Herkesin her istediğine kolayca ulaşabileceği bir kent vaat ediyorum

Bir dönem “Küstü” denilen, şimdilerde ise televizyon programı ve sosyal medyadan kendisine desteğini açıklayan Melih Gökçek’le ilgili ne diyor? Özhaseki ile buluştuk, nasıl bir Ankara vaat ettiğini, önceliklerini, projelerini ve nasıl bir seçim sonucu beklediğini konuştuk.



* Öncelikle, Mehmet Özhaseki nasıl bir Ankara vaat ediyor?

Bir şehirde farklı düşüncelere sahip pek çok insan yaşıyor. Kimi insan burada muhafazakâr bir yaşam tercih edebilir kimi insan tam tersi bir yaşam tarzı tercih edebilir. İşte bütün bu değişik düşünce dünyasına sahip insanların yaşayabilecekleri, yaşadıkları kentten keyif alacakları, aradıklarını kolayca bulabilecekleri bir Ankara yaratacağız. Herkesin her istediğine kolayca ulaşabileceği bir kent vaat ediyorum. Kültürün, sanatın olduğu, insanların ruhen doyabileceği manevi tatmin alanı varsa, onların sağlanabildiği bir başkentten bahsediyorum. Tabii ki belediyelerin yapmak zorunda oldukları belediye hizmetleri konusunu söyleyecek değilim ama geçitler, üst geçitler, raylı sistemler gibi envayi çeşit yerler de yapılacak. Fakat Ankara’da artık kültür konuşulsun, sanat konuşulsun, spor konuşulsun ve burada gençlerle ilgili konular konuşulsun, insanların yaşamaktan keyif alacağı ortamlar doğsun istiyorum. Bunu yapmak için gayret göstereceğim.

* Ankaralılık meselesi çok konuşuluyor. Sahada “Ankaralı-Ankaralı değil” yaklaşımı var mı?

Hiçbir Allah’ın kulu bana bu konuda bir cümle dahi söylemedi. Biraz önce beni Bekir Bozdağ Bey aradı. Bir kahveye rakibim gitmiş, ‘Ben bir Ankaralı olarak...’ diye söze başlamış ve daha cümlesini tamamlamadan bir arkadaş kalkmış ayağa ‘Yalnız burada Ankara doğumlu kimse yok. İstersen sen hiç konuşma’ demiş. Rakibim de bu tepki üzerine ‘Nasıl yani’ demiş. Vatandaş da ‘Ben Yozgatlıyım, karşımdaki arkadaş Erzurumlu, yanda oturanlar Çankırılı. Sen istersen konuşma’ demiş ve adamı kovmuşlar. Çok kötü bir şey bu. Mikro milliyetçilik yapmak kadar ayıp bir şey olamaz. Dolayısıyla belediye başkanı adayı olduğum dönemlerde hiçbir rakibimin özeline girmedim ve böyle şeyler de söylemedim. Sadece projelerine baktım ve sadece projeleri hakkında konuşmaya gayret ettim. Ama üzülerek söylemek istiyorum ki Ankara’da rakibimin bir tek projesini görmedim. Eğer ciddi bir projesini bulsam ve görsem, ben de ona söyleyeceğim. Ama işin garip tarafı dersine de çalışmamış. 10 yıl boyunca burada aday olmuş. Hâlâ mantık eski duruyor. Eski tarz siyasi söyleme devam ediyor. Popülist bir anlayışla devam ettiriyor. Zannediyor ki Melih Gökçek var. Karşılıklı çekişeceğiz, karşıtlık üzerinden siyaset yapacağım zannediyor. Böyle bir anlayışla ortaya çıktığı için dersine de çalışmayan bir rakiple karşı karşıyayım. Ama ben belediyecilik anlatacağım, şehircilik konuşacağım, Ankara’yı götürmek istediğim yerleri söyleyeceğim, projelerimi anlatacağım. Onlar da ne yaparlar bilmiyorum.
İttifakın oyunu yakalarsam ve geçersem

KENDİMİ BAŞARILI SAYARIM

* Elbette seçimi kazanmak önemli. Peki, yüzde kaç oy alırsanız kendinizi başarılı sayarsınız?

Cumhur İttifakı’nın bir oy oranı var, bunu almak birinci hedefim. Kolay değil, bir taraftan hem kendi partinizin hem de ittifak yaptığınız partinin oyunu alacaksınız. Orada umduğunu bulamayan oy vermiş insanlar ve kararsız insanlar vardır. Onları toparlayıp da oylarını almak kolay bir iş değil. Bir de genel seçim atmosferinde insanlar daha ideolojik bakarlar ama belediye seçimlerinde farklı temayüller içerisinde olabilirler. İttifakın oyunu yakalarsam ve geçersem kendimi başarılı sayarım.

* Projelerinizle ilgili eleştiri veya vatandaşlardan “Şunu da yapın” şeklinde bir talep aldınız mı?

Ne vatandaşlardan, ne partilerden, ne de rakiplerden projelerimle ilgili bir tek olumsuz cümle duymadım. Her gittiğimde yerde projelerimi dağıtıyorum, vatandaşlar inceliyorlar ve güzel olduğunu söylüyorlar. Biraz önce Ertuğrul Günay aradı, sağ olsun ben de kendisine teşekkür ettim. Bana ‘İlk kez inşaat konuşmuyoruz, alt veya üst yapı konuşmuyoruz. Sen kültür-sanat anlatıyorsun, Ankara’yı kültürün sanatın başkenti yapacağım diyorsun. Tabii ki ben de seni takdir ediyorum’ dedi. Kendi üzerine düşen, yapılacak bir şey varsa söylememi rica etti. Olaylara benim gibi bakması ve benim de onun gibi bakmam bu konuda aynı fikirde olan insanların çoğunlukta olması Ankara’da hepimizi mutlu ediyor.

* Bakanlığınız döneminde Demetevler’le ilgili “Belediye başkanları çözecek. Onlar anlaşsın, vatandaşı ikna etsin, biz üzerimize düşeni yaparız” demiştiniz. Büyükşehir Belediye Başkanı seçilirseniz Demetevler için bir projeniz olacak mı?

Ankara’da kentsel dönüşüm kaçınılmaz. Ama o kadar çok yanlış uygulama yapılmış ki, yanlış uygulama içerisinde vatandaş kentsel dönüşümün adını duyunca ürkmeye başlıyor. Bunun temel prensiplerini ben yazmaya çalıştım ama erken seçim kararı aldığı için kanun haline getiremedim. İmarla ilgili hazırlık ve kentsel dönüşümle ilgili yaptığım hazırlıklar yarım kaldı. Şu anda da arkadaşlarım gelişmeleri takip ediyorlar. Önümüzdeki günlerde kanun haline getirecekler. Gerek Demetevler ile ilgili gerek onun dışında kentsel dönüşüme ihtiyaç olan çok yer var. Mesela Mamak, 9 bin 165 vatandaşın evi yıkılmış geri verilememiş. Bu bile başlı başına bir sorun. Bu işin ucundan tutup devam edeceğiz.

* Sizin Ankara için çılgın bir projeniz var mı? Yeni projeleri duyacak mıyız?

Bütün projelerimiz makul ve ayakları yere basan projeler. Birkaç tane yeni proje var zaman içerisinde açıklayacağım.

MANSUR YAVAŞ İÇİN ‘GÖRÜŞMEDİK GÖRÜŞEBİLİRİZ’

* Bu süreçte Mansur Yavaş ile görüştünüz mü, ya da herhangi bir yerde karşılaştınız mı?

Kısmet olmadı. Denk gelirsek görüşürüz. Özel bir sebep olmadı görüşmemiz için. Ama görüşmememiz için de hiçbir sebep olmadı. Arayabilirim de başarı da dileyebilirim o konunun da hiçbir mahsuru yok.

* Herhangi bir televizyon programında karşı karşıya gelme ya da projelerle ilgili geniş bir alanda tartışma durumu olur mu?

Daha önceki seçimlerde Cumhurbaşkanımızın aldığı bir karar vardı. Türkiye’de adayların karşı karşıya gelip tartıştıkları programlar verimli bir proje tartışmasına dönmüyor, kişisel kavga ve husumete dönüyor. O yüzden biz bundan uzak duralım diye bir anlayış vardı. Konu bu husumete gelecekse bir araya gelemeyiz ama konu proje ise benim için hiçbir sakıncası yok bir araya gelmekte.

MELİH GÖKÇEK İÇİN ‘BİZİM SEÇİM KAMPANYAMIZIN BİR PARÇASI DEĞİL’

* Melih Gökçek’le ilgili bir dönem “Küstü” dediler. Şimdilerde ise televizyon programında size desteğini açıklıyor. Twitter’dan da açıklamaları var. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Benim bir rahatsızlığım yok. Yıllardır da Ankara’ya emek vermiş ve Ankara’ya aşık bir isim. Ankara’da olan biten her şeyi de takip ediyor. O yüzden ‘şunu söyle, şunu söyleme’ demeye de hakkım yok. Bizim seçim kampanyamızın bir parçası değil Melih Bey. İttifakın adayı olarak bir kampanya yürütüyoruz. İttifakın adayı olarak her gittiğim yere mutlaka MHP’den bir arkadaşım geliyor. Özellikle benim öğrencilik arkadaşım Yaşar Yıldırım (MHP Genel Başkan Yardımcısı) geliyor. Orada teşkilatlara uğruyoruz insanlara hitap ediyoruz. Bu kampanya bizim kendimizi anlattığımız Cumhur İttifakı dönemini anlattığımız, arkasından da belediyeciliği anlattığımız bir kampanya. Karşı tarafın adı bile geçmiyor.

CUMHURBAŞKANIMIZ BİR HAFTAYA KADAR SAHAYA İNER

* Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ne zaman sahaya inecek?

Cumhurbaşkanımız herhalde bir haftaya kadar sahaya iner.

* Ankara’da çok görecek miyiz?

Bütün ilçelerde göreceğiz inşallah. Her seferkinden daha çok göreceğiz. Ankara’nın bütün ilçelerine gidip, her ilçede en az bir miting planlıyoruz. Bazı ilçelere birkaç kez gideceğini tahmin ediyorum. Gerek oradaki belediye açılışlarını yapmak için gerekse miting için bütün semtlere gidecek.