Paylaş
Başkent’te araç sayısı günden güne artıyor.
Son rakamlara göre bu sayı 1 milyon 700 bin’i aştı.
Gün içerisinde, kentte seyir halinde olan yabancı plakalı araçları da eklersek 5 buçuk milyon nüfuslu Ankara’da bu rakam 2 milyon’u buluyor.
16 milyon nüfuslu İstanbul’da 3 milyon 800 bin araç var. Yani kişi başına düşen araç sayısında Ankara, İstanbul’u geride bırakıyor.
* * *
Araç sayısının hızla arttığı Ankara, otopark sorununa çözüm bulamazsa...
Önümüzdeki yıllarda bu konu -çözümü olmayan- bir probleme dönüşebilir.
Kentteki paralı otopark sisteminin yeniden gündeme alındığı bu dönemde hassas hareket edilmeli.
Rüzgarlı Caddesi ve çevresinde başlanacak yol boyu ücretli otoparklarını Büyükşehir Belediyesi’nin işletecek olması doğru bir başlangıç.
* * *
Otopark uygulamasında bu kez, geçmişte yapılan hatalara düşülmemeli.
* Denetimde insan unsurunun yerini dijital sistemler almalı (plaka tanımlama, kameralı sistem gibi).
* Evinin ya da iş yerinin önü ücretli otopark olacak vatandaşlarla ilgili bir düzenleme yapılmalı.
* Görevlilerle vatandaş arasında gerginliğe neden olması öngörülen sorunlar baştan çözülmeli.
* Aceleye getirmeden tüm kentte sağlıklı bir şekilde uygulanacak sistem kurulmalı.
DEPOLAMA ALANI ŞART
Yol boyu otoparklarla ilgili düzenlemeye gidilmesi güzel ama sadece bu yolla kentteki park sorununun çözülmesi -araç sayısındaki artış göz önünde bulundurulduğunda- mümkün gözükmüyor.
Şehir sürekli büyüyor. Bilkent ve Etlik şehir hastaneleriyle birlikte bu iki bölgedeki trafik yükü daha da artacak, bu kadar araç nereye park edecek?
Kent merkezindeki park sorunu zaten ortada. Daha önce de yazmıştım, tekrar altını çizmekte fayda var. Ankara’nın belli bölgelerine yer altı da kullanılarak araç depolama alanları yapılmalı.
ALTINKÖY TESCİLLENMELİ
Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki’nin Altınköy’üne; Milliyet Ankara Yazıişleri Müdürü Ömür Ünver ve Sabah Ankara Yayın Yönetmeni Osman Altınışık’la birlikte misafir olduk.
Genişleme alanıyla birlikte 1000 dönüm üzerine kurulu Türkiye’nin ilk açıkhava köy müzesi Altınköy’e muhakkak gidin.
100 yıllık evlerin taşınarak yerleştirildiği Altınköy’de ne ararsanız var.
İlkokulu, camisi, bakkalı demir ve kalay atölyeleri, taş fırını, dokuma atölyesi, köy evleri, yel ve su değirmeni, asma köprüsü, köy kahvesi aklınıza ne gelirse...
Pek çok hayvana da barındıran Altınköy’ün 30 dönümü ceylanlar için ayrılmış.
Beton yapı yok, büfe yok, özel işletmeler yok. Kentin içinde kentten tamamen uzaklaşmak isteyenler için bire bir.
Başkan Tiryaki “Hemen her gün ünlü işletmeler buradan yer istiyor, vermiyoruz, vermeyeceğiz. Verdiğimiz takdirde bunun ardı arkası kesilmez, tüm ahenk bozulur” diyor.
Aklıma “Bugün Tiryaki yapılaşmaya izin vermiyor acaba yarın ne olur?” sorusu geldi. Çözümü belli.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Altınköy’ü kesinlikle SİT alanı olarak tescillemeli. Gelecekte bu güzel alanın yanlış kararlarla heba edilme riskini ortadan kaldırmalı.
Paylaş