Kentleşmede ne yazık ki İstediklerimizi yapamadık

Deprem; şimdi de sele dönüşen sağanak yağmurlar...

Haberin Devamı

 

Şanlıurfa ve Adıyaman’dan gelen görüntüler gerçekten dehşet vericiydi.
Her fırsatta yazıyorum.
Türkiye birçok alanda iyi işler yaptı.
Üreten, ihracat yapan bir sanayimiz var.
Organize sanayi bölgelerimizin, serbest bölgelerimizin tamamını gezdim.
Her biri ayrı başarı öyküsüdür.
Bulundukları bölgeye, çevreye büyük katkıları var.
Teknoparkların sayısı her geçen gün artıyor.
Buralarda pırıl pırıl gençlerimiz harika işler yapıyorlar.
Göreceksiniz yakın gelecekte yeni unicornlar çıkacak, hepimizin hayatına kolaylıklar getiren start up’ların haberlerini duyacağız.
Ürettiğimiz ürünleri dünyanın her yerine yolluyoruz.
İhracat gücü olan bir sanayinin kıymetini de bilmeliyiz ve daha iyisini yapmalıyız.
Özetle...
Türkiye birçok konuda dünyayla rekabet edebilir bir güce sahip...
Gelin görün ki; farklı konulardaki bu başarılar şehirleşmeye gelince sınıfta kalıyor.
Depremde gördük, yaşadık.
Binlerce kişi öldü, milyonlar mağdur oldu.
Yıkılan şehirlerin yeniden ayağa kalkması yıllar alacak.
O şehirleri yapsak da; enkaz altında kalan anıları, yaşanmışlıkları bir daha yerine getirmek mümkün olmayacak.
Dün de sel görüntülerini gördünüz.
Tamam; bir hafta yağması gereken yağmur birkaç saatte yağıyor.
Altyapısı en iyi şehirlerde bile bazı sorunlar olabilir.
Ama sele dönüşen yağmur, şehirlere bu kadar mı zarar verir?
Mesele sadece siyasetin işi değil.
Bunu herkesin bilmesi gerekir.
Modern, sağlıklı, akıllı, yeşil, çevreyle barışık kentleşme hepimizin işidir.
Kimse üzerine almasın.
Bu konuda hepimizin eksiği, yanlışları var.
Bundan sonra Türkiye’nin en önemli gündem maddesi budur.
Ne sevdiklerimizi kaybetmemek, ne anılarımızı enkaz ya da sular altında bırakmamak için herkes kurallara uymalı, güzel kentlerde yaşamak için elinden geleni yapmalı.
Elbette siyaset yol gösterici olacak, yasaları düzenleyecek, bir yol haritası çizecek.
Ama biz vatandaşlar olarak da üzerimize düşeni yapacağız.
Yapmalıyız...

Haberin Devamı


Dönüşüm olmadan akıllı
şehirler yaratamayız

Kentsel Dönüşüm ve Şehircilik Vakfı’nın Ege temsilciliği açıldı.
Kentsev’in Başkan Vekili Dr. Haldun Ersen yürütüyor. Ege Bölge Temsilciliği’ni de Alıcıgüzel Planlama Genel Müdürü Özden Alıcıgüzel yapacak.
Vakıf insan doğasına uygun, sağlıklı, yaşanabilir, sürdürülebilir, estetik bir kentsel çevreye, akıllı şehirlere ve binalara ulaşmak için faaliyetler yapıyor.
Örneğin kentsel dönüşümle ilgili araştırmalar, anketler yapıyorlar. Veri bankası oluşturuyorlar. Yerinde uygulamalar yaparak, yol gösterici bir rol üstleniyorlar.
Akıllı şehirciliğin gelişmesi için eğitim programları düzenliyorlar.
Bakanlıklarla kentsel dönüşüm projelerinde işbirlikleri yapıyorlar.
Haldun Ersen yeni kitabına “Dijital Dönüşüm Sürecinde Akıllı Şehir Yönetimi” adını verdi.
Ersen kitabını şöyle anlatıyor.
“Özellikle pandemi sonrası kurumların yaşanan dijital dönüşüme uyum sağlayabilmeleri ve vatandaş potansiyelini koruyarak artırmaları için yapmaları gereken çalışmaların dışında, vatandaş odaklı çalışmayı nasıl sağlamaları gerektiği yazdım. Ayrıca hizmetin kalitesini artırabilmek için kurumlar, bilgi teknolojilerine dayalı yeni stratejiler ve hedefler geliştirmek, iş akışlarını revize etmek ve tüm kaynaklarının finansmanını sağlayarak daha verimli bir şekilde kullanmak zorunda kalacaklar. Ayrıca bu ihtiyaçları karşılayabilen ERP yazılımları tüm kurumların odak noktası olacak. Gelişen yönetim ve organizasyon modelleri ve vatandaş isteklerinin farklılaşarak artması kurumları yeni arayışlara ve yeniliklere yöneltti. Bu da özellikle kurumları, akıllı şehirleri ve yönetimini geliştirmeye itiyor.”
Haldun Ersen; iklim değişikliği ve karbon salımının azaltılması gibi önemli konuların artık gündemde tutmamız gerektiğini ve kurumların şehirleri korumak, geliştirmek için çaba harcamasını gerektiğini söylüyor.
Aslında aklın yolu bir...
Ben de bunları yazıyor ve anlatıyorum.

Haberin Devamı

Kentleşmede ne yazık ki İstediklerimizi yapamadık

 
Kulislerde hep aynı
isimler dolaşıyor

Siyasi kulisler kaynıyor tabii... Aday adayları sahneye çıkıyor.
Bütün partiler içi söylüyorum.
Mevcut vekillerin tamamı aday...
Daha önce listelere girip de seçilememiş olanların hepsi aday...
Her seçimde adı geçen ama listeye giremeyenler de aday...
İnanın yeni isim o kadar az ki...
Oysa biz listelerin tamamının değil ama en azından bir bölümünün yenilenmesi gerektiğini söylüyoruz.
Bir iki isim olursa şaşıracağız anlaşılan...
Ben siyasetin bir hizmet yarışı olduğunu düşünenlerdenim.
Ve mümkünse iki dönemle sınırlı olması gerektiğine inanıyorum.
İki dönem yeterlidir ve olması gerekendir.
Gençlerimize, kadınlarımıza listelerde daha fazla yer verelim. Onlara fırsat yaratalım.
Siyasete yeni bir soluk getirelim.
Bütün bunları her parti için söylüyorum.

Haberin Devamı

 
Ligin tadı kaçtı

Dünya Kupası araya girince kaçan konsantrasyonum hala geri gelmiş değil. Deprem bölgesi takımları da ligden çekilince ve bay takım uygulaması olunca da maçlar eksik oynanmaya başladı. Sonuç itibariyle bu yıl futbolda ligin tadı kaçtı. Elbette bir takımımız ipi göğüsleyecek, şampiyon olacak. Ama inanın bu yılın tadı çoktan kaçtı benim için...

Yazarın Tüm Yazıları