Paylaş
102 emekli ve muvazzaf subay hakkında mahkemede tutuklanmaya dönüştürülmek üzere yakalama kararı çıkar.
Perde 2:
İlk sahnede hakkında yakalama kararı verilen bir emekli general İstanbul’da teslim olmak üzere Bodrum Havaalanı’na geldiğinde polis tarafından yakalanır. Diğer sahnede İçişleri Bakanı, hakkında yakalama kararı bulunan bir muvazzaf general ile birlikte Amanos Dağları’nın teröristlerden arındırılması için birlikte toplantı yapar. Yolda yürürken ikisi polis tarafından korunur.
Perde 3:
Bir pazar gecesi geç saatlerde Genelkurmay Başkanı aniden Başbakan’ı ziyaret eder, bir saati aşkın bir süre görüşürler. Ardından Başbakan Adalet Bakanı’nı yanına çağırır, ancak Bakan Ankara dışındadır. “Acele buraya gel!” celbi kameralar önünde, Bakan kürsüde konuşurken eline tutuşturulur. Bunun üzerine Bakan tutuşur. Suratı karpuz kırmızına döner. O saatte Ankara’ya uçak olmadığı için seferberlik ilan edilir ve Adalet Bakanı özel uçakla Ankara’ya vasıl olur.
Perde 4:
Henüz yazılmadı.
* * *
Son perde henüz yazılmadı ama oyun yazarı ilhamını daha önce yazılmış oyunlardan alabilir.
Örnek 1:
Başbuğ aniden Başbakan ile görüşür. Hatta, Orgeneral İlker Başbuğ, Tayyip Erdoğan ile görüşmeye giderken, arabasının yönünü beklenmedik bir şekilde Çankaya Köşkü’ne çevirir, Cumhurbaşkanı-Genelkurmay Başkanı görüşmesi gerçekleşir. Başbakan-Genelkurmay Başkanı görüşmesi ise bunu izler. Gözaltındaki bazı emekli orgenerallerin serbest bırakılması da bu toplantıların hemen ardından gerçekleşir.
Örnek 2:
Ankara’da bir gece ülkenin tüm orgeneralleri ve oramiralleri Genelkurmay’da bir toplantı yaparlar. Ardından bir cümlelik açıklama yapılır. Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek hemen o gece Genelkurmay’ı ziyaret eder.
Ardından Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Genelkurmay Başkanı Çankaya’da “üçlü zirve” yapar. Zirveden birkaç saat sonra gözaltı dalgalarının en tepesinde yer alan üç isim, eski Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek ve eski Genelkurmay İkinci Başkanı ve Birinci Ordu Komutanı Ergin Saygun serbest bırakılırlar.
* * *
Yazar oyununu nasıl bitirmesi gerektiği konusunda şaşkındır. Zira, Anayasa’nın 9. maddesi aynen “Yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır” der!
* * *
Şaşkın yazara tüyo:
Eğer yazar hangi ülkede yaşadığını doğru çözümler ve Anayasa’nın 9. maddesini:
“Yargı yetkisi, Türk milleti adına gereği ve zamanına göre kâh Cumhurbaşkanı, kâh Başbakan, kâh Başbakan Yardımcısı, kâh Adalet Bakanı, kâh Genelkurmay Başkanı, kâh tüm orgeneral ve oramiraller ve/veya şu sırada aklımıza gelmeyen diğer devlet büyüklerimiz tarafından teker teker veya hep birlikte kullanılır” diye okursa ülkemizin ruhuna uygun bir oyun ortaya çıkarabilir.
Bakalım, yazar ne yapacak?
Paylaş