Paylaş
Maç sonucu bizim için çok parlak değildi ama Socar’ın Türkiye’yle ilgili gelecek planlarını dinlemek güzeldi.
Petkim, Star Rafineri, Socar Terminal ve TANAP dahil Türkiye’ye toplam yatırım 14 milyar doları aşmış.
Star Rafineri 7 milyar dolar, Socar Terminal 400 milyon dolar, Petkim özelleştirmesi 2 milyar 40 milyon dolar ve TANAP 6.5 milyar dolarlık yatırım almış.
Socar Türkiye, Aliağa’daki tüm iştiraklerini kapsayan arazi için “Özel Endüstri Bölgesi” unvanını alan Türkiye’deki ilk şirketi oldu. Daha da önemlisi Socar, Türkiye’nin en büyük doğrudan dış yatırımcısı konumunda...
Vagif Aliyev Petkim’i özelleştirmeden alarak Türkiye’de uzun bir yolculuğa çıktıklarını söylüyor.
Uzun bir süredir herkes ikinci Petkim yatırımıyla ilgili haber bekliyordu. Aslında BP’yle bir yola çıkılmış ancak grubun petrokimya varlıklarını INEOS’a satınca yatırım ertelenmişti.
Aliyev; yatırımdan vazgeçmediklerini, görüşmelere devam ettiklerini, alternatiflere de baktıklarını ifade etti. Ve şöyle konuştu;
“Türkiye’deki ikinci petrokimya yatırımımız olacak Mercury projemizi mutlaka gerçekleştireceğiz. Bunu petrokimya alanında tecrübeli bir ortakla ya da finansman ortağıyla birlikte yapabiliriz. Son dönemde ikinci opsiyonu, yani finansman ortağıyla birlikte yapmayı da gündemimize aldık. Türkiye’nin gündemindeki diğer petrokimya yatırımlarını gerçekleştirmesi, bizim Mercury projesi konusundaki kararlılığımızı etkilemez.”
Sasa ve Rönesans Grubu’nun bu alanda yatırım yapacakları biliniyor.
Aliyev; Petkim’i alırken entegrasyonu düşündüklerini ve planlarını adım adım gerçekleştirdiklerini söylüyor.
Gerçekten de Petkim’i birçok kez gezdim.
Ve her seferinde çok etkilendim.
Türkiye için çok önemli yatırımlar...
Bakü’de şunu hissettim.
Socar aynı alandaki Türk şirketleriyle farklı coğrafyalarda da yatırımlarına devam edecek.
Ve bunu görmek için yıllar geçmeyecek.
Kısa sürede yeni projeleri duymuş olacağız.
Her rezerv buluşu
yeni bir heyecan
SON yıllarda Türkiye’nin petrol ve gaz aramalarından iyi haberler geliyor. Bulunan rezervler heyecan yaratıyor. Vagif Aliyev Socar tecrübesini her zaman ve her alanda paylaşacaklarını söylüyor.
Aliyev, Türkiye’nin Karadeniz’deki gaz keşiflerinin stratejik açıdan önemini hatırlatıyor; “Teorik olarak TPAO ile saha geliştirme ve üretim faaliyetlerinde birlikte çalışmamız söz konusu olabilir. Profesyonel olarak ilgi alanımızda zaten” diyor.
TPAO ile 1994’ten beri de çeşitli projelerde ortak çalıştıklarını hatırlatıyor.
Aliyev önemli bir bilgi notu da verdi.
Dünya 2040’tan sonra farklı parametrelere sahip olacak. Gaz kullanımı daha da artacak ve petrolün önüne geçecek. O yüzden Türkiye’nin gaz rezervi haberlerini bundan böyle daha yakından takip edin.
Sonuç kötü stat muhteşemdi
AYLAR sonra seyircili bir maça gittim. Azerbaycan’da Kovid vakaları çok azalmış, aşılama da devam ediyordu. Biz de hem Türkiye’den Bakü’ye gelirken, hem de Türkiye’ye dönüşte PCR testi olduk. Zaten aşılıyız ama tedbiri elden bırakmadan yaşamaya devam ediyoruz.
640 milyon dolarlık Bakü Olimpiyat Stadı Tekfen imzası taşıyor. 68 bin kişilik statta maç seyretmek çok keyifliydi. Projenin tasarımında Bakü’nün iki önemli tarihi sembolü Kız Kulesi ve Sheiki Khan Sarayı’ndan esinlenilmiş. Kız Kulesi’nin silindirik formu ile Sheiki Khan Sarayı’nın vitraylarından özgün desenler, stadın dairesel yapısına esin kaynağı olmuş.
Dediğim gibi stat iyi, Türk milli takımı için sonuç kötüydü.
Millilerimize güveniyoruz
TÜRK Milli Takımı’mızla aynı otelde Fairmont’ta kaldık. Futbolcularımızla antrenman dönüşü hep karşılaştık. Takımın morali yerindeydi ama gençlerimizin yüzünden gerginliği hissettik. Ve stada giderken bizler de gergindik. Ben grup karşılaşmalarında milli takımımızı çok beğenmiştim. Çocuklarımız müthiş oynamışlardı. Bu sefer konsantrasyonları eksikti. Dilerim bugün İsviçre’yi yeneriz ve en iyi üçüncü olarak bir üst tura çıkarız. Takımımıza güveniyoruz...
Maskesiz bir prova oldu
BİR buçuk yıldır pandemiyle uğraşıyoruz. Ve hayatımız gerçekten çok değişti. Azerbaycan bu dönemde 145 gün tam kapatmaya gitmiş. Sokağa çıkarken bile mesaj atıp üç saat için izin alabilmişler. Bu kontrollü dönemden sonra vaka sayılarında ciddi bir düşüş olmuş. Bakü’deyken günlük vaka sayısı 50’lerdeydi. Kapalı mekanlar dışında maske kimse takmıyordu. Gerçekten kendimizi iyi hissettik. Maskemiz hayatın provasını Bakü’de yapmış olduk.
Bir millet iki devlet
ŞUNU bir kez daha hissettim. Azerbaycan halkıyla Türk halkı gerçekten kardeş...
“Bir millet iki devlet” sloganı var ya; işte bunu Bakü’ye indiğiniz andan itibaren hissediyorsunuz.
Paylaş