Direkt uçuşları artırmalıyız

Bunun anlamı şu...
İzmir’den Antalya’ya üç saatte gidebileceksiniz.
Bu büyük rahatlık...
Ve ekonomik anlamda otoyolun geçtiği her kentin kalkınması demek...
Önümüzdeki yılın sonunda İzmir – İstanbul otoyolu bitmiş olacak.
Aynı sürede İstanbul’a gidilmiş olacak.
Mesafeler kısaldıkça, kentler arasındaki ilişkiler de gelişecek.
Bütün bu adımlar İzmir’in önümüzdeki dönemde daha hareketli olacağını gösteriyor.
Karayollarının modern ve özellikle de otoyollarla örülüyor olması kalkınmayı, değişimi hızlandırıyor.
İzmir’in tek eksiği kalıyor.
O da direkt uçuşların olması.
Geçenlerde Sun Express’in CEO’su Jens Bischof, İzmir’den Lyon’a direkt uçacaklarını söyledi.
Sun Express, Pegasus ve Lufthansa’nın İzmir’den direkt uçtukları yerler var.
Ama bunların sayısı bir hayli az...
Sun Express ağırlı olarak Almanya’ya gidiyor.
Elbette Almanya’nın Avrupa Birliği içindeki ağırlığı çok fazla ama yine de alternatif yerler olsa İzmir çok farklı bir yer haline gelir.
Hep yazıyorum.
Bir bölgenin, bir kentin marka olabilmesi için olmazsa olmazlar var.
Karayolu altyapısı elbette bunların başında geliyor.
Ancak uluslararası bir ayak eklemek için mutlaka direkt uçuşların olması isteniyor.
Bu sayede yabancı yatırımlar geliyor, yabancıların yatırım yapma iştahı artıyor.
İzmir geliştikçe bu da olacak.
Direkt uçuşların sayısı önümüzdeki yıllarda mutlaka artacak.
Ama bu konuya hepimizin daha fazla odaklanması gerekiyor.

 
Barselona ve Lyon
İzmir’e iyi örnekler

SUN Express’in Lyon’a direkt uçmasına sevindim.
Lyon demek gastronominin başkenti demektir.
İzmir’in de üyesi olduğu Dünya Gurme Şehirler Ağı DELICE’nin merkezi de Lyon’dadır.
İzmir’in turizmde kendine örnek alacağı iki adres var bence...
Barselona ve Lyon...
Barselona; bir kentin yeniden yaratılmasına ve marka olmasının en güzel örneklerden biridir.
Sanatından sporuna, eğitiminden hizmet sektörüne kadar birçok konuda iyi örnekler veriyor.
Lyon ise giderek yükselen gastronomi konusunda İzmir’e ilham kaynağı olabilir.
Sun Express Barselona’ya da izmir’den direkt uçsa ne güzel olur.

 
Seçimlere kaldı bir yıl

ŞUBAT’ı bitiriyoruz.
Mart’a giriyoruz.
Yani önümüzdeki yıl yapılacak seçimlere tam bir yıl kalmış olacak.
Bu ara hafif kıpırdanmalar başladı.
Sağdan soldan kulis bilgileri geliyor.
AK Parti ve MHP şu günlerde ittifak çalışmalarına yoğunlaştıkları için hareketlilik CHP’de yaşanıyor.
Kurultay bittiğine, Parti Meclisi ve Merkez Yönetim Kurulu belirlendiğine göre kartlar yeniden dağıtılacak ve açılacaktır.
İzmir özeline gelince...
Şunu belirtmek isterim.
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun kararı burada belirleyici olacaktır.
Geçmiş seçimlerde olduğu gibi elbette aday adayları çıkacaktır, bu isimler kulis çalışmaları yapıp temaslarda bulunacaklardır.
Hepsi de normaldir.
Ama Kocaoğlu’nun kararı belirleyicidir.
“Adayım” derse Kocaoğlu’nun partideki ağırlığı tartışılmaz.
“Aday değilim” derse; işte o zaman aday adayı bolluğu yaşanabilir.
AK Parti’de ise aday isimleri yaz sonunda konuşulmaya başlanır gibi gözüküyor.

 
İzmir’in tarihi elektrik fabrikası

İZMİR’deki elektrik fabrikası için ihaleye çıkılıyor.
Önünden geçerken hep burasıyla ilgili hayal kurarım.
Ve derim ki...
İzmir’in tarihi, önemli günleri burada yapılmalı.
İhaleyi kim alır ve burası nereye dönüşür bilemiyorum.
Ama burasının İzmir’in en değerli yerlerinden biri olduğunu hatırlatmak istiyorum.
Ve bu tarihi yerlerin bir elin parmağından az olduğunu biliyorum.
Dilerim benim hayal ettiğim gibi bu mekan da İzmir’in tarihi günlerine ev sahipliği yapar.