Biz geleceğe ne kadar hazırlıklıyız

 
ABD’de Maryland Medikal Merkezi’ndeki bir hastaya, bağışçıdan alınan ve drone ile taşınan böbrek nakledilmiş.
Drone’un Baltimore’daki hastaneye böbreği ulaştırması 5 dakika sürmüş.
Bu ilk deneyim olduğu için bazı önlemler de alınmış.
Drone kullanılan tarihi nakil öncesinde organların bekletildiği çözelti, kan tüpleri ve bazı başka tıbbi materyaller aynı şekilde taşınarak testler yapılmış.
Ulaştırılan organın yol boyunca izlenmesi ve korunması için yüksek teknoloji içeren özel bir cihaz da tasarlanmış.
Yedek pervaneler, motorlar, bataryalar, güç dağıtım panosu, drone’un düşmesi ihtimaline karşı paraşüt sistemi, güvenlik önlemi olarak alete yerleştirilmiş.
Gerçi bunların hiçbirine gerek kalmamış.
8 yıldır diyalize bağlı olarak yaşayan 44 yaşındaki böbrek hastası kadına organ başarılı bir operasyonla takılmış.
Drone tasarımcıları, insansız hava araçlarıyla yapılan teslimatın çok yakında organ naklinde en hızlı, güvenilir ve en ucuz yöntem haline geleceğini söylüyor.
Normalde organlar ticari ya da kiralık uçaklarla taşınıyor. Tabii gelen organı taşımak, bir yerden bir yere götürmek ve bu zinciri eksiksiz tamamlamak bir hayli zor oluyor.
Bakın dünya neleri konuşuyor, neleri tartışıyor.
Bu ilginç haberi sizlerle paylaşmak istedim.
Çünkü benzer hikayeleri artık çok sık duyacağız.
Drone’lar ilk çıktığında hepimiz birer fantezi ürettik.
Sadece fotoğraf çekebilmek, daha iyi görüntü alabilmek için kullanacağımızı zannettik.
Oysa bugün organ naklinin en önemli lojistik aracı olarak kullanıyoruz.
Dünya değişiyor.
Önemli olan soru şu...
Biz ne yapıyoruz?
Ve biz geleceğe ne kadar hazırlıklıyız?

Marka şehirlerin
yapması
gerekenler var

BUGÜN artık şehirler yarışıyor. Marka şehirler öne çıkıyor.
Bunlar da tesadüflerle olmuyor.
Nakış gibi işlemeniz gerekenler var.
Altyapınızı çoktan bitirmiş, örnek olabilecek değerlerinizin öne çıkıyor olması gerekir.
Sanat ve spor işte o değerlerin başında geliyor.
Örneğin marka şehirler geniş kitleleri çeken sporlara destek oluyor.
Maratonlar, şehir koşuları yine örneğin çok dikkat çekiyor.
Israrla yazıyorum.
Bir İzmir maratonu yapmalıyız.
Ve bunun tarihi 9 Eylül haftası olmalı.

 
Destekliyorum

5 Mayıs’ta tüm dünyada aynı anda koşulacak Wings for Life World Run, bu yıl da İzmir’in ev sahipliğinde yapılacak.
Koşamayanlar için koşmak çok anlamlı.
Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği’nin önderliğinde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle bu koşu yapılacak.
Sponsor desteği yapanları da unutmayalım; Ford Otosan da bu etkinliğin ana sponsoru...
Benzer koşular İzmir’i sporcu bir kent yapacaktık.
Destekliyorum.

 
İzmir takımları için kritik hafta

GÖZÜMÜZ kulağımız bu hafta Karşıyaka ve Göztepe maçlarında olacak.
Bu arada Menemen’i tebrik ederim.
Hak ettikleri bir şampiyonluk aldılar.
Ve bu arada Arkas’ın cumartesi günü final maçı var.
Maçı Arkas kazanırsa bir kez daha kupayı İzmir’e getirmiş olacak.
Hepsinin kazanmasını istiyorum.

 
En büyük dert trafik

BÜYÜK şehirlerin büyük derdi; kesinlikle ulaşım...
Birkaç gündür İzmir trafiği yine öyle.
Örneğin dün sabah bir saat 15 dakikada Sasalı’dan Alsancak’a gidemedim.
Oysa en fazla yarım saatlik yol.
Kentin bazı bölgelerine kesin neşter atılması gerekir.
Ve yine yazıyorum; Körfez Geçiş Projesi’ni mutlaka gündemimize almalıyız.