Bu otoyolla ekonomi büyüyecek

Bir tek trafik lambasına takılmadan, hız sınırlarına uyarak iki saatten biraz fazla zamanda ulaşmak istediğim yere gittim.
İki saat daha yol alsaydım, İstanbul’da olacaktım.
Pazar günü İzmir – İstanbul otoyolu resmen açılmış oldu.
3.5 değil de 4, hadi yavaş gittik, dinlendik diyelim 4.5 saatte İzmir’den İstanbul’a gitmiş olacağız.
Bu elbette müthiş bir kolaylık...
***
Hep söylüyorum.
Bu otoyol sayesinde asıl arada kalan yerler daha çok kazanacak.
İzmir’den İstanbul’a gitmek için genellikle uçak yolu tercih ediliyordu.
Zaten iki kent arasında uçuş rekorlarının kırılması da bu gerçeği açıklıyordu.
Ama arada kalan Balıkesir, Uşak gibi kentler vardı.
Balıkesir de, Uşak da, hep geçilen yerlerdi.
Buna Bursa’yı bile ilave edebiliriz.
Şimdi iki kent arasındaki sosyal hayat hareketlenecek, ekonomi büyüyecek.
Ve göreceksiniz; zaten hareketli olan bu bölge daha da renklenecek.
***
Bir süredir İzmir’e tersine göç yaşanıyor.
Üniversite için İstanbul’a gitmiş ve orada çalışmaya başlamış gençlerimiz artık İzmir’e dönüyorlar.
İstanbul’da iyi pozisyonlarda çalışanların gözü kulağı da bu coğrafyada...
Yakın bir geçmişe kadar emeklilik için hayaller kuranlar şimdi çalışmak, iş kurmak, girişimlerini burada yapmak için fırsat kolluyorlar.
Nitelikli göçten korkmamak gerekir.
Ama bir uyarıyı da yapmak gerekiyor.
Hızlı nüfus artışı yaşayan kentlerin bazı altyapı sorunları da oluyor.
Bu süreçleri iyi yönetmek gerekir.
İzmir daha başka bir yer olabilir.

 
Adresin İzmir olması
artık bir avantaj

DÜN Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemali Dinçer ile sohbet ettik.
Dedi ki...
“Birkaç yıldır İstanbul’dan çok sayıda öğretim görevlisini kadromuza kattık. Hatta yurt dışından da çok değerli isimler bünyemizde. Elbette üniversitemizin bu isimlere sunduğu imkanlar çok dikkate alınıyor. Ama İzmir’in de işimizi kolaylaştırdığını söylemem gerekir.”
Yaşar Üniversitesi’nin son dönemdeki performansını beğeniyorum.
Tam bir kent üniversitesi olma yolunda ilerliyorlar.
Çekirdek kampüsü çok iyi biliyorum.
Dün baktım; üniversitenin kapsadığı alan büyümüş, yeni ek binalar gelmiş.
Sevindim elbette...
İzmir’in eğitim konusunda çok daha iyisini yapabileceğini biliyorum.
Üniversitelerimize ilginin artıyor olmasını da yakından takip ediyorum.

 
Gastronomiye artan
ilgi hoşuma gidiyor

YAŞAR Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemali Dinçer ile gastronomi bölümünün uygulama mutfağını gezdik.
İlk 30 kişilik kontenjanla başlamışlar, bu yıl 60 kişiye çıkacaklar.
Gastronominin gençler arasında tercih edilir olmasına seviniyorum.
Türk turizminin en önemli unsurlarından biri gastronomi ve Türkiye’nin lezzet zenginliğini yansıtamayan menülere sahibiz.
Özellikle de yurtdışındaki Türk restoranlarında bu lezzetleri bulmanız mümkün değil.
Oysa Türk turizmini daha iyi bir noktaya getirmek için gastronomiden yararlanmamız gerekiyor.
Üniversitelerin bu bölümlerinden mezun olacak gençler işte bu misyonu üstlenmeliler.
Yaşar’da öğrenciler hem teorik, hem de uygulamalı dersler alıyorlar.
Çok güzel mutfakları var ve sektörün önemli isimleri derslere giriyor.
Bence bu bölüme sahip üniversitelerin özel bir restoranlarının da olması gerekir.
Takip edilen, tercih edilen, rezervasyon için kuyrukta beklenen bir üniversite restoranını Yaşar’dan da, İzmir Ekonomi Üniversitesi’nden de bekliyorum.

 
Bodrum’a da çevre yolu şart oldu

YAZIN sıcak günlerinde tatil beldelerine inanın gitmek istemiyorum.
Örneğin Bodrum’u çok seviyorum ama Bodrum trafiği büyük şehirden beter oluyor.
Arkadaşlarımla konuşuyorum.
Bodrum’da bir yerden bir yere gitmek saatler alıyormuş.
Galiba Bodrum’a da bir çevre yolu şart oldu.