İSTANBUL Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri (İHKİB) Başkanı Süleyman Orakçıoğlu ile yaptığımız sohbette Çin’in Türk ekonomisini ve özellikle bam telimiz istihdamı büyük tehdit altına soktuğuna emin oldum.
Veri koşullar altında Türk ihracatçıları Çin’in emek yoğun sektörlerdeki dayanılmaz rekabetine boyun eğmek zorunda kalacaklar.
* * *
Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ/WTO), liberal dünya görüşü çerçevesinde 1995Uruguay Toplantıları’nda aldığı kararla 2005 yılına dek kotaların (ithalat miktarlarını kısıtlama) peyderpey kalkması için karar almıştı. Kotalar 1 Ocak 2005 tarihi itibarıyla tamamen kalktı. Öte yanda Çin Ocak 2002’de DTÖ üyesi oldu ve üye ülkeler arasında kota kısıtlamasının kalkmasından yararlandı.
Ancak, Çin Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) üyesi değil. Buna göre de ILO’nun çalışma koşullarının işçi lehine getirdiği standartlardan sorumlu değil.
ILO üyesi olmadan DTÖ üyesi olmak Çin’e büyük avantajlar sağlıyor.
Üstelik, dünyanın en büyük nüfusuna sahip Çin kendi ekonomik koşulları ile dünyanın en ucuz emek ordularından birisine sahip.
Çin; kotalar kalktıktan sonra dünya tekstil ve konfeksiyon ticaretinin %50’sinin üzerinde bir paya sahip olacak.
Ucuz emek avantajı yanında para birimi üzerinde oynadığı oyunlar, muazzam devlet teşvikleri, geri dönüşümsüz veya ucuz kredi olanakları ile tekstilde dünya fiyatlarının da %75 altına düşebilecek.
Kotaların yavaş yavaş kalktığı dönemde Çin’in ABD pazarında payı peyderpey yükselmiş.
Bu dönemde Çin ABD’de tekstil sektöründe fiyatları %68 oranında düşürmüş!
* * *
Öte yanda; tekstil Türkiye’de 2.5 milyon insanı istihdam ediyor, 18.2 milyar dolar ihracat yapıyor, 10 milyar dolarlık bir iç pazara sahip.
Ancak, istihdam üzerindeki vergi ve prim yükleri genel personel maliyetinin %42’sine eşit. Bu oran OECD ülkelerinde %18-20 civarında.
Örneğin; 2 milyar TL net maaş ödemek için Türkiye’de işveren 3.6 milyar TL bir yük altına girerken, aynı maaş OECD ülkelerinde işverene takriben 2.4 milyar TL’ye mal oluyor.
Orakçıoğlu; istihdamın ücretlere dokunmadan işverene maliyeti %20’ye düşerse, istihdamın %20 artacağını ve böylelikle devletin vergi gelirinin de azalmak bir yana artacağını iddia ediyor!
* * *
Türk tekstil ihracatçıları; tüm dünyayı Çin tehdidi nedeniyle devamlı uyarıyorlar. Mart 2004’te ABD’li meslektaşlarıyla birlikte ‘İstanbul Deklarasyonu’ adı altında DTÖ’ye bir uyarı mektubu yollamışlar.
Haziran 2004’te Türkiye’nin çağrısı çerçevesinde 50’ye yakın ülke bir araya gelmiş ve Marüçyus adında bir ülke üzerinden DTÖ’ye başvurulmuş.
Şimdi ABD; Çin’den gelen mallara %27.5 ek vergi koyma teklifini düşünüyor.
2004 yılında 165 bin kişinin Çin yüzünden işini kaybetmesinin ardından Avrupa Komisyonu da harekete geçmeye hazırlanıyor.
* * *
2.5 milyon insanın istihdamını tehdit eden gelişmeler karşısında T.C. Hükümeti de ivedilikle harekete geçmek zorundadır!