Paylaş
Demokrasimizde çok eksiklerimiz, eleştirilecek çok yönlerimiz, düzeltmemiz gereken çok şey var.
Ama örnek aldığımız batı demokrasilerinde de bu eksiklikler, yanlışlıklar yok mu?
İşte hafta sonu yaşanan olaylar...
Sadece Hollanda’yla mı sınırlı?
Ardından İsveç, sonra da Danimarka geldi.
Almanya’yla geçen hafta yaşananlar henüz tatlıya bağlanmış değil.
Bir tek Fransa; Avrupa Birliği’nin olmazsa olmaz değerlerini hatırlattı.
“İfade özgürlüğü her şeyin önündedir” dedi.
***
Fırsat buldukça dile getiriyorum.
İşin içine siyaset girince her şey başka oluyor.
Adı geçen bütün bu ülkelerde yakında seçimler var.
Hatta Hollanda yarın sandık başına gidiyor.
Almanya’da bu yılın sonlarında seçim yapılacak, Merkel eskisi kadar rahat değil.
Avrupa Birliği kendi içinde ‘gel git’ler yaşıyor.
İngiltere’nin çıkış kararından sonra önümüzdeki yıllarda böylesine dalgalanmaları daha çok yaşarız.
***
Dediğim şu...
İlişkiler eninde sonunda düzelir.
Gündem siyasetten uzaklaşınca, bu yaşananların üzerinden zaman geçince, diyalog ortamı arttıkça eski günlere dönülür.
Önemli olan bu yaşananların Avrupa Birliği değerlerine tamamen zıt olmasıdır.
Bana göre Avrupa Birliği ekonomik bir birlikten daha çok yirmi birinci yüzyılın insanı ve toplumsal değerlerini yükselten bir organizasyon...
Örneğin ben de o yüzden Türkiye’nin tam üyelik müzakerelerini çok önemsiyorum.
Çünkü her şeyin çözümünün güçlü demokrasiyle daha kolay olduğunu biliyorum.
Bir denge arayışı var
Sadece Türk siyasetçiler değil, Avrupalılar da çok konuşuyor.
Görüyorsunuz; birçok Avrupa ülkesinde seçimler var ya, dün söyleyemeyeceklerini bugün rahatlıkla söylüyorlar, geçmişte yapamadıklarını bugün yapmaktan çekinmiyorlar.
Hep söylüyorum.
Siyasetten uzaklaştıkça dünya daha güzel oluyor.
Ama siyasetçiler de siyasetten başka bir şey konuşmuyor.
Seçimler geçer; ilişkiler düzelir.
Ama bu denge arayışı, dünyadaki birçok şeyi değiştirecek gibi gözüküyor.
Bireysel ve fikir özgürlüğünü savunup, yasakları getiren bir Avrupa bu çelişkileri nasıl açıklayacak, ben de merak ediyorum.
Göztepe yeniden lige dönmeli
Çünkü...
Sanki o motivasyon bozuldu gibime geliyor.
Tam da şu an, bugün, bu hafta her şeyi tersine çevirmek lazım.
Evet; Göztepe iyi oynamıyor, maç kazanamıyor, sürpriz sonuçlar alıyor.
Bence bazı şeyler ayrıntı...
Göztepe’nin yönetimsel ve kadrosal avantajları var.
Başkan Mehmet Sepil’in teknik kadroya sahip çıkması doğrudur, takımına güvenmesi doğrudur, verdiği mesajlar doğrudur.
Göztepe seyircisinin de biraz sabırlı olması gerekiyor.
Takım hala zirvede ve birkaç iyi sonuçla yeniden ilk ikide olabilecek durumda...
Göztepe bir an önce lige dönmeli.
Ve şunu bilmeli.
Daha kaybedilmiş hiçbir şey yok.
İstanbullular
İzmir’e mi
Taşınacak?
Aryom İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Günday ilginç bir açıklama yaptı.
Dedi ki...
“Son haftalarda İstanbullu konut alıcılarının İzmir’e yönelme sürecini çok yakından projemizde de izliyoruz. Projemize gelen taleplerde yüzde 80.72 İzmir oranı vardı, İstanbulluların oranı ise yüzde 8.16 idi. Son haftalarda İstanbullu yatırımcı oranı tam 3 katına çıkarak 24.09’a yükseldi.”
İstanbullular hemen İzmir’e taşınır mı bilemem ama birçoğunun aklında İzmir’in olduğunu biliyorum.
Birçok arkadaşım geri dönmek istiyor.
Birçok kişi ikinci hayatlarını Ege’nin kıyılarında geçirmek istiyor.
Birçok dostumun hayata yeniden başlamak için İzmir merkezli bir arayış içinde olduğunu biliyorum.
İzmir’de bir şeyler değişiyor, değişecek.
İzmirliler bundan ne kadar mutlu olacak bilemiyorum ama bu kaçınılmaz gözüküyor.
Paylaş