Her iki başkana da katılıyorum

PORTO Belediye Başkanı Rui Moreira’nın neredeyse her yaz tatil için Ege kıyılarına geldiğini yeni öğrendim.

Haberin Devamı

Moreira, Arkas Sanat Merkezi’ndeki ressam ve heykeltıraş Joan Miró'nun yeni sergisi için İzmir’e gelmişti.

Ve dedi ki:

“İzmir Büyükşehir Beledi Başkanı ve ben çok şanslıyız. İkimizin de böyle sanat vakıfları ve Lucien Arkas gibi iş insanları var. Bu, bizim işimizi çok kolaylaştırıyor. Lucien Arkas ile birçok ortak yönümüz var. İkimizin de işi denizcilik. Ayrıca ikimiz de sanatı ve doğayı çok seviyoruz. Serralves Vakfı tesadüfen kurulmuş bir vakıftır. Birkaç vatandaş bir araya gelerek bu çiftliği satın aldılar, hükümetin de desteğiyle modern bir sanat müzesi kuruldu. Bu da bize özel sektör ve kamunun iş birliğiyle şehrin kalbinde böylesine güzel bir sanat merkezi oluşturabildiğini gösterdi. Serginin hikayesi ise daha ilginç. Finansal kriz döneminde eserlerin müzakerede satılması kararlaştırıldı ancak Porto sakinleri buna izin vermedi. Finansal krizin pençelerinden kurtulmuş bir koleksiyonla karşı karşıyasınız.”

Haberin Devamı

Rui Moreira’yla aynı görüşteyim.

Kendisi de Cemil Tugay da şanslı başkanlar.

Bazen bir kentin çehresi birkaç kişi, birkaç kurumla değişebilir.

Eğer bugün İzmir’in sanat hayatından söz ediyorsak inanın bunda Lucien Arkas’ın büyük etkisi olduğunu düşünüyorum.

Zaten Cemil Tugay da konuşmasında bunun altını çizdi ve dedi ki:

“Lucien Arkas, İzmir’in sanat yaşamına kalite katmaya devam ediyor. Biz de büyük bir keyifle onun hediye ettiği güzellikleri takip ediyoruz. Sadece sanat merkezlerini kurmakla kalmıyor, dünyanın çok değerli koleksiyonlarını İzmirlilerin ziyaret etmesine olanak sağlıyor. Lucien Arkas bizim için bir lider, ilham verici bir insan olarak yaptıklarıyla hayranlığımızı ve takdirimizi kazanmaya devam ediyor.”

Lucien Arkas başarılı bir insanı, iyi de bir koleksiyoner.

Ama bana göre diğerlerinden ayıran en önemli özelliği bu koleksiyonu kentle paylaşmasıdır.

O yüzden her iki başkana da mesajları için teşekkür ediyorum.

 

Öncülerin değeri başka olur

ARKAS Holding Yönetim Kurulu Başkanı Lucien Arkas, “Miro, bana göre sürrealizmi başlatan kişi. Öncülerin değeri başka oluyor. Eserlerini ilk gördüğünüzde şaşırıyorsunuz ve ne anlatmak istediğini anlamaya çalışıyorsunuz. Onun da istediği bu” dedi.

Haberin Devamı

Miro’nun en kapsamlı sergisi İzmir’de açıldı.

Bir akımın öncülüğünü yapan bu ressam için neler düşündüğümü yazayım.

Joan Miró’yu sanat dünyasında ayrıştıran ve farklı kılan en önemli özellik, onun sanatı özgürlüğün ve hayal gücünün en saf ifadesi olarak ele alması.

Miró sadece resim değil, heykel, seramik ve grafik sanatlarında da özgün bir dil geliştirdi.

Miró, sanatıyla figüratif soyutlamayı birleştirdi.

Çocukların dünyaya bakışı kadar saf bir şekilde hayal gücünü kullanarak, imgeleri en yalın ve özgün haliyle sundu.

Kırmızı, mavi, sarı gibi canlı ve temel renkleri ustalıkla kullanarak izleyicide güçlü bir duygusal etki yarattı.

Ve en önemlisi, Miró’nun sanatı sürrealizm akımıyla sıkça anılsa da o bu akımın ötesinde kendi simgesel dilini geliştirdi.

Haberin Devamı

Yani hem evrensel hem de kendine özgü, lokal izler var Miro’da…

Sergiyi beğendim, mutlaka gidin tavsiye ederim.

 

Türkiye hızlı davrandı

Türkiye Tech Visa geldi

DAHA yeni yazdım.

Yunanistan Başbakanı Miçotakis’in 250 bin euro üzerinde yatırım yapan start up’lar için yeni bir visa programı başlatacaklarını…

Türkiye, Yunanistan’dan daha hızlı davrandı.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır, teknoloji dünyasında değer üretmek ve fark yaratmak isteyen, seçkin teknoloji uzmanlarını ve parlak girişimleri dünyanın yeni yaratıcı hub’ı Türkiye teknoloji ekosisteminin bir parçası olmaya davet etti.

Bu teknoloji vizesinin amacı, globadeki startup’ların Türkiye’yi tercih etmesini sağlayarak, gözlerin bu topraklarda olmasına aracılık etmek ve teknoloji üretiminde burayı da önemli bir parça yapmak.

Haberin Devamı

Bölgedeki startup’lar nasıl Estonya’yı tercih ediyorsa, artık yavaş yavaş burayı da tercih etmelerini sağlamak.

Harika bir haber.

Ben, Türkiye’nin gelecek vizyonunda teknolojinin çok önemli olduğunu düşünüyorum.

Girişimcilik öyküleri bu coğrafyada daha hızlı harekete geçebilir.

Ve özellikle İzmir’i, çevresini, Ege’nin her yerini startup’ların yeni adresi olması için hazırlık yapın.

 

Bence harika bir adım

TÜRKİYE Tech Visa yenilikçi iş modellerine ve teknolojiye dayalı çalışmaları olan tekno girişimlere özel bir davet programı.

Bu programa girenler 3 yıllık çalışma izni alıyor.

Ailelerinin kolay oturma izni sağlanıyor.

Gelir vergisi ve kurumlar vergisinden muaf tutuluyorlar.

Haberin Devamı

Kapsamlı ücretsiz sağlık hizmetleri güvencesine sahip oluyorlar.

Teknoparklarda ve kuluçka merkezlerinde ofis imkânı sağlanıyor.

Girişim sermayesi yatırımları ve proje finansman destekleri sunuluyor.

Mentorluk ve danışmanlık desteği veriliyor.

Bence harika bir adım.

Dediğim gibi İzmir’in Türkiye Tech Visa üssü olacağını düşünüyorum.

 

Yazarın Tüm Yazıları