Hükümet, nihayet

Meseleyi biraz yorumlamaya çalışalım. Anne Krueger niye geliyor, Özkök Paşa niye böyle bir açıklama yaptı. Ve Bakanlar Kurulu sonrası açıklanan tedbirler nasıl algılandı...

Haberin Devamı

Aralık ayı içinde yabancı yatırımcıların İMKB’deki işlemlerine ilişkin ayrıntılar açıklandı. 506 milyon dolarlık net alım, 425 milyon dolarlık net satış var. Yani yabancı yatırımcı 2002 yılının son ayında 80 milyon dolar kadar bir miktarla hafif alıma geçmiş durumda. Ama bunun piyasaya hiç bir etkisi omadığını, 2000 yılından bu yana yabancı yatırımcının ağırlığının hissedilmediği bir piyasada işlerin yürüdüğünü belirtmek gerek. Biz bizeyiz yani, aramızda yabancı yok... (şimdi buna da kızan okurlarımız olacaktır “Hayır yalan söylemeyin yabancı var” diyerek. Var da etkili yatırımcı diyoruz. Bir zamanlar net alımlar milyar dolarlarla ifade edilirdi. Onlardan bahsediyorum.)

IMF Başkan Yardımcısı Anne Krueger 16 Ocak’ta Türkiye’ye geliyor. Bu durum iki açıdan önemli. Birincisi “IMF Türkiye’ye dördüncü gözden geçirmeyi tamamlamak için ne zaman gelecek?” sorusu hükmünü yitirdi. Ama IMF Türkiye Masası Şefi Kahkonnen’den daha üst düzey bir ismin Türkiye geliyor olması da zaten oldukça zorlu geçeceği tahmin edilen dördüncü gözden geçirme çalışmalarının daha bir kıran kırana geçeceğinin sinyallerini de veriyor. Hükümetin işi zor kısacası...

Haberin Devamı

Hükümet nihayet dün yaptığı yanlışlıkları düzeltmek için olumlu bir adım attı. Açıklanan ekonomik tedbirler piyasa tarafından olumlu algılandı. Borsa ve dolardaki hareket piyasaların bu açıklamalara verdiği önemi ortaya koyuyor. Ama bu durum piyasa açısından çok şey ifade etmiyor. Çünkü AKP hükümetinin başlarda sağladığı o büyük desteği yeniden sağlayabilmesi için icraat şart. Bugüne kadarki uygulamalardaki çelişkiler, piyasanın fazla iyimser olmasını engelliyor.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök dün akşam verdiği resepsiyonda bir çok insanın uzun zamandır tartıştığı konularda doğal taraf olan TSK’nın tavrını ortaya koydu. Bir çok kimse Paşa’nın özellikle YAŞ kararlarıyla ilgili hükümetin tasarrufuna ilişkin yaptığı yorumlara dikkat çekerken bizce asıl üzerinde durulması gereken nokta hükümetin siyasi direktif konusundaki kararsızlığına yapılan vurgu idi. Ordunun özellikle Irak meselesinde hükümetin kararsızlığına yaptığı vurgu, Türkiye için daha acil bir meselede zamanın azaldığını gösteriyor. Zaten son MGK Toplantısı’nda tehdit algılamasında Irak meselesi birinci sıraya gelmedi mi?

Haberin Devamı

Pazartesi ve Salı günleri hızlı bir düşüş, Salı ikinci seans sonlarında gelen tepki hareketi, Çarşamba günü endeksi biraz daha toparlayan alımlar... Buraya kadar herhangi bir gelişmeye bağlı olmadan direkt olarak teknik bir hareket sözkonusuydu. Ardından da Bakanlar kurulu sonrası açıklamalar geldi ve piyasa da bu açıklamalara beklenen tepkiyi verdi. Endeksin bugünkü düşüşünde ise Özkök Paşa’nın yaptığı açıklamaların etkisi olduğunu hatırlatalım.

Irak riski, piyasa açısından yavaş yavaş ikinci sıraya atılmaya başlandı. Ne kadar yanlış olsa da... Çünkü piyasanın aciliyeti IMF görüşmeleri. Merkez Bankası Başkanı Serdengeçti’nin de sık sık vurguladığı gibi “eğer ekonomik programdan sapma olmazsa Irak savaşının sıkıntılarını daha rahat atlatma şansımız olacak” görüşü piyasa tarafından da paylaşılıyor. Hassasiyet de buradan kaynaklanıyor.

Haberin Devamı

Bu hassasiyet de endekste belirli aralıklar içerisinde şekillenen bir bant hareketi olarak kendini gösteriyor. Daha önce 10.000-10.500 bandı sözkonusuydu; şimdi ise 9.600-10.000 bandından bahsediyoruz.

O yüzden IMF’den gelecek her olumlu yorum endeksin bant hareketini bir adım yukarı tayşıyacak. Yani Krueger olumlu mesajlar vermeye başlarsa ilk adımda 10.000-10.500, ardından da 10.500-11.00 bandı hedefte. Ama ırak savaşı sonuçlanmadan 11.000 puanın üstünü beklemeyin sakın.

NOT:Diyarbakır’da düşen THY uçağında hayatını yitiren herkese Yüce Allah’tan rahmet; yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyorum. Unutmadan, bir de inanılmaz derecede sorumsuz ve kazada yakınlarını yitirenlerin acılarını bir kat daha artıran, sorumsuzca yazılmış başlıklarla haberi duyuran gazetelere de teessüflerini bildiririm. Çığlıklarla.. diri diri... Olmaz ki böyle...

Yazarın Tüm Yazıları