Çanakkale’ye ilgi artıyor

Gökhan deneyimli bir siyasetçi, uzun yıllardır belediye başkanı...
Bu dönemde daha çok altyapı çalışmalarına ağırlık verdiklerini anlattı.
Pandemi döneminin herkes gibi onlar için zor geçtiğini ama artık önlerine bakması gerektiğini anlattı.
Ve dedi ki;
“Çanakkale son yılların gözde şehirlerinden biri haline geldi, nüfus da artıyor. Yeni yaşam alanları ve kentsel gelişim bölgeleri yarattık. Başlattığımız yerel kalkınma projelerimizle vatandaşımızın mutlu bir kentte yaşamalarını sağlıyoruz. İlk olarak kentteki üreticilerimizi harekete geçirerek kooperatif kurmaya yönelttik. Gerçek üreticiler aslında kadınlarımız ve onları teşvik etmek için kadın kooperatiflerine ağırlık verdik. Şunu gördük ki, ürünlerin tüketiciye ulaştırılabilmesi lazım ve biz de ‘Halkın Bakkalı’ projesini hayata geçirdik. Bunlara sosyal destek çalışmalarımızı da ekledik. Bizim için önce insanımız, vatandaşımız gelir...”
Başkan Gökhan’ı uzun yıllardır tanırım.
En fazla önem verdiği konuların başında çevre gelir.
Zaten anayasal haklarından biridir; temiz bir çevrede yaşama hakkı... IFAS atık su arıtma tesisleri, güneş enerji santrali projelerini yakından takip ettim. Çanakkale şanslı bir kent; bozulmamış bir doğa ve müthiş bir boğaz var.
Güzelyalı sahillerinde denize girmişliğim çoktur.
Biraz soğuk olsa da boğazda denize girmek harika bir duygudur.
İşte o plajlara mavi bayraklar alınmış...
Bir de uzayan belediye hizmet binasından konuştuk.
Pandemiden dolayı ağırlık diğer yatırımlara verilince binanın açılışı biraz gecikmiş.
Akıllı ve yeşil bir bina olacak. Adı da Yeşil Yerel Yönetim ve Kültür Merkezi olacak.
Kendi enerjisini kendi üretecek; gri su, yağmur suyu, güneş gibi kaynaklardan optimum düzeyde fayda sağlayacak bir hizmet binası geliyor.

Her yeri ayrı güzel

BENİM için Çanakkale gençliğim demek... Askerliğimi yaptığım için Çanakkale’yi ayrı severim. Ama gazetecilik hayatımda en çok gittiğim yerlerden biri de Çanakkale’dir. Sadece merkezi mi?
Kazdağları ayrı güzeldir, Bozcaada’sı ayrı, Gökçeada’sı ayrı, Biga’sı ayrı...
Ve turizmde geç keşfettiğimiz yerlerden biridir. Örneğin Eceabat son yıllarda öne çıkıyor. Eceabat’ta bağcılık gelişiyor, butik otellerin sayısı artıyor.
Ve insanlar giderek buralarda daha fazla vakit geçiriyor.
Tavsiye ederim.
Siz de bir Çanakkale programı yapın.
Ama Truva Müzesi’ni gezmeden dönmeyin.

Çevreyle dost olmalıyız

ÇANAKKALE Belediye Başkanı Ülgür Gökhan şöyle diyor;
“Bir Belediye Başkanı olarak gelecek kuşaklarca hiç unutulmamasını, hep bilinmesini istediğim gerçek işler çevre mücadelelerdir. Geleceğe bırakılacak en büyük yatırım tertemiz çevredir. Sağlıklı bir yaşam için temiz bir çevre ne kadar önemliyse, kentlilerin spor yapabilecekleri alanlar oluşturmak da o kadar önemli. Bu nedenle kent gelinde planladığımız yeşil alanlarda, kentlilerin spor da yapabilecekleri koşu ve yürüyüş yolları ve spor ekipmanları da yer alıyor. Karbon ayak izimizi düşürmek istiyoruz. Yenilenebilir enerji üretimini arttırmak amacıyla belediyemize ait alanlar ve binalarımızın çatılarına GES’ler kuruyoruz.”
Doğayla, çevreyle projelere belediyeler destek vermeli.

Yerel tohumları geleceğe aktaralım

ÇANAKKALE’nin domatesi çok ünlüdür ve çok lezzetlidir.
Ülgür Gökhan; “Çanakkale halkı kendi domatesini de kendi ekiyor. Zaten millet olarak da toprağa meraklıyızdır. Hibrit olmayan, verdiği tohumlar ile tekrar üretim yapılabilen domates fidelerimizi isteyen herkese dağıtıyoruz” diyor.
Çok iyi yapıyorlar.
Hepimizin hedefi yerel tohumları gelecek kuşaklara aktarmak olmalı...

Yalova’ya uğramadan olmaz

ÇANAKKALE’ye gidince Yalova’ya gitmeden olmaz. Yalova benim en çok beğendiğim balık restoranlarından biri... O gece iftarımızı Yalova’da yaptık. Ertuğrul ve Didem Sürgit çifti hem meraklı, hem de lezzet avcıları... Onların hikayelerini de önümüzdeki günlerde yazacağım.
Ama Yalova’yı sadece dostlarıma değil herkese tavsiye ediyorum.