Paylaş
BORSA
İMKB 100 Endeksi 2002 yılına yıllardır beklediği tek parti hükümetinin getireceği istikrar umuduyla başladı. 2002 yılı sonunda 10 bin 369 seviyesinde olan endeks Irak savaşı endişelerinin başladığı şubat sonuna kadar 11 bin 745 puan seviyesine kadar çıktı. İçerde tezkere tedirginliği dışarda ise Irak savaşı ile ilgili gelişmeler nedeniyle 24 martta 8 bin 892 puana kadar gerileyen endeks bu tedirginliklerin atlatılması ile yeniden yükseliş trendine girdi. Yılın son ayı içinde 2000 yılı mayıs ayından bu yana gördüğü en yüksek seviyelere ulaşan endeks yılın son günlerine 18 bin puan seviyelerinde girmeyi başardı.
BONO
Bono piyasasında gösterge faizler ise yıla yüzde 57, 6 seviyesinden başladı. Bono faizlerinde de yılın ilk aylarında görülen aşağı yöndeki hareket eğilimini tıpkı borsada olduğu gibi ırak endişeleri bozdu ve mart ayında gösterge kağıdın faizi yüzde 62.6 ile yılın en yüksek seviyesini gördü. Ama bu endişelerin azalması ile faiz de adım adım gerileyerek yıl sonunda yüzde 25'li seviyelere kadar geriledi.
Faizlerdeki gerilemeye paralel olarak reel faiz de 2002 yılı başındaki yüzde 29.3 seviyesinden 2003 yılı sonunda yüzde 12'ye kadar geriledi.
FAİZ İNDİRİMLERİ
Bu arada başta enflasyon olmak üzere hükümetin yılsonunda koyduğu hedefleri yakalaması hatta hedeflere kıyasla çok daha iyi bir performans göstermesi nedeniyle Merkez Bankası da yıl içinde kısa vade faiz oranını 6 ayrı adımda toplam 18 puan düşürerek yüzde 26 seviyesine kadar çekti.
İÇ BORÇLANMA
Peki borçlanmada durumumuz 2003 yılında ne oldu. 2003 yılı içinde Hazine toplam 161.4 katrilyon liralık iç borç geri ödemesi yaptı. Bunun karşılığında ise 145.7 katrilyon liralık borçlanma gerçekleşirdi. Yani 2003 yılı itibariyle Hazine'nin ödemelerinin yüzde 90'ı oranında yeniden borçlandı. 2003 yılının son aylarında yapılan değişim ihaleleri ve tahvil ihraçlarının ortaya koyduğu bir başka gerçek de piyasaların artık kısa vadeden uzun vadeye geçmi eğiliminde olduğu olgusuydu. Yani 2003 Hazine için de başarılı bir yıl oldu.
DIŞ BORÇLANMA
Bu başarı, 2003 yılı dış borçlanma rakamlarında da kendisini gösterdi. Hazine, 7 ayrı eurobond ihracı ile toplam 5. 2 milyar dolar borçlandı.
Sadece içerde değil dışarda da türkiye menkul kıymetleri yatırımcıların rağbet ettiği enstrümanlar oldu. Türkiye'in 30 yıllık dolar cinsi tahvillerinin 2002 yılı sonundaki nominal değeri 104. 5 seviyesindeyken, özellikle yılın ikinci yarısında yoğunlaşan alımlarla 137. 06 seviyelerine kadar çıkarak tarihi rekor seviyeye ulaştı. 30 yıllık eurobond'lar yılın son günlerine ise 135 nominal değerden girdi. Bu kağıdın dolar tahvilleri karşısındaki spredi ise 320 baz puana kadar geriledi.
DOLAR-EURO
2003 yılı bir anlamda da türk lirası enstrümanlarının yılı oldu. Yılın neredeyse tamamında dolardan çözülen paranın TL'ye ve TL enstrümanlara yönelmesi Türk Lirası’nın 2003 yılında dolar karşısında yüzde 13.6 oranında değer kazanmasını sağladı. Tabii TL'nin dolar karşısında değer kazanmasında Euro'nun yurtdışı piyasalardaki yükselişi de etkili oldu. 2003 yılı içinde Euro iç piyasada TL karşısında yüzde 3. 3 değer kazandı. Böylelikle 1 dolar ve 0,77 eurodan oluşan sepet karşılığında TL 2003 yılında yüzde 6. 1 değer kazanmış oldu.
2003 yılı içinde Merkez Bankası dolara hem dirket alımlarla hem de günlük döviz alımlarıyla sık sık müdahale etti. Bu müdahaleler sonucu Merkez Bankası piyasadan 9. 9 milyar dolarlık alım yaptı, bunun karşılığında yaklaşık 13 katrilyon tl yarattı.
MERKEZ BANKASI
2003 yılında Merkez Bankası rezervlerinde de pozitif değişim izlendi. 2002 yılın 26. 7 milyar dolarlık rezerv rakamı ile tamamlayan merkez bankası, 2003 yılı itibariyle rezervlerini 5. 48 milyar dolar artırarak 32. 2 milyar dolar seviyesine çıkarttı.
MEVDUATLAR
2003 yılı Türk Lirası’nın yılı oldu sözünü kanıtlayan bir başka rakam da Türk Lirası mevduatlardaki artış oranı oldu. 2002 yılı sonunda 56. 4 katrilyon lira seviyesinde olan TL mevduat, 17 katrilyon yani yüzde 30. 1 oranında artışla 73. 4 katrilyona çıktı.
Bunun karşılığında döviz tevdiat hesaplarında da artış yaşandı ama tl ile kıyaslanınca bu artışın daha düşük kaldığı görülüyor. 2002 yılı başında toplam 44. 3 milyar dolar olan dth'lar yılsonunda yüzde 9,3, yani 4. 1 milyar dolar artışla 48. 4 milyar dlara çıktı.
KREDİLER
2003 yılında bankaların reel kesime açtığı kredilerde dikate değer bir artış yok ama bunun öncü göstergesi sayılan tüketici kredilerindeki artış dikkat çekici. 2002 yılı başında bankaların yurtiçi kredileri yüzde 46. 5 artışla 31. 8 katriyondan 46. 6 katrilyona çıktı. Bunun yanında 2002 yılı başında toplam 2. 9 katrilyon olan tüketici kredileri yılsonunda yüzde 174. 4 oranında artışla 7. 9 katrilyon liraya yükseldi.
Paylaş