Paylaş
Adı Didem Kara...
2001 yılında sualtı hokeyi lisanslı sporcusu olarak profesyonelliğe adım atıyor.
Sualtı hokeyinde Türkiye Şampiyonası dereceleri alıyor.
2004 yılından sonra da Türkiye Yüzme Federasyonu’na bağlı yüzme antrenörlüğü yapmaya başlıyor.
2005 yılında ise Tayland’a gidiyor, Samui Adası’nda, Phuket’te, Kalkutta Hindistan’da yoga eğitimleri alıyor. 2012 yılında NASM (National Academy of Sports Medicine) bünyesinde kişiye özel spor eğitimi alıyor.
Birkaç yıldır da kurumsal kişisel gelişim eğitimleri veriyor.
***
İlginç olan Didem Kara, Mart 2015’te antrenmanlara başlamasına rağmen o yıl ki Türkiye Serbest Dalış Şampiyonası’nda havuzda yapılan hız apnea yarışında ve denizdeki küp apnea yarışında Türkiye 3’üncüsü olması...
Bu kadar da değil...
2016’daki Serbest Dalış Türkiye Kupası’nda da ikinci oluyor.
Diyor ki...
“2016’da hedefleri yükseltmenin çok güzel bir sebebi vardı, o da 1-9 Ekim tarihlerinde Dünya Serbest Dalış Şampiyonası’nın ilk defa Türkiye’de Antalya’nın Kaş İlçesi’nde yapılacak olması. Ana sponsorumun olmaması ve zaman kısıtlılığı nedeniyle de ayağıma göre uygun ayaklık bulamama rağmen Çift Palet Sabit Ağırlık Branşı’nda 39 metreye indim. Zor günlerden geçtiğimiz şu günlerde aslında ülke olarak şaşırma duyumuzu maalesef yitirdik. Acılarımız ve gelecek kaygımız sanırım her zamankinden biraz daha fazla durumda, ancak bizi bir arada tutan duygular kim ne derse desin milli duygularımız. Spor, sanat ve bilim alanlarında aldığımız her başarımız geleceğe daha güvenli bakmamıza yardımcı oluyor. Bu nedenle spordaki başarıların bu noktada çok önemli olduğunu düşünüyorum. Branş ayırt etmeksizin yapılan her mücadele aslında çok değerli. Serbest dalış gibi doğa ile mücadele ettiğiniz bir sporda ise aldığınız başarılar aslında yaşadığınızı size hissettiriyor. Hala keşfedilecek şeylerin olduğunu bilmek insana mutluluk veriyor...”
***
Didem, son ana kadar Milli Takım’ın listesindeydi.
Gelecek vaat eden sporcular listesinde olduğu için çağrılmıştı.
Ama son dakika gelen bir telefonla Kaş listesinden çıkarıldı.
Bence Didem Kara ve Kara’lar desteklenmeyi hak ediyor.
Hem gençlerimize doğru rol modelleri anlatıyor, hem de Türkiye’nin insan kaynağını desteklendiğinde neler yapabileceğini gösteriyor.
Futbola milyonlar
amatöre bir kuruş
bile harcamıyoruz
BAZEN şu futbola harcadığımız milyonlarca dolara üzülüyorum.
Başarı gelse sorun yok.
Barcelona gibi bir kenti sırtlasa, tanıtımına öncülük etse, bir kentin sporla anılmasını sağlasa yine bir şey söylemeyeceğim.
Oysa bizde başarısızlıklar çok, bırakın katkıyı götürdükleri de var.
Örneğin sırf profesyonel futbola odaklandığımız için amatör spora, sporculara yeteri kadar destek veremiyoruz.
Didem Kara da işte o örneklerden biri...
Bakın Didem, Türkiye ikincisi ve üçüncüsü olduğu şampiyonalara nasıl hazırlanmış.
“2015 yılında RadissonSas Blu Hotel ve Buca Belediyesi antrenman sponsorlarımdı. Otelin havuzunda hazırlandım, derinliği 2.5 metreydi. Derinlik antrenmanlarım için sponsorum yoktu ve derine inemediğim için geçtiğimiz mayısta havuz branşında (küp apnea) yarıştım ve Türkiye üçüncüsü oldum. Serbest dalışta ise kesinlikle derinliğe ihtiyaç var ve bunun için de sponsor desteği çok önemli...”
Ne söylemem gerekiyor.
Ne varsa gençlerde var
SON günlerde genel bir mutsuzluk ve karamsarlık var.
Yaz sonları böyledir, eylül gelince insan biraz hüzünlenir filan diyeceğim, ama bu sefer durumun böyle olmadığını biliyorum.
15 Temmuz gecesi yaşananlar hepimiz için bir travmaydı.
Türk insanı krizlerden çabuk çıkmayı öğrendi, tamam ama o gün yaşananların sonuçlarını inanın yıllarca tartışacağız.
Benim gibi iflah olmaz iyimserler için bile böyle günleri atlatmak kolay olmuyor.
Moody’s notumuzu indirse de yurtdışında 15 Temmuz’u anlatma çabalarına gerekli geri dönüşleri alamasak da yine de siz enseyi karartmayın.
Bakın çocuklarımız, gençlerimiz siyasetten uzak olduğunda neleri başarıyor örnek vereyim.
Ben okullarımızdan gelen başarı haberlerine hem köşemde, hem de gazetemizin sütunlarında iyi yer vermeye çalışıyorum.
Çünkü en karamsar günlerimizde bile yüzümüzü güldürecek haber o gençlerden geliyor.
TAKEV’li öğrenciler Polonya’da Bilim Akademisi’nin fizik araştırmalarına ilgi duyan lise öğrencileri arasında düzenlediği Fizikte Nobel Ödülüne İlk Adım yarışmasında şeref mansiyonu almışlar.
TAKEV Fen ve Anadolu Lisesi öğrencileri Mehmet Bora Turan ve Utku Budak, “Mavi LED üzerine kaplanan dalga boyu dönüştürücü fosfor materyal ile beyaz ışık elde eden ve optik özelliklerini” araştırmış ve bununla ilgili makaleler yazmış.
Özetle...
Bizim siyaset hala geçmişi didiklemekle uğraşırken, gençlerimiz harikalar yaratıyor.
Dediğim gibi enseyi karartmayın.
Paylaş