Hükümete güvenen bürokratın aklına şaşarım

GENELKURMAY’ın Şemdinli olayları hakkında yaptığı açıklamada ne deniyordu?

"Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yapılan bu haksız ve maksatlı suçlamalar karşısında öncelikle Anayasal sorumluluğu olanların tavır almaları, bu saldırıyı bütün yönleriyle ortaya çıkarmaları ve arkasındaki çarpık zihniyetin temsilcilerini makam, statü ve konumları ne olursa olsun kamuoyuna açıklamaları ve haklarında işlem yapmaları gerekmektedir."

Anayasal sorumluluk sahibi tabiriyle kastedilen makamın hükümet olduğu aşikárdı.

Hükümet ne yaptı?

Durumdan vazife çıkardı ve TBMM Şemdinli Komisyonu’na çarpıcı açıklamalar yapan Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun’u görevden aldı.

Demek ki nasıl bir insanmış Sabri Uzun?

Genelkurmay açıklamasına göre:

TSK’ya karşı haksız ve maksatlı suçlamalar yapan, saldırıda bulunan çarpık zihniyetli bir kişi!

* * *

Peki Sabri Uzun’u o göreve kim getirmişti?

Recep Tayyip Erdoğan Hükümeti.

Şemdinli Komisyonu kurulduğunda Başbakan ne demişti?

- Olaylar nereye kadar gidecekse oraya kadar gidilecektir!

Aynı Başbakan, komisyonda ifade vermeden önce Sabri Uzun’a ne dedi?

- Ne biliyorsan anlat!

Sonra ne yaptı? Yanlış-doğru, bildiklerini anlattığı için Sabri Uzun’u görevden aldı.

Tavşana kaç, tazıya tut!

* * *

Genelkurmay’ın ağır sözlerini dahi anlayabilirim. Kurumlar kendilerini korumak isterler.

Ama Başbakan’ı anlamam, hele bu Başbakan’ı anlamam mümkün değildir; zira Başbakan olmadan önce yaptığımız sohbetlerde benzeri konular için eski hükümetleri kastederek söyledikleri hálá aklımda.

Neydi Başbakan’ın yapması gereken?

Van’da açılan davanın sonucunu beklemek.

Orada çıkacak sonuçlara göre değil Sabri Uzun’u görevden almak, hakkında cezai işlem dahi uygulayabilirdi.

Sabri Uzun’u görevden alan Başbakan, Van’daki davanın sonucunu da şimdiden ilan etmiştir!

- Bana zarar vermesin de, nerede patlarsa patlasın!

* * *

Hükümet,
onu var eden her konuda yan çiziyor.

Türbana af meselesinde samimi olmadığı, Leyla Şahin’in eline hükümete yakın kaynaklarca tutuşturulan ve AİHM’de Şahin’in savunması olarak okunan layihadan belli.

İmam hatipliler 3 yıldır oyalanıyor. Meslek liseliler de arada kaynayıp gidiyorlar.

Şimdi de "hukukun üstünlüğü" bizzat hükümet tarafından ayaklar altına alınıyor! Neden?

Statüko ile uzlaşıp o kör makamda oturmaya devam etmek için!

Halbuki bir de hocaları Necmettin Erbakan’a danışsalar.

O da statüko ile uzlaşmak için 28 Şubatlara imza atmış, irtica ile mücadele edilsin diye Başbakanlık’ta hukuk dışı izleme büroları kurdurmuştu.

Peki sonu ne oldu? Yok oldu!

* * *

Emin Arslan, Hanefi Avcı, Sabri Uzun!

Kimse hükümete güvenerek işini yapmaya çalışmasın!
Yazarın Tüm Yazıları