Paylaş
İlk günden bu yana yaşananlar Murat Yılmaz ve Sedat Cenikli’nin kaleminden tüm ayrıntılarıyla Hürriyet Ankara’daydı.
* * *
Tartışmalar olabilir, fikir ayrılıkları, sert muhalefet filan...
Ancak Cumhuriyet’in başkenti Ankara’nın yerel parlamentosunun daha ikinci gününde itiş kakış görüntüleri, Büyükşehir Belediye Meclisi’ne hiç yakışmadı.
* * *
Tansiyonun yükseleceğini anlayan Başkan Mansur Yavaş, oturuma ara verdi ve 4 partinin grup başkan vekillerinin bir araya gelip konuşmalarını teklif etti.
O sırada CHP grubu ile AK Parti grubu arasında sözlü atışmalar, o tatsız görüntüler oluştu.
* * *
Özellikle MHP grubunun sakinliği, Mansur Yavaş’ın olaya müdahalesi, Fethi Yaşar gibi ‘ağabey’ pozisyonundaki isimlerin ortamı sakinleştirmesi meselenin uzamamasını sağladı.
* * *
31 Mart seçimlerinden sonra, ilginç bir tablo oluştu. 25 yıl sonra ilk kez yerel iktidar el değiştirdi.
Uzun süredir iktidar olamayan ve yine uzun süredir muhalefet yapmamış gruplar karşı karşıya geldi. Haliyle iki taraf da bulundukların pozisyonların acemisi. ‘İlk meclis oturumunun günahı olmaz’ deyip, tüm gruplar ‘yerelde siyaset değil, hizmet yarışır’ realitesine geri dönmeli.
YA ‘EY ANKARALILAR BENİ ÇALIŞTIRMIYORLAR’ DERSE
Meclis’teki çıkan olayların sebebine gelince...
AK Parti ve MHP grupları belediye şirketlerinin yönetim yetkisinin meclis üyelerine geçmesi için önerge verdi.
Başkan Yavaş önergeyi oylamadan reddetti.
* * *
Geçmişte yapılmayan bir yöntem. Şirketlerle ilgili yetki Başkan’da. Burada AK Parti grubu Meclis’teki büyük çoğunluğunu kullanma peşinde.
Ancak...
Seçim boyunca Yavaş’la ilgili iddialar ve sert sözler, 31 Mart’ta AK Parti’nin istediği gibi sonuçlanmadı.
Bugün şirketlerle ilgili yetkinin AK Parti’nin çoğunluğundaki Meclis’e devredilme talebi benzer bir ‘mağduriyet’ doğurur.
* * *
Şöyle ki...
Belediye personelinin pek çoğu, belediye şirketlerinde çalışıyor. Mevzu sadece yönetim kurulu üyelerini belirlemek değil.
Böylesi bir yetki devrine gidilirse belediye yönetiminde ve çalışanlar üzerinde Yavaş’ın etkisi büyük oranda tırpanlanmış olacak.
* * *
Yavaş da çıkıp, ‘Ey Ankaralılar bakın beni çalıştırmıyorlar’ dediğinde, rahatlıkla kamuoyu oluşturabilecek.
Buradan çıkacak sonuç, muhalefet önce Yavaş’a şans vermeli. Yönetemediği, yanlış karar aldığı noktada sesini yükseltmeli.
ORASI TRİBÜN DEĞİL
Meclis oturumunda Yavaş’ın üslubu yumuşaktı. ‘Kazandık güç bende artık’ tavrından uzaktı.
İlk Meclis haftası olması nedeniyle izleyici patlaması yaşandı. Meclis oturumunun yapıldığı salonun hemen üstündeki localar tıklım tıklımdı.
Meclis’i takip eden gazeteci arkadaşım Murat Yılmaz’la sohbetimizdeki, “Sürekli sloganlar atılıyor, bağırış çağırış oluyor” sözleri düşündürücü.
Yavaş’ın birleştirici tavrı, başta kendi meclis üyelerine ve yakın çalışma arkadaşlarına büyük sorumluluk yüklüyor.
Tansiyon yükselse, düşürmek de Meclis’i tribüne çevirmemek de en başta ‘kazananın ve etrafının’ sorumluluğunda...
Paylaş