Paylaş
Kime sorarsanız sorun cari açığın yılsonunuda 20 milyar doları aşacağını ama bunun sorun yaratmayacağını çünkü finansman kısmında sıkıntı olmadığını söylüyor.
Kime sorarsanız sorun enflasyonda yaz ayalarında enerji fiyatları ve Türk Lirası’nın değer yitirmesi nedeniyle bir yükseliş yaşanacağını ama yılsonunuda yüzde 8’lik hedefin tutturulacağını ve hatta bu seviyenin altında bir enflasyon rakamı görüleceğini söylüyor.
Kime sorarsanız sorun Türkiye’nin IMF ile ilişkilerinde bir sorun olmadığını ve Meclis açıldığında eksik kalan yasaların ivedelikle çıkarılıp birinci gözden geçirmeninin tamamlanacağına ilişkin inançlarının tam olduğunu söylüyor.
Ama bunları söyleyenler aynı zamanda 3 Ekim sonrası müzakere sürecinin çok zorlu geçeceğini ve hatta bu süreçte ciddi sıkıntılar çıkabileceğini de söylüyor.
Cari açığın finasmanında portföy yatırımlarının yani sıcak paranın payının yüksek olmasının kırılganlık yarattığını da söylüyorlar.
Enflasyonunu tek haneli rakamlara inmesinin ardından bize şimdi küçük gelen rakamların aslında ciddi sıçramalar anlamına geldiğini ve bundan sonra enflasyonla mücadelenin eskisine kıyasla daha zor olduğunu da söylüyorlar.
IMF ile ilişkilerde gecikmelerin ciddi bir itibar sorunu yarattığını da söyleyenler var elbette.
Yatırım yapacaksanız bu tartışmalarda hangi tarafın fikrine yakın olduğunuzu netleştirmeniz gerekli. Çünkü artık türkiye piyasaları ekonomik verilerden çok bu tartışmaların etrafında dönüyor.
Endeks 30 bin puana doğru giderken yakında bir düşüş geleceğini ve buna hazırlıklı olunması gerektiğini İMKB 100 endeksi zirve yapmadan iki hafta önce söyledim. Pek kimse inanmadı.
Düşüş trendi başladıktan hemen sonra endekste 28 binli seviyelerden yeni alımlar yapılacağını ve yeni hedefin 40 bin puan olduğunu söyledim. Yine pek kimse inanmıyor. Aynısını söylemeye devam ediyorum.
Çünkü; Fransa şövalyeliğini yaptığı Güney Kıbrıs ve Yunanistan’dan destek bulamadı. Bu iki ülke 3 ekim’de veto kartını kullanmayacaklarını söyledi. Aynı şeyi eylül ayında yapılacak seçimlerde iktidar olmaları beklenen Alman Hristiyan Demokratları da söylüyor.
IMF ile ilişkilere hükümetin ne kadar önem verdiği de memurlarla yapılan toplu görüşmelerde ortaya çıktı. Memurlara yıllık artışın yanısıra seyanen zam yapacağını açıklayan hükümet, IMF’den bu konuda gelen itirazı ikiletmedi. Gerçi hala kağıt üzerinde bir seyanen zam sözkonusu ama hükümet bu zammı IMF’nin önerdiği kaynağa dahil ederek pazarlık masasına oturdu.
Cari açık rakamının sorun olması için sıcak paranın kaçmasına neden olacak siyasi sıkıntılar çıkması gerek. En azından kısa vadede böyle bir sorun yok gibi görünüyor.
Enflasyon hafif yükselse bile tek haneli rakamların korunuyor olması ve hedefin altındaki enflasyon beklentisinin sürmesi büyük avantaj.
İşte bu veriler ışığında 40 bin puan hedefinden bahsediyoruz.
Yarın değil ama... Öbürgün ya da iki hafta içinde de değil.
6 bin puna yükselen bir piyasada yatırımcıların karlarını cebine koyması için biraz daha zaman geçmesi lazım. Eylül ilginç gelişmelere gebe. Göreceksiniz.
Paylaş