ATO’nun yurt dışı uçuş talebine Erdoğan’dan ‘direkt’ destek

İstanbul’dan yurt dışına günde 450 uçuş var, Türkiye’nin başkentinden sadece 8 uçuş...
Bu karşılaştırmanın üzerine herhalde bir şey söylemeye gerek yok.
Avrupa’nın herhangi bir kentine yapılan 3 saatlik bir yolculuğa İstanbul aktarması eklenince, en iyi ihtimal yarım gün yolda geçiyor.
Yolda çekilen eziyet de olayın ayrı bir boyutu.

* * *

Her dönemin ATO başkanının gündemindeydi direkt uçuşlar. Başbakan yardımcılarına, bakanlara iletilir, onlar da bu sorunu kabul eder sonra unutulur giderdi. Bu kez ATO Başkanı Gürsel Baran yolu değiştirdi. Sorunu geçtiğimiz haftalarda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a iletti. Erdoğan destekledi ve Türk Hava Yolları Ankara’ya ilk etapta 3 yeni uçuş ekledi.

* * *

29 Ekim’de Frankfurt’la başlayan seferler (haftada 3 frekans), 30 Ekim’de Berlin (haftada 2 frekans) ve 31 Ekim’de Viyana’yla (haftada 2 frekans) devam edecek. THY Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı önümüzdeki süreçte Düsseldorf ile Amsterdam’a da direkt uçuşların yapılacağını ve çalışmanın bu şehirlerle sınırlı kalmayacağını söyledi.

* * *

Elbette ne yeni eklenen 3 şehir, ne de eklenmesi planlanan diğer 2 şehir Ankara için yeterli değil. Ama çok önemli bir başlangıç. Ankara bu uçuşlara sahip çıkmalı. Planlanan 2 şehre daha uçuşların başlaması bu sayede hızlanmalı. ATO Başkanı Gürsel Baran’la sohbetimizde yeni yılla birlikte Londra’ya direkt uçuşların konmasını hedeflediklerini söylüyor ve bu işin peşinin bırakılmaması gerektiğini savunuyor.
Not: Direkt uçuşların artması yaz aylarına doğru ABD’ye uçuşların başlaması hedeflenmeli diye bitireceğim yazı ABD ile baş gösteren vize krizi yüzünden şimdilik yarım kaldı. Temennimiz ve beklentimiz bu krizin diplomatik yollarla bir an önce son bulması ve Ankara’nın direkt uçuş hedefleri arasına ABD’nin de girmesi...

“METAL YORGUNU” BÜROKRATLAR VAR

Çamlıdere Belediye Başkanı Caner Can’ın geçtiğimiz günlerde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü’nden randevu alamamasını Hürriyet Ankara gündeme getirmişti.
İktidarda, muhalefette fark etmez pek çok belediye başkanının, “Aman partim ne der”, “Sakın Büyükşehir Belediye Başkanı’yla karşı karşıya gelmemeyim”, “Bürokrasiyle takışmayayım” dediği dönemde cesurca tepkisini dile getirdi. Caner Can’ın sözlerini hatırlayalım:
* Huzurevi yaptırmak için 45 gündür randevu bekliyorum.
* Bu beyefendi fil dişi kulelerden aşağıya inip halkın sesine kulak vermiyor.
* Ben randevu alamadıktan sonra gariban vatandaş bunlardan nasıl randevu alacak. Son çare gidip kapısını tekmeleyerek kırıp gireceğim.
* * *
Süreci merak edip, Başkan Can’ı dün aradım. Sert eleştirilerinden Hiç pişman değil, AK Partili pek çok ismin arayıp teşekkür ettiğini söyledi ve ekledi:
“Bugün (dün) Bakan Yardımcısı’yla görüştüm, isteklerimi de söyledim. Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcımız Erol Kaya aradı. Sorunumuz çözülüyor. Şimdi hangi genel müdürü arasam telefonuma yarım saatte dönüyor. Ben tüm belediye başkanlarının adına o konuşmayı yaptım. Türkiye’de bürokrasiye de çeki düzen vermiş olduk. Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi metal yorgunu belediye başkanlarımız, il başkanlarımız var. Metal yorgunu bürokratlar da var. Bunu, beni arayan yöneticilerimize de ilettim.”

BIYIK MODASI ALTINDAĞ’DA

Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, AK Parti’deki (metropol ilçelerde) bıyıksız tek belediye başkanıydı. Tiryaki’nin bıyıklı hali editörümüz Fatih Tekeci’nin dikkatinden kaçmadı.
“Deniz, Veysel Bey’in bıyığına ne diyorsun?” deyince şöyle bir baktım. Yorum yapmadan önce Fatih’e, “Sen görmüşsün önce sen söyle?” diye sordum. O da, “Değişikliğin iki sebebi olabilir, imaj değişikliğine gitmiştir ya da siyaseten bir hazırlığın vücut bulan hareketidir” yanıtını verdi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘bıyık bırakma’ konusunda telkinde bulunduğu geçmişte kulislere yansımıştı. Tekeci’nin biraz da buradan yola çıkarak ortaya attığı iki ihtimalden hangisi doğru çıkacak, izleyip göreceğiz...