DEMOKRAT bir ülkede olması gerektiği gibi siyaset yapmayan Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök’ü eleştiren yazarlar, siyaset yapan Özkök’ü şimdi ayakta alkışlıyorlar.
Aynı yazarlar Recep Tayyip Erdoğan’a en ağır sözleri sarf ederlerken, sonradan kendisi tevil etse de, ‘AB’de birçok dayatmalar olduğu doğrudur. Hatta bizi parçalamaya yönelik gayretler içerisinde önümüze tezler geldiği de oluyor’ dediği için onu da alkışlıyorlar.
Zaten darbeli cumhurbaşkanımız dememiş miydi:
‘Devletin kendisidir derin devlet, askeridir derin devlet. 1912 Halaskár Subaylar olayından bu yana Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde cumhuriyeti kuran askerler, devletin yıkılıverme endişesinden daima korku duymuşlardır...’
* * *
Darbeci yazarlar hem Recep Tayyip Erdoğan’ı, hem Hilmi Özkök’ü aynı anda alkışlarken, AKP ne kadar inkár ederse etsin, ne kadar üstüne almaz gözükürse gözüksün; Hilmi Özkök’ün şu sözlerinin hedefi AKP Hükümeti’dir!
‘İrticai unsurlar, son yıllarda, terörle ya da doğrudan devletin temel niteliklerini değiştirmenin mümkün olmadığı gerçeğini görmüşler, toplum ve devletle barışık bir görüntü içerisine girmişlerdir. Bunun anlamı, irticai faaliyetlerin sona erdiği değildir. Bunun anlamı, yeni bir yol ve yaklaşımdır...
...Bu dönemde irticai örgütler, kamu kurumlarında kadrolaşma gayretlerini artırmış, bu yönde önemli mesafeler kaydetmişlerdir. Propaganda faaliyetlerini de hızlandırmışlardır.’
* * *
Bu sözlerin muhatabının hükümet olmadığını iddia edebilmek için sadece AKP üyesi olmak gerekiyor!
28 Şubat döneminde yediği darbeler karşısında, eleştirileri üzerine almıyormuş gibi yaparak pişkinliğini korumaya çalışan Necmettin Erbakan’ın sözlerini hatırlatan bir konuşma yapan AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, Özkök’ün sözlerini şöyle değerlendiriyor:
‘Bence aklıselimin toplamıydı. Böylesine aklıselime sahip bir devlet adamına sahip olmaktan mutluyum, iftihar ediyorum. Türkiye’de birçok tehlike var. İrtica da bunlardan biri. Hükümetin görevi de bunların üzerine gitmek. Türkiye’ye yönelik her türlü yıkıcı faaliyetin üzerine gitmekte kararlıyız. İrtica da bunlardan biri. Böyle tehlikeler varsa, iktidar, yargı ve diğer kurumlar bunların üzerine gider. Devletin kendini koruma mekanizması var. Bu mekanizma canlı işlemekte. Ek tedbirlere ihtiyaç yok. Zaten tedbirler en üst noktada uygulanmakta...’
* * *
Eğer, Dengir Mir Mehmet Fırat’ın sözleri doğru ise Hilmi Özkök’ün sözleri nereye düşer, eğer Hilmi Özkök’ün iddiaları gerçek ise Fırat’ın sözleri nereye düşer?
* * *
23 Nisan, TBMM’nin kuruluş yıldönümü.
85 yıl önce bugün Atatürk, Türk milletinin en yüce kurumunu kurdu.
23 Nisan haftasında ise Türkiye’de yukarıda alıntı yaptığım sözler sarf edildi.