Paylaş
Haksız da sayılmazlardı aslında. Üst üste gelen ekonomik krizler, uluslar arası siyaset alanında sıkıntı veren gelişmeler, başka piyasalarda özendirici tedbirler alınırken borsanın üvey evlat misali bir köşede unutulması gibi irili ufaklı binlerce etken borsadan para kazanmayı neredeyse imkansız hale getirmişti. Fakat şimdi durum nihayet tersine dönme ihtimali taşıyor.
O yüzden de piyasanın önde gelen yatırımcıları 8 Ekim tarihinde başlayan ve seçim sonrası hafta, yani bu hafta iyice hızlanan yükselişi sonuna kadar kullanmak istiyor.
Bu yüzden de dün yazımızın başlığına taşıdığımız "Rüzgar tersten eser mi" sorusunun oldukça isabetli ve düne kıyasla daha can alıcı bir soru/başlık olduğunu düşünüyoruz.
Ekim ayı başından bu yana bakarsak bir ayı uzun süredir piyasayı etkisi altına alan bu son yükseliş dalgasının İMKB 100 Endeksi'ni henüz bu yılki zirve noktasının yakınına bile taşıyamadığını fark emisinizdir umarım. İMKB 100 Endeksi'nin; kriz ve acı ilaç, iktidar boşluğu ve uluslar arası gerginlikler yılı olarak tanımlanan 2002 yılı içindeki zirvesi 15.071 puan. Üstelik bu endeks 17 Ocak 2000 tarihi itibariyle 20.617 puan seviyesine çıkmıştı. Ardından 2001 yılının 18 Şubat'ında TL bazındaki değeri yaşanılan devalüasyonla koşut olarak yüzde 50 düştü. Sonrasındaki seyri de hep beraber izledik zaten.
Bu rakamlara bakılınca aslında endeksin örneğin dolar bazındaki tarihi zirvesine kadar daha inanılmaz uzun bir yolu olduğu ortaya çıkıyor. Yani dolar bazındaki zirve 3.77 cente denk geliyor ve TL bazında bugünkü karşılığı 60 bin puan.
İnanılmaz gibi değil mi? Fakat işe sadece rakamlarla bakarsak yanlış yapma olasılığımızı artırıyoruz maalesef. Çünkü 200 yılı başında endeks 20 bin puanı bugün önemli bir medya kuruluşunda yönetici olan bir ağabeyimizle tartışmaya girmiştik. O endeksin 30 binli puanlara ulaşacağını iddia ediyordu. Gerekçesi ise teknik analize dayalı bir dizi veriydi. Ben ise bu seviyeden bir geri dönüş ve dinleme olacağını savunuyordum. Nitekim endeks doğal olan hareketi yaptı ve önce 18 bin ardından 15 bin ve 12 binlere kadar indi. Sonrası ise kriz süreci
O zamanki süreçte belirleyici olan etken yabancı yatırımcının endeksin yükselişi sırasında 18 bin puandan itibaren satışa geçmesiydi. Bu satış yerli yatırımcı tarafından o kadar rahat karşılandı ki endeks bulunduğu seviyelerde tutunmakla kalmadı, 20.617 puana kadar da çıktı üstelik. Ama yabancı olmayan bir piyasada yerlilerin gücü sınırlı kalıyor. Tıpkı şimdi olduğu gibi
Piyasada yabancı yatırımcının sadece küçük çaplı ve piyasayı destekleyemeyecek seçici alımları olduğunu bir aydır söylüyoruz. Ve bu yükselişin ana kaynağının yerli yatırımcılar olduğunu da ifade ediyoruz. Dün sıraladığımız siyasi ekonomik risklerin yanına bir de bu gerçeği etkileyin ve yabancı yatırımcının dönmesi için dua edin. Hakikaten yabancıların gelmesine az kalmış da olabilir. Dedik ya, fırsatlar ve riskler.
Paylaş