de yine İzmir Ticaret Odası’nındı.
O yüzden herkese bir şey söylenebilir, Demirtaş’a “Bu zirveyi neden iptal ettin” diye soramazlar.

9 EYLÜL

Bu İzmir’i seviyorum.
Nasıl da coşkusunu, sevgisini ortaya koyuyor.
Net...
Samimi...
İçinden geldiği gibi...
9 Eylül; bir anlamda İzmir’in yaşgünü...
9 Eylül; bir anlamda Anadolu’nun yeniden nefes alması gibi...
9 Eylül; yeni kurulmuş bir Cumhuriyet’in en önemli sembollerinden biri...
9 Eylül; bir milletin yeniden hayaller kurduğu gün...
9 Eylül; adeta dünyaya verilen bir manifesto...
9 Eylül; Türk insanının kendi bulduğu, gücünü, değerlerini yeniden bulduğu bir tarih...
Yani...
9 Eylül...
Sadece İzmirlilerin günü değil...
9 Eylül...
Türkiye’nin günü...