Paylaş
Mevcut seviye 223.8 milyon lira, yani yaklaşık olarak 153 dolar seviyesinde. Bu para ile çekirdek alile yapısına sahip bir aileyi bir yana bırakın tik bir kişinin bile insanca yaşam şartları ile yaşaması mümükün değil. İstediğiniz hesabı yapın sonuçta bu işin imkansız olduğu ortada. Yani asgari ücretlerin bir an önce iyileştirilmesi kaçınılmaz.
Ama Türk ekonomisi o kadar hassas bir dengeye oturmuş, o kadar zorlu bir dönemden geçiyor ki asgari ücret ile verilecek karar 2004 yılında ekonominin yönü konusunda da bir çok ipucu verecek.
Şirket karları ve ücretlerde durum ne?
İsterseniz asgari ücretlerdeki artışın seviyesinin ne olacğı, ne olması gerektiği konusundaki tartışmalara ve bunların olası sonuçlarına geçmeden önce ücretli kesimin ve işverenin durumu ne imiş başlıklar halinde sıralayalım.
-1993-2000 yılları arasında Türk şirketlerinin ortalama kar marjları yüzde 6.5 seviyesindeydi.
- 2001 yılında Türkiye eonomisi İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük krizini yaşadı.
-Kriz sonrası net kar marjı oranı 2001 yılında yüzde eksi 1’e düştü. Yani yüzde 1 zarar görüldü.
- Sanayi sektöründe, yani üretimde, 2001 yılında reel ücretler yüzde 25.2 oranında azaldı.
- Genele baktığımızda asgari ücret reel olarak 2000 yılında yüzde 16.6, 2001 yılında ise yüzde 8.9 oranında geriledi.
-2002 yılında ücretlerde reel olarak yüzde 16.2 artış var.
-2003’te ise yüzde 2.1’lik reel artış sözkonusu.
Başbakan Erdoğan asgari ücret’in 350 milyon çıkartılmasını istedikleri söyledi. Yani yüzde 56..4 oranında bir artıştan bahsetti. Yüzde 56.4’lük artış reel anlamda yüzde 40.2 oranında bir artışa karşılık geliyor
Peki eğer ücretler bu kadar ciddi oranda artırılırsa bunun etkileri neler olabilir?
-Tüketimin artması ile talebe bağlı enflasyon artışı görülebilir.
-Yüksek ücret veren şirketler maliyetlerini üretime yansıtıp daha net bir enflasyon etkisi yaratabilir.
-Bu durumda da yüzde 12’lik 2004 yılı enflasyonuna ulaşmak biraz daha zorlaşacaktır.
-Ayrıca Türkiye yükselen fiyatlar nedeniyle ihracattaki rekabet avantaını yitirebilir.
-Dışardan ülkeye mal girişi artabilir. Bu da ithalatı patlatır.
-Dış icaret açığı artar.
-Geçen iki yılda üretim maliyeleri içinde işçi maliyelerinin yüzde 37 azalması türkiye’nin ihracat rekorlarının en önemli nedeni.
-Ayrıca diğer alanlarda emsal temsil emesi, (özel semtör ücret artışları, kiralar vs) enflasyon hedefelrine ulaşılmasını zorlayacak bir başka etken.
-Enflasyon beklentilerini yükselteceği için Hazine’in borçlanmasını daha zor hale geirir.
-Kayıtdışı istihdamı körükler. Çünkü şirkteler yüsek ücret üzerinden sigorta primi ödemek istemez.
-Bu da sosyal güvenlik sisteminin açıklarını artırır.
-İşsizlik oranı artabilir. Hali hazırda yüzde 9.4. Kentsel bölgelerde bu rakam genç ve eğitimli nüfusa bakıldığında yüzde 34.2 seviyesinde.
ÇÖZÜM :
Bunun yerine yüzde 53’lere varan vergiler azaltılsa bu sorunların çok önemli bir kısmı ortadan kalkar.
Paylaş