Cezalandırılan savcı değil ki!

ASKERİ müşterekte birleşen HSYK, savcıyı meslekten men etti. O gün, zaten ülkemizde mehter adımlarıyla ilerleyen hukuk devleti, bizzat hukukçular tarafından katledildi.

Ancak, o kararda cezalandırılan savcı değildir, belirli çevrelerce Yaşar Büyükanıt’a komplo hazırladığına inanılan hükümetin kendisidir.

O gün itibarıyla vazifesini ifa etmekten bizzat men edilen Başbakan’ın kendisidir.

Ona buna olan/Tayyip’e de olmuş/Tayyip haki paltosu altında kaybolmuştur!


* * *

Maalesef, Başbakan ve akıl daneleri ne zaman bir oyun kurmaya kalksalar hep altında kalıyorlar.

Zinada da, hızlı trende de, alt kimlik-üst kimlikte de, HAMAS’ta da, imam hatipte de, türbanda da altta kalan hep Başbakan oluyor.

Zira, biat adabı içinde hem akıldan hem samimiyetten yoksun insanlarla çalışıyor.

Kimse bana savcının cesur iddianamesinin içine Büyükanıt adının iyi niyetle sıkıştırıldığını anlatmasın!

İddianamede Büyükanıt bölümü bütünden o kadar kopuk ki, sonradan eklendiği aşikár.

Halbuki, aklıevveller eklektik bir ilave yapmaya kalkmasalar, iddianameyi somut delillere dayandırarak lokal seviyede tutsalardı, davanın doğal süreci içinde zaten herkes "iki astsubayın kendi başlarına eylem yapamayacaklarına hükmedecekti".

Köylü kurnazlığı bu süreci okuyamadı, sonunda ne çarptı bilemem ama Şemdinli’nin altında hükümet kaldı.

Başbakan ve dostları büyük oyunu göremedikleri için habire kaybediyor, her geçen gün daha az etkin hale getiriliyorlar!

Kendi düşen ağlamaz; ancak beni bu kadar kolay adam satmaları çok rahatsız ediyor.

Önce Hanefi Avcı, sonra Emin Arslan, şimdi de önce Sabri Uzun, en son Ferhat Sarıkaya!

Cemaatten olmayanların kullanma süresi bittiğinde fırlatılıp atılmasına ulema açık cevaz veriyor!

* * *

Bu köşeyi takip edenler bilirler. Sürekli üç tezi savunuyorum:

1) Güneydoğu’yu yöneten Türkiye’yi yönetecek!

2) Bağdat-Tahran hattı Şemdinli’den geçer.

3) ABD, "Tahran-Bağdat trenini" Türkiye’de hangi istasyonda durduracağı konusunda kararsız.

Çocukları iki gruba bölerler, ellerine bir halat verir, ortaya bir çizgi çizerler.

Çocuklar halatı çekiştirerek diğer grubu ortadaki çizgiden kendi yanlarına çekmeye çalışırlar. Beceren oyunu kazanır!

Türkiye’de aynı oyun oynanıyor.

Türkiye’deki oyunu nihayetinde kimin kazanacağını Terörle Mücadele Yasası tayin edecek deyip de duruyorum.

Şimdi bakın son dönem gelişmelerine:

1) Şemdinli hakkında TSK aleyhine iddia üreten herkes düştü, hükümet sadece seyretti.

2) Hükümet 7 ay direndi; ama şimdi Terörle Mücadele Yasası TBMM’de.

3) Sınıra 200 bin civarında asker yığılıyor.

4) Nihayet, ABD PKK ile ilgili istihbarat bilgileri vermeye başladı.

* * *

Kimse bana 200 bin askerin dağda terörist avlayacağını anlatmasın.

Artık sembolik bir Başbakanımız var!
Yazarın Tüm Yazıları