BUGÜNLERDE Kıbrıs ister istemez gündeme geliyor, canımızı sıkıyor. Öte yanda statükocular, sanki Kıbrıs’ın bu duruma gelmesinin başaktörleri değillermiş gibi, ‘Kıbrıs’ı verdiniz de elinize ne geçti!’ korosunu işletiyorlar.
İnsan aklı unutmaya mahkûmdur. Gelin bugün kısa Kıbrıs tarihinde Denktaş ve yoldaşları ‘Kıbrıs’ta barış’ için neler yapmışlar, ona bakalım.
* * *
1) Önce statükocuların hep atıfta bulundukları ‘1960 Güvenlik ve İttifak Antlaşması’nın ilgili maddesine bakalım. Madde 2:
i) Yunanistan, İngiltere ve Türkiye, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin 1’inci maddede belirtilen taahhütlerini kaydederek, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını, ülke bütünlüğünü, güvenliğini ve anayasanın temel maddeleri ile oluşan durumu tanırlar ve garanti ederler.
ii) ...Türkiye, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin diğer herhangi bir devlet ile gerek birleşmesini (AB üyeliği) gerekse Ada’nın taksimini doğrudan doğruya veya dolaylı olarak gerçekleştirmeye yardım ve teşvik edici bir amacı olan tüm hareketleri kendi yetki ve ilgileri oranında önlemeyi üstlenirler.
* * *
2) Ancak; i) 1964 yılında BM, Kıbrıs kararları çerçevesinde Rum yönetimini Ada’nın tek meşru hükümeti ilan ederken,
ii) Kıbrıs Rum tarafı 4 Temmuz 1990’da AB başvurusu yaparken tamamen sessiz kalan/araziye uyan Türkiye, bu haklarını katiyen kullanmamıştır. Neden?
3) 1974 Barış Harekátı’ndan sonra 30 Temmuz 1974 tarihli Cenevre Konferansı’nda karara bağlanan ve altında Denktaş, Klerides ve 3 garantör ülkenin Dışişleri Bakanı’nın imzası bulunan Cenevre Deklarasyonu’nun 5. maddesine göre, ‘Kıbrıs Cumhuriyeti içinde iki eşit otonom yönetim olduğu’ kabul edildi ve dolayısıyla Rumların tek başlarına Kıbrıs hükümeti olmadığı tescillendi. Ancak, tek başına kendi hükümranlığını kurmak isteyen Rauf Denktaş sonradan ve aniden 1975’te Kıbrıs Türk Federe Devleti (KTFD) adı altında bir devlet kurdu. Kıbrıs Rum Kesimi de bunun üzerine BM’nin 1964 tarihli kararına geri döndü (Bkz. 2 ii)
* * *
4) 1975’te kurulan Federe Devlet Anayasası’na göre bir kişi ancak iki kez cumhurbaşkanı (8 yıl) olabiliyordu. 1983’te Denktaş 8 yılını doldurdu. Denktaş, 1983 Kasım’ında KTFD yerine KKTC’yi kuruverdi, cumhurbaşkanlığı sürecini sıfırladı.
5) Rauf Denktaş ısrarla Annan Planı’nı tartışmak için yeterli zaman olmadığını söylemiştir. Annan Planı’nı yaratan müzakereler tam 40 ay sürmüştür! Sadece, Mümtaz Soysal’ın Türk tarafına başkanlık ettiği iki tarafın kanunlarını uyumlu hale getirecek komiteye Türk tarafı üyelerin atanması 3 ay vakit almıştır!
6) Rauf Denktaş 2002 sonunda Helsinki’ye gitmeye dahi tenezzül etmeyerek, zamanın Rum Kesimi Lideri Klerides’e ‘Rauf bana hayatımın hediyesini verdi’ dedirtmiştir. Gitse idi, KKTC’nin tanınması ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’nin AB üyesi olarak kabul edilmesinin’ ayrılmaz parçası olacaktı.
* * *
Kıbrıs’ta çözümsüzlük, statükocular için hep çözüm olmuştur.