Paylaş
Kapalı mekanlar dahil maske kalktıktan sonra artık Kovid-19’u gündemimizden çıkardık diyebilirim.
Zaten sokağa çıktığınızda bunu görüyorsunuz.
Yakın bir zamana kadar maske takmayanlar yadırganırken şimdi tam tersi oldu.
Örneğin ben geçen gün gittiğim bir AVM’de maske takınca sanki herkes bana bakıyormuş gibi hissettim.
Ama o kalabalığın ortasında maske takmadan da edemedim.
Galiba bir süre daha bu çelişkiyle yaşamaya devam edeceğiz.
Birkaç hafta önce Bahçeşehir Koleji’nin final maçı için İtalya’ya gittim.
İtalya’da da durum çok farklı değildi.
Hatta kafiledekiler dışında maske takan neredeyse kimse yoktu.
Maç için salona gittiğimizde de maske takanlar yine bizlerdik.
Ancak şu Çin meselesi kafamı kurcalıyor.
Bütün dünyada bir gevşeme varken ve hatta bu teşvik edilirken, Çin niye bu kadar katı önlemlere devam ediyor.
Çin’in Şanghay kentinin yöneticileri artık kentteki Kovid-19 salgınının kontrol altına alındığını düşünüyor.
Bu yüzden büyük bir temizlik talimatı verdiler. Bir insan ordusu binlerce apartmanı ve meskun mahalleri virüsü bitirmek amacıyla dezenfekte ediyor.
Testi pozitif çıkan insanlar karantina merkezlerine götürülüyor.
Çin’in başkenti Pekin’de ise ek önlemler başlatıldı. Pekin’e giderseniz 10 gün toplu karantinaya, sonrasında da yedi günlük ev karantinasına gitmek zorundasınız. Anlıyorum, sıfır vaka politikası uygulanıyor ama bu yasaklar koskoca bir ülkenin içine kapanmasına da neden oluyor.
O yüzden kendi kendime soruyorum.
Çin’in bildiği, bizim bilmediğimiz başka bir şey mi var diye...
Bu lise yakın takibimde
Türkiye’nin nitelikli iş gücüne ihtiyacı var.
Üniversite sayımız arttı, neredeyse her ilde bir üniversitemiz var.
Ama meslek liselerine sanki biraz daha ağırlık vermemiz gereken bir döneme giriyoruz.
Beğendiğim örnekler var.
Onlardan biri İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’ndeki Özel Nedim Uysal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi...
2014’te kurulan bu okulun başarı grafiği her geçen yıl artıyor.
Sanayide kullanılan sistemlere uyumlu son teknolojik imkanlarla donatılmış atölye ve laboratuvarlara sahip bir okul.
Bu okul kurulurken İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Hilmi Uğurtaş ve yönetim kurulu Türkiye’de örnekleri inceledi.
Hatırlıyorum, ENKA Holding’in meslek lisesini incelediler. Başka okullara da gidip iyi yanlarını alıp daha iyisini geliştirdiler. 2014’te 95 öğrenciyle prefabrik bir binada eğitime başladılar. Norm Holding Yönetim Kurulu Onursal Başkanı Nedim Uysal’ın katkısıyla okul modern bir binaya kavuştu.
Ve okulu takip ediyorum.
İlgi artıyor, okulun aldığı başarılar da...
Daha 2022’nin yarısına gelmeden ödüllere bakın...
53. TÜBİTAK Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’nda Ege Bölge Birinciliği... Şimdi yarışmanın ulusal ayağına katılacaklar.
Darüşşafaka Lisesi tarafından düzenlenen 17’inci Sait Faik Hikaye Yarışması’nda Türkiye birinciliği...
Ulusal ölçekte düzenlenen ve 56 takımın yer aldığı Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik disiplinlerinin bir araya getirilmesi ile oluşan STEM öğretim modeline bağlı olarak gerçekleştirilen CSI Education 2022 Turnuvası’nda Türkiye ikinciliği...
Takev Lisesi’nde düzenlenen Liseler Arası Kısa Tiyatro Yarışması’nda İzmir üçüncülüğü...
Yani teknik lisede okuyan çocuklarımız çok yönlü bir eğitimden de geçiyor.
Sanat ve kültürdeki başarıları da bunu kanıtlıyor.
Hepsini takip ediyorum.
Futbol buysa
bizde ne oynanıyor
UEFA Şampiyonlar Ligi yarı final maçlarını izlediniz mi?
Önce salı akşamı Villareal-Liverpool maçını... Liverpool müthiş bir geri dönüş yaptı.
Çarşamba günü de benzer bir oyun İspanya’da vardı. Manchester City için maç bitmişken, Real Madrid son beş dakikaya inanılması zor bir oyun ortaya koyarak maçı lehine çevirdi.
Son düdük çalınıncaya kadar sahada futbolcular bir saniye durmadı.
Tribünleri dolduran seyirciler de öyle...
Bizde dura dura oynanan maçları düşündükçe, sormadan edemedim.
Futbol buysa bizde oynanan nedir?
Dikey tarımı evde
yapabilirsiniz
Meyve sebze fiyatları artınca dikey tarım yapan işletmeler ev tipi modeller geliştirmeye başladı. Etrafımda çok kişinin bu setleri kullandığını biliyorum. Bence bütün bunlar iyi gelişmeler. Hem tarıma olan farkındalığı artırıyor, hem de toplumu bilinçlendiriyor. Üstelik evde yetiştirilen bir ürünü tatmanın, kullanmanın keyfi de bir başka oluyor.
Ben de deneyeceğim…
Festivalleri özlemiştik
Pandemi bitince festivaller de yapılmaya başlandı. Bence festivaller de baharın habercileri... İlkbahar, sonbahar fark etmez; festivaller insanın moralini düzeltiyor. Türkiye’nin bu konuya daha fazla odaklanması lazım ve bunları planlı yapması gerekir. Görüyorum, izliyorum aynı temada olan festivallerin tarihleri bazen çakışıyor. Oysa konuşsalar, bir program yapsalar ve kente katkı sağlayacak bir planla hareket etseler, daha iyi olmaz mı?
Paylaş