Çekirge açılımı üzerine

BEN bu habere iki taraftan bakıyorum.
Yani “madalyonun bir de bu yönü var” dediğim haberlerden biri...
Haber Bodrum’dan...
CHP İlçe Teşkilatı bir çalışma başlatmış, beldelerin son günlerdeki çağrılarına seyirci kalmamışlar ve “Çekirge Komisyonu” kurmuşlar.
Evet...
“Çekirge Komisyonu” kurmuşlar.
“CHP Bodrum İlçe Örgütü’nün işi gücü yok, çekirgelerle mi uğraşıyor” diyebilirsiniz.
Bence uğraşmalılar...
Siyaset herkesle, her şeyle uğraşmalı...
Çekirgelerle de...
Bodrum’daki çekirge istilalarını uzun zamandır duyarım.
Ama anlaşılan o ki, çekirgeler bu sefer köyleri, dolayısıyla ürünleri istila etmiş.
Bodrum’un Gürece, Yaka, Geriş ve Dereköy köyleri ile Ortakent-Yahşi, Gümüşlük ve Turgutreis beldeleri iki haftadır yardım istiyor.
300 hektarlık alanda ne var, ne yok elden gitmiş, eğer önlem alınamazsa da yayılacakmış.
Siyaset insan içinse, siyaset çevre içinse, siyaset yaşadığımız yerlerin daha iyi olması için ise “Çekirge Komisyonu” da kurulur, başka komisyonlar da...
Ama siyaset; demokrasiyi de güçlendirmeli, bireyin özgürlüğünü de savunmalı, yargı bağımsızlığını da istemeli, toplumun refahını arttırmak için projeler de geliştirmeli...
O yüzden siyasette; iktidarlara da muhalefete de sivil toplum örgütlerine de büyük iş düşüyor.
Neden bunları yazıyorum.
“Çekirge Komisyonu” yani çekirge açılımı yerel siyaset için önemli bir malzemedir.
Ama Bodrum’da konuştuğum çevreler, örneğin; CHP İlçe Teşkilatı’ndan da iktidarı temsil eden AK Parti İlçe Örgütü’nden de başka açılımlar bekliyor.
Ve bir de Bodrum’da yerel iktidarda olan Demokrat Parti var.
Çünkü, Bodrum Belediyesi’ne yapılan operasyon sonrasında, Başkan Mehmet Kocadon’un cezaevine girip çıkmasından sonra buradaki yerel siyaset çok daha izlenir hale geldi.
Önümüzdeki yıl yapılacak yerel seçimde Bodrum’dan çıkacak sonucu herkes merak ediyor.
İlçede çok sevilen ve aday olmasına kesin gözüyle bakılan Mehmet Kocadon yeniden Demokrat Parti’den mi aday olacak, yoksa CHP’nin mi, AK Parti’nin mi yapacağı açılım dikkat çekecek.
Yani...
Sadece “Çekirge Açılımı” yerel seçimler için yetmez.

Çelik’in içi rahat olsun

AK Parti sözcüsü Hüseyin Çelik’in dünkü açıklamalarında şöyle bir yorum var:
“Anketlerden sonra Karadeniz ve Ege’ye bakanlarımızı, milletvekillerimizi gönderdik. Hem Karadeniz hem Ege bölgesine arkadaşlarımız gitti, araziye indi, toplantılar yaptı. Kanaat önderlerini de ziyaret ettiler. Kamuoyu algısını yönetmek çok kolay değil, biz üzerimize düşeni yapıyoruz. Önümüzdeki süreçte de taşlar yerine oturunca bu bölgelerimizde endişe olmayacağına inanıyorum. İzmir il genelinde kafa kafaya durum var. Çok büyük bir fark söz konusu değil...”
Ben bu anketleri görmüş değilim, hükümet süreci yakından izlemek için bu anketleri güncelliyor olsa gerek... Ama ankette hangi sorulara yanıt aranıyor tam bilemiyorum. Ama şunu söyleyebilirim.
Çelik’in de içi rahat olsun...
Çünkü ben, Ege’nin hiçbir kentinde süreci tıkayacak, engelleyecek, yavaşlatacak bir tepki beklemiyorum. Aksine tereddütler giderildikçe, endişeler ortadan kalktıkça desteğin oranı da sürece katkısı da artar.
Buna adım gibi eminim...

Efsanelerin buluşması

1912 Karşıyaka Derneği’nin hoşuma giden bir projesi var.
Adı “Efsaneler Buluşuyor...”
Kim bu efsaneler?
Camiaya hizmet etmiş, katkı koymuş, ruhunu adamış kişileri bulup teşekkür ediyor, onları bir araya getiriyor, unutulmadıklarını hatırlatıyorlar.
2010’un Kasım ayında ilkini yapmışlardı.
83 Karşıyakalı yaşarken plaket almıştı.
O gece ben de oradaydım.
O insanların nasıl mutlu olduklarını unutamam. Gözlerinin içi gülüyordu.
Bir kentin hafızası olmalı, kurumların geçmişleri hatırlanmalı, emek verenler unutulmamalı...
Ve de yalnız bırakılmamalı...
Eleştiren bir toplumuz, bazen dozunu da bilmiyoruz.
Ama çok az takdir ediyoruz, teşekkür ediyoruz.
O yüzden...
Unutmayanları, vefa gösterenleri seviyorum.
1912 Karşıyaka Derneği’ni de kutluyorum.
1940 – 1945 yılları arasında doğan camianın sembol isimleri 25 Nisan Perşembe günü Karşıyaka Vilayet Evi’nde buluşacak.
Yine unutulmaz gecelerden biri olacağına inanıyorum.