Paylaş
Çok kilit bir soru...
“Türkiye’nin havaalanları yetmiyor da limanları yetiyor mu?”
Soruyu soran Arkas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Lucien Arkas...
Sorunun cevabını da kendisi veriyor.
“Türkiye büyüyor; rakamlar onu gösteriyor. Sadece rakamlar değil; biz grup olarak Anadolu’nun her yerindeyiz, Avrupa’nın birçok yerindeyiz, dünyanın farklı coğrafyalarındayız. İçeriden de, dışarıdan da bu ülkenin geleceği parlak gözüküyor. Türkiye daha da büyüyecek. Bugün İstanbul’a üçüncü havalimanını konuşuyorsak, mevcut havaalanlarımızın kapasitelerini artıyorsak bilin ki limanları da yeterli değil, daha çok yatırıma ihtiyacımız bulunuyor. O da bizim derdimiz oldu...”
Arkas’tan bahsederken; “İzmirli...” vurgusunu hep yapardık, bundan gurur da duyardık. Artık çok daha fazla sebebimiz var.
Çünkü İzmirli Arkas; dünya liginin önemli oyuncularından biri haline geldi.
Biraz detay vereyim.
Arkas, konteyner taşımacılığının şu an için yüzde 21’ini tek başına yapıyor. Türkiye’nin en büyük özel limanı Marport’a 255 milyon dolarlık yeni yatırım yapılacak. Bu yatırımla oran yüzde 25’ler, 30’lara çıkacak. Bugün Marport; Alsancak ve Mersin limanlarının toplamından fazlası yapıyor.
Arkas’ın yeni limanı ise KKTC’de Gazimagosa’daki Adaport olmuş. Adaport’un kapasitesi şu anki KKTC ticaretinin toplamının iki, üç katına cevap verebilecek durumda. Yani geleceğe dönük bir yatırım... Asıl sürpriz ise İtalya’nın La Spezia şehrinde imza aşamasındaki liman yatırımı Terminal del Golfo... 145 milyon dolarlık bu yeni yatırım için İtalyanlar teşekkür ziyaretlerine şimdiden başlamışlar bile...
Arkas’ın 36’ıncı gemisi yolda; gelecek yıl bu sayı 40’a çıkacak. 17 ülkedeki bürolar, özellikle Akdeniz’deki Arkas’ın hakimiyeti ve yükselen kıta Afrika’ya çok önceden başlayan yatırımlar İtalya’daki liman yatırımı stratejik hale getirmiş.
Kocaeli’nde kurulan otomotiv ihtisas limanı Autoport’ta bazı sorunlar yaşansa da; bütün bu liman ağı, filoda şimdilik dünya 24’üncüsü oluşu, Arkas’ın bu geniş coğrafyada nasıl büyük bir oyuncu haline getirdiğinin bir kanıtı...
Lucien Arkas’ın şirketinde çalışmaya başlayan kişilere ilk tavsiyesi “Hayal edin. Böyle yapın ki; bazılarını ortak hayallere dönüştürelim” olur. Bir süredir şu cümleyi de ekledi Bay Arkas...
“Hayal gücüm kuvvetlidir, ama inadım da bir o kadar güçlüdür...”
Arkas; Türkiye’nin en eski, 100 yılı devirmiş ender şirketlerinden...
Lucien Bey, bu sözleri şundan söylüyor.
18 yıl önce Haydarpaşa’daki sorunlar yaşanmamış olsaydı, bugün Marport olmayabilirdi.
Sadece bir acenteyken çektiği sıkıntıları çözmek için uğraşmasaydı, bugün 36 gemi olmazdı.
Herkes “Akdeniz’de, Afrika’da ne işin var” dediğinde o bildiğini yapmasaydı, bugün bu pazarlardaki başarı olmayabilirdi.
“100 yıllık kabotaj kanunları değişmez” diyenlere “Ama bu Türk insanının menfaatine, işte örnekler” demeseydi; katı kabotaj uygulamaları devam edip giderdi.
“Anadolu’ya deniz, liman getireceğim” dediğinde; “Devlet yapsın” diyenlere kulak assaydı, demiryollarına bu kadar yatırım yapmazdı.
Ve hayal etmeseydi, büyüklerinin yerine küçük hayallerle uğraşsaydı, böylesine bir şirket olmazdı.
Lucien Bey, “dış ticaretin gizli destekçileriyiz” diye tanımlıyor kendini...
O yüzden havacılıktaki sivilleşmenin demiryollarında da olmasını bekliyor. Asıl o zaman Anadolu’nun en ücra yerine denizin ve limanın geleceğini düşünüyor.
Ambarlı’da Marport limanını gezerken İzmirli Arkas ile artık bir dünya devi olduğu için bir kez daha gurur duydum.
Paylaş