Paylaş
Ege Üniversitesi kadavradan ameliyat tekniği için prototip bir ürün için uzun zamandır bir proje yürütülüyordu.
Ben de sonuçlarını büyük bir merakla izliyordum.
Çünkü burada kadavra olarak kullanılan yakından tanıdığım bir isimdi.
Yakın dostum Jale Türkmen’in annesi Nermin Türkmen...
Jale de Ege’de öğretim görevlisi olarak çalışıyor.
Annesi Nermin Türkmen tanıdığım en aydın, en vatansever insanlardan biriydi.
Eminim böyle bir projede yer aldığını bilse çok mutlu olurdu.
Zaten “Ben kadavra olmak istiyorum. Türk tıbbına bir katkım olsun” derken, belki de bunu söylemek istiyordu.
Proje şöyleydi;
Ege Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi (Ege Teknopark) bünyesinde Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özgür Yeniel tarafından kurulan firma, Avrupa Komisyonu tarafından açılan destek başvurusunda eşik üstü proje olarak değerlendirilerek mülakata çağrıldı.
AB Çerçeve Programları ve Horizon 2020 kapsamında hazırlanan projenin, 20 Şubat 2020 tarihinde Brüksel’de yapılan sunumu da çok başarılı geçti. Bunun karşılığında da 1 milyon Euro’luk bir hibe kredi alındı.
Ege Üniversiteli (EÜ) bilim insanları, kadavra üzerinde yeni bir ameliyat tekniğini tanımlayarak, bunun için kullanılacak ürünün prototiplerini oluşturdu.
Bu projede öğretim Üyeleri; Doç. Dr. Özgür Yeniel, Prof. Dr. Okan Bilge, Doç. Dr. Servet Çelik, Prof. Dr. Yiğit Uyanıkgil, Doç. Dr. Mete Ergenoğlu ve Op. Dr. Gökay Özçeltik görev aldı.
Doç. Dr. Servet Çelik, “Kadavra üzerinde fikri altyapısını oluşturduğumuz yeni bir ameliyat tekniği tanımladık. Daha sonra, KOSGEB Ar-Ge İnovasyon projesi ile bu ameliyat için kullanılacak ürünün prototiplerini oluşturduk ve nihayet son hali ile KOSGEB projesinden başarı ile mezun olduk. Nermin Türkmen çok kıymetli bir çalışmaya hizmet etti. Bu bir Avrupa Birliği projesiydi ve 1 milyon Euro’luk hibe bizim için gerçekten önemliydi. Geliştirilen tıbbı cihaz ve ameliyat tekniği geliştirme çalışmasıyla idrar kaçırması, organ sarkması gibi konulara çözümler getireceğiz. Bu ülkeden çıkan ilk tıbbi proje olması açısından da çok değerli. Ege Üniversitesi’nden de satılan ilk cihaz olacak. Burada geliştirdiğimiz bu ameliyat tekniğini belki de bütün dünya kullanacak. Nermin Türkmen’e sonsuz teşekkür ediyoruz.”
Ben de Nermin Türkmen’i tanımaktan gerçekten gurur duyuyorum.
Nermin Türkmen için ne yazmıştım?
SÖYLEYEYİM;
Tutkularının peşinden koşan isimsiz kahramanlardan biriydi.
Öğretmen okulunda okurken, aşkı için eğitimini yarım bırakan bir kadın. İlk evliliğinden iki çocuğu oluyor. Gitmeyen evliliğini bitiriyor. Sonra bir gün ilk aşkı Tarık’la karşılaşıyor. Mektuplaşıyorlar, ama ne mektuplar, ne aşk... Filmlere konu olur. Bu evlilikten de iki çocuğu oluyor. Çocuklarını hiçbir zaman ihmal etmeyen bir kadındı Nermin Türkmen...
Atatürk hayranıydı.
Sivil toplumcuydu.
Nerede toplumu ilgilendiren bir konu var, Nermin Türkmen’i orada görürdüm.
Çocukları, hayvanları, doğayı, çevreyi ilgilendiren bir protesto mu var, o en öndeydi.
Pankart elinde, Türk bayrağı elinde ve slogan atan bir Nermin Türkmen...
92’sinde bikini giyen, bisiklete binen, makyaj yapan, dans eden, şarkı söyleyen, şiir yazan, etrafındakilere nutuk atan, demokrasi aşığı bir kadın...
Bütün seçimlerde sandık görevlisiydi, panellerde bazen dinleyici, bazen soru soran, bazen konuşmacı olan bir sivil toplumcuydu.
Ve aykırı olmaktan, aykırı gözükmekten, düşündüğünü söylemekten çekinmeyen, tutkularının peşinden koşmayı bilen bir Nermin Türkmen...
Diyorum ki;
Sokaktaki sıradan insanlar da çok farklı olabilir.
Farklı olduğunu ortaya koyabilir.
Ve düşündükleriyle, hayal ettikleriyle, hissettikleriyle, yaptıklarıyla öne çıkabilir.
Bazı insanlar iz, bazıları da is bırakır.
Nermin Türkmen de iz bırakanlardı.
Ve bunu Anatomi bölümünde yapılan konuşmalarda bir kez daha anladım.
Kadavra olmuş, kendisini tıp öğrencilerine emanet etmişti.
Hayatta farklı olmayı başaran herkesin önünde saygıyla eğiliyorum.
Aramızdan sonsuzluğa uğurladıklarımızı da rahmetle anıyorum.
Örnek gösteriyorum
BELKİ Nermin Türkmen örnek olur diye bu yazıyı yazdım. Gerçekten de örnek bir davranış. Herkes istemeyebilir, çekinebilir ama bu örnekler çoğaldıkça toplumun bakışı da değişecektir. Organ nakli de başlangıçta böyleydi, şimdi toplum bu konuya çok daha güçlü destek veriyor. Tıbbın ilerleyebilmesi için kadavra bağışını önemsiyorum. Ve Nermin Türkmen’i bir kez daha örnek gösteriyorum.
Paylaş