Bakan Elvan isteyin yapalım demişti

PAZARTESİ günü Bornova’da bir cenazeye katılıp, Konak’ta bir toplantıya gidiyordum.

Haberin Devamı

Bornova’dan Konak’a gidişim; bir saat 40 dakikayı buldu.

Hani diyoruz ya...
“İstanbul’da yaşanmaz” diye...
Ve her seferinde trafiği bahane gösteriyoruz.
Ama inanın İzmir de giderek İstanbul olma yolunda ilerliyor.
Çare trafiğe alternatifler yaratmakta...
O yüzden Körfez geçiş gibi radikal önerilere sıcak bakıyorum.
Çünkü bu büyük yatırımların planlanıp yapılması en az beş yılı bulur.
Okulların bitmesine, İzmirlilerin yavaş yavaş sahillere gitmelerine rağmen trafiği görünce anladım ki; İzmir için de bir şeyler yapmak gerekiyor.
Önerim ikinci bir çevre yolu... Çünkü birincisi artık yetmiyor.
Kentin daralan ve sıkışıklığı artıran bölgelerinde trafiğin yeraltına alınması... Örneğin Alsancak Gar önü, Basmane Gar önü, Karşıyaka İskele önü gibi...
Konak tüneli gibi trafiği by-pass eden geçişlerin yapılması...
Ulaştırma Bakanlığı geçenlerde açıkladı.
İstanbul’a yedi önemli tünel geçişi yapılacak.
Kalkınma Bakanı Lütfü Elvan kendisini ziyaret eden Ege Bölgesi Sanayi Odası yönetim kuruluna “İsteyin yapalım” demişti geçenlerd...
İstiyoruz...
Kent trafiğini rahatlatacak bu projelerin hayata geçirilmesini istiyoruz.


Hayat ve futbol

Haberin Devamı

SPORU seviyorum.
Futboldaki şiddeti gördükçe giderek salon sporlarına sarıyorum.
Etrafımdaki birçok insanın da böyle yaptığını görüyorum.
Örneğin bir sezon boyunca 10 bin kişiyi tribünlere çekemeyen İzmir takımları varken, Pınar Karşıyaka her maçı ful seyirciye oynuyor.
Salon beş değil; 10 bin, hatta 15 bin kişilik olsa inanın çoğu maçta yer bulamazsınız.
Nedeni ortada; heyecan var, başarı var, eğlence var.
En önemlisi de eğlenebilmek...
Maçı kazanmayı bir hayat memat meselesi haline getirenlerle kusura bakmasınlar işimiz olmaz.
Futbolda tadımız kaçık...
Milli takımın halini görüyorsunuz.
Alınan skorlara değil ortaya konan futbola üzülüyoruz.
Aslında bu genel bir toplumsal ruh halimizi gösteriyor.
Bazıları hayatla futbol arasında bağlar kurar.
Bu günler o günlerden işte...


Her yıl yüklü fatura ödemek

SICAKLIK 30’lardayken bana dokunmuyor da; 40’lara gelince çok dokunuyor.
Hele 40’ları geçince insan dışarı bile çıkmak istemiyor.
Geçenlerde BTM’nin Başkanı Levent Ürkmez ile sohbet ederken yalıtımın yüzde 30 – 40 arasında enerji tasarrufu sağladığını söyledi.
Bazı projelerde bu oran yüzde 50’lere kadar çıkıyor.
Geçmişte her odada bir klima yoktu; o zaman bu sıcaklara nasıl dayanılıyormuş ayrı bir mesele ama olunca da kullanılıyor.
Türkiye’deki konut stokunun niteliği ortada...
Dolayısıyla milyarlarca dolarlık bir enerji açığı ortaya çıkıyor.
Ve bu fatura her yıl ödeniyor.
Türkiye’nin önünde yapılacaklar listesi uzun ama inanın bu konu birçok meselenin önüne geçiyor.
Yeni binaların standartlarına bir şey demiyorum ama eskilerinin süratle dönüştürülmesi gerekir.
Elbette bugünkü kentsel dönüşüm modelleriyle değil; yeni bir yol bularak.
Çünkü bizdeki kentsel dönüşüm ne yazık ki; yık yerine yenisi yap olarak algılanıyor.

Haberin Devamı


Daha ne söylesinler

TURİZM bu yıl kötü, rezervasyonlar ortada...
Ama gelin görün ki; otel fiyatları öyle aşağılarda filan değil.
Geçen yıl Ukrayna’dan 749 bin turist gelmiş. Ukrayna Turizm Acenteleri Birliği Başkanı Oleksandr Novikovskyy, rakamın 2016’da 1 milyona çıkabileceğini söylüyor.
Tek bir şartı var ama...
“Zam yapmayın” diyor.
Haklı değil mi?

Yazarın Tüm Yazıları