Her yer bir doğal plato değil mi?

İskeledeki her mekanı neredeyse bildiğim için sanki o an ben de oradaymışım gibi hissettim.
Yıllardır yazıyorum.
Ege’nin her yeri aslında doğal bir platodur.
Bugün film endüstrisi çok gelişti.
Ve Türkiye büyük bir atak içinde...
Dizilerimiz dünyanın her yerinde ilgi görüyor. Sanatçılarımız gittikleri yerlerde tanınıyor.
Film en önemli ihraç kalemlerimizden biri haline geldi.
Eminim bu ilgi artarak devam edecek.
Çanakkale’den Antalya’ya kadar olan büyük coğrafya doğal plato dediğim bölgenin adresidir.
Evet; teknoloji çekim kalitemizi artırdı ama sinema okumuş biri olarak doğal çekim alanlarının yerinin çok başka olduğunu hatırlatmak isterim.
İtalya ve İspanya film endüstrisine büyük yatırımlar yaptı.
Bu iki ülkenin de kendine özgü bir yapısı var.
Filmlerden görüyorsunuz; İtalya da, İspanya da şehirlerini harika anlatıyorlar.
Ama bunun yanında film platoları da kurdular.
Yani film sanayisinin bu iki ülkeyi tercih etmesinin arkasında başka gerçekler de var.
Çok kez yazdım.
Keşke biz de bu yatırımları yapabilsek.
Örneğin bir sanatçı köyü kursak ve filmler için gelen ekipler burada kalabilse.
Bir senaryo önlerine geldiğinde ilk olarak burayı, İzmir’i, çevresini, Ege’yi düşünseler.
İlgi var, giderek daha çok film burada çekiliyor ya da bölümlerde işleniyor.
Ama istediğimizden çok daha az ne yazık ki...

Ben de Engelsiz Yaşam Köyü derdim

Abdül Batur İzmir’in en deneyimli belediye başkanlarından... Uzun yıllar Narlıdere Belediye başkanıydı, son dönem Konak Belediye Başkanı olarak görev yaptı.
Kendisiyle İzbeton Genel Müdürlüğü yaptığı dönemden tanışırız.
Geçen 4.5 yılın bir özetini çıkardı.
Sosyal projelerle 800 bini aşkın insana destek olduklarını söyledi.
Bu önemli bir rakam...
Türkiye gibi hele İzmir gibi önemli bir kentin, merkez belediyesinde 800 bin kişiye ulaşmak, dokunmak çok değerli...
Yerel seçimler öncesi verdikleri sözlerin yaklaşık yüzde 85’ini hayata geçirdiklerini ifade etti Başkan Batur ve ekledi.
“Yaptığımız iş birliklerimiz sonucu hayata geçirdiğimiz 13 ulusal ve uluslararası projeyle ödüller aldık. Avrupa Şeref Bayrağı, Avrupa Diplomasi Ödülü olmak üzere 10’un üzerinde ödüle layık görüldük.”
Başkan Batur’a bu hizmetler arasında en çok yapmaktan keyif aldığı hangi proje olduğunu sordum.
Şöyle yanıtladı.
“Engelsiz Yaşam Köyü diyebilirim. Bana ve çalışma arkadaşlarıma huzur veren bir çalışma; çünkü oradaki engelli çocuklarımızın eğitim görmeleri, hayata hazırlanmaları ve bu süreci gören ailelerin sevinçlerini paylaşmak bize haz veriyor. Oradaki çalışmalarımızı daha da genişletmek istiyoruz.”
O köye birkaç kere gittim.
Birinde başkan Batur da bana eşlik etti.
Türkiye’de engelli nüfus sandığımızdan da fazla; nüfusun yüzde 12’sinin çeşitli engelleri var.
Ve inanın sadece o vatandaşlarımız değil; aileleri için de farklı bir hayat oluyor.
Onların yanında olmak, onları hatırlamak, sorunlarına çözüm bulmak gerçekten de birçok şeyden daha önemli...
Başkan Batur da bana sorsaydı; Engelsiz Yaşam Köyü derdim.

Avrupa’da her Türk takımı bizimdir

Futbolda bu sene takımlarımız harika maçlar çıkarıyor. Galatasaray Manchester United maçını büyük bir heyecanla izledim. Ki... Galatasaraylı değilim. Ama ne fark eder ki; bir Türk takımı Avrupa’da sahadaysa hem Fenerliyiz, hem Galatasaraylı, hem Beşiktaşlı, hem de diğer takımlarımızın yanındayız. Rekabet elbette güzel bir şey... Tuttuğumuz takımların başarıları elbette bizim için önemli... Ama daha önemlisi Türkiye’nin başarısı değil mi?
Galatasaray’ı kutluyorum. Manchester United karşısında harika bir maç çıkardılar. Galibiyeti hak ettiler.

Meclis üyelikleri de önemli

AK Parti’nin kongresi 7 Ekim’de yapılacak. CHP kongresi Kasım başında, tüzük kongresi ise Kasım sonunda olacak. Demek ki; yerel seçim takvimini partiler Aralık başıyla birlikte başlatacaklar. Har partinin elbette kendi gündemi ve öncelikleri var. Ama Ekim, Kasım en azından aday adaylarının ortaya çıktığı bir dönem olacak. Genellikle partiler belediye başkan adayları için daha çok mesai harcıyor. Oysa belediye meclis üyelikleri de bir o kadar önemli... Çünkü birçok siyasetçi bu sıralarda yetişiyor. Meclis üyelikleri son dakika kalmadan yapılırsa daha güçlü listeler çıkabilir. Ki, yerel yönetimlerin de böyle güçlü isimlere ihtiyacı var.