Bu yat dünyası bambaşkaymış

DENİZE hep meraklıydım, ama hiçbir zaman “bir teknem olsun” diye içimden geçirmedim.

Haberin Devamı

Belki zamansızlıktan, belki bu merakın bir hobiye dönüşmemiş olmasından... Tam bilemiyorum. Bir iki kere yat yarışlarına katıldım, bazılarını izledim. Ama geçen haftaki kadar hiç bu konuya konsantre olmamıştım.
7 Eylül günü Cannes’daydım. Dünyanın en önemli organizasyonlarından birine davetliydim. Cannes Boat & Yacht Show’a...
Gündüz başka, gece ayrı çok başka bir keyifti. Dünyanın en önemli markaları, en önemli yat adamları, en önemli yat tasarımcıları oradaydı. Sanırsınız ki, “dünyanın en çok bilinen bin kişisi”nin tamamı orada... Gündüz spor şıklığı, akşamları ise bir resepsiyon havasında...
Her stantta ayrı bir kokteyl, “hoş geldiniz” partisi... Müthiş bir şenlik... Cannes Boat Show’un bu kadar popüler olması boşuna değil.
Ama bir şey daha anladım ki...
Yat dünyası çok başka noktalarda artık... Uçmuş, gitmiş... İtalya’da yat tasarımı ve özellikle iç dekorasyonuyla ilgili özel okullar açılmış, üniversitelerde dersler konmuş. Her biri birbirinden güzel, şık, göz alıcı yatlar yan yana sıralanmıştı. Değil, iki, üç gün, iki hafta olsa hepsini gezmeye yetmezdi.
Doğan Burda Dergi Grubu’nun çok başarılı bir dergisi var, Yacht Türkiye... Yacht Türkiye’nin Yayın Direktörü Murat Köksal ve Yayın Yönetmeni Eyüp Özel’le her gün turlar yaptık. Sıkışınca onlara başvurdum, onların bilgilerinden faydalandım.
Hangisi daha güçlü, hangisi daha fiyakalı, hangisi daha pahalı...
Bu arada, hepimizi gururlandıran Türk işadamlarıyla da tanıştım. Yani yat yatırımcılarıyla...
Rahatlıkla söyleyebilirim ki, İtalyanlar, Fransızlar, İngilizler, Türkleri şaşkınlıkla izliyorlar. Şahit oldum... Dünyanın en iyi markalarının sahipleri, temsilcileri Türk gruplarının peşindeydi. Ya bağlantı yapmak için, ya temsilcilik vermek için ya da son dönemin en gözde Türk yatlarının kendi ülkelerindeki organizasyonuna sahip olmak için...
Dünya tersine dönüyor galiba... Fuar fuar gezip, Avrupalı işadamlarından kartvizit toplamaya çalışan Türkler, şimdi takip edilen girişimciler olmuş. Elbette, çok mutlu olduk, çok gururlandık.

Haberin Devamı

Cannes’da Türk bayrağı dalgalandı

Haberin Devamı

YEDİĞİM içtiğim benim olsun da ben size gördüklerimi anlatayım.
Avrupa’nın en önemli yat fuarı Cannes Boat & Yacht Show’da 173’ü yeni, toplam 583 tekne sergilendi. Fuarı 45 bin kişinin ziyaret ettiği söyleniyor. Ama önemli olan en fazla ilgi çeken stantların Türklerinki olmasıydı.
Türkiye’den Numarine, Peri Yachts, Bilgin Yachts, Vicem Yachts, Alen Yacht ve Sunrise Yachts’ın katıldığı fuarda bir de ilk yaşandı.
Doğan Burda Dergi Grubu tarafından yayımlanan ve Türkiye’nin en çok satan yat dergisi Yacht Türkiye de fuardaydı. Herkes bir kokteyl yapar da biz yapmaz mıyız? Biz de yaptık... Türk katılımcılarla fuarda bulunan yabancı yat markalarının Türkiye temsilcileri bir araya geldi.
Fuar sürerken 10 Eylül akşamı Lux Media Group tarafından düzenlenen World Yachts Trophies ödül töreninde Peri Yachts yine ülkemizin gururu oldu. Firmanın 2011 başında suya indirdiği, Selçuk Koçak tasarımı 41 metrelik Peri 41T “En İyi Tasarım” ve “İnovasyon” ödüllerini aldı. Dünya megayat üretiminde ilk sıralarda yer alan Proteksan Turquoise’ın 60 metrelik megayatı Yogi de Cannes fuarında sergilenmese de World Yachts Trophies’de gerçekleştirilen “catwalk”ta şov yaptı. Ödül töreninin gerçekleştirildiği alanın önünden geçen teknelerin en büyüğü olan Yogi, 21-24 Eylül’de Monaco Yacht Show’da sergilenecekmiş.
Aslında Monaco’ya da gidip, Türklerin bu müthiş seremonisini izlemek izlerdim, ama neyse artık bir başka sefere...


Bir de hayal kurdum

Haberin Devamı

İçimden dedim ki... “Madem Türkler yat dünyasının yeni fiyakalıları, madem Türkler gelecekte en fazla konuşulacak yatırımların sahibi; o zaman Cannes’daki fuardan daha iyisini yapmalılar...”
Cannes’da fuarda yeni modeller tarihi Vieux Port’ta (Eski liman), ikinci el yatları ise Port Pierre Canto’da sergileniyordu. Örneğin; biz İzmir’de büyük bir marina yapsak, dünyaya meydan okusak... Yatları yan yana dizip, dünyanın en önemli fuarına talip olsak... Fena mı olur? Neden olmasın... Madem burasını fuarlar, kongreler şehri yapmak istiyoruz. Dünyanın en büyük yat fuarına da talip olmalıyız.
Performans motoryatları üreticisi Numarine, Fly ve 102 Rph modelleriyle, Alen Yachts Alen Tender ile Bilgin Yachts Tatiana ile Vicem Yachts ise 75 FLY, 36 HT ile fuardaydı. Fuarda diğer Türk katılımcısı Peri Yachts da standında tüm modellerini maketleriyle tanıttı. Türkiye’de Antalya Serbest Bölge’de üretim yapan Fransız-Alman ortaklı Sunrise Yachts da 50 metrelik yeni modelinin tanıtımını maketiyle gerçekleştirdi.
Aynı zamanda fuarın en büyük ikinci teknesi olma özelliğini taşıyan Bilgin Yachts’ın 45 metrelik megayatı Tatiana, Cannes ziyaretçilerinin yoğun ilgisi ve beğenisiyle karşılaştı.
22-46 metre boy aralığında 50 teknenin sergilendiği Port Piere Canto’da da bir Türk teknesi vardı. Merlin Yachts’a ait İbrahim Karataş tasarımı 33.80 metrelik yelkenli, broker firması Ocean Independence tarafından tanıtıldı.
Ve elbette Ferretti, Riva, Sunseeker, Jeanneau, Beneteau, Prestige, Cranchi gibi markaların Türkiye temsilcileri de Cannes’daydı.
Bugünlük bu kadar ayrıntılara yine devam edeceğim.


 

Yazarın Tüm Yazıları